Kategori: Araştırma-Eleştiri-İnceleme

Oscar Wilde – Sanatçı: Eleştirmen, Yalancı, Katil

Wilde, sanatçı/dandy/eleştirmen figüründe, kendini geliştirmeye ilişkin eleştirel düşüncelerini hayata geçirmenin yöntemini keşfeder; terapi niteliğinde olduğu söylenebilecek (hatta Philip Rieff tarafından böyle nitelenen 2 ) bir yöntemdir bu – özellikle Wilde’ın Sigmund Freud’la neredeyse aynı dönemde yaşadığını göz önüne alırsak. Ancak Freud’tm kuramı otoriteyle aktarma yoluyla kurulan bir ilişkiye dayalıdır; Wilde’ın kendini gerçekleştirme modeli ise güzellikten […]

Orhan Hançerlioğlu – Düşünce Tarihi

GÖK BOŞLUĞUNDA BİR DÜNYA Milyonlarca yıl önce, SUDA BİR HÜCRE Canlılığın gerçekleşebilmesi için hücre (cellule) yaşamına elverişli bir ortam oluşmalıydı. İşte, canlılığın ilk adımı olan hücre, okyanusların bu tuzlu sularında gerçekleşmiş olmalı. Bilgin Oparin, hidrokarbonların, tuzlu suyun etkisiyle inorganik karbon bileşimlerinden meydana geldiğini tanıtlamış bulunuyor. Okyanuslarda erimiş olarak bulunan hidrokarbonların birbirleriyle birleşerek gittikçe daha gelişmiş […]

Orhan Gökdemir – Din ve Devrim

Inǚ san, varoluşundan bu yana doğayla olan ilişkisine bir açıklama getirmeye çalışıyor. Bu kendisine bir anlam verme sorunuyla ilgilidir; öne atıldığını görüyor, bu yeteneğinin onu özel kıldığını düşünüyor. Doğanın, kendisi için varedildiğini düşünmek, insanın en temel kuruntusudur. Doğadan ayrı bir varlık değildir insan, doğanın doğal bir uzantısıdır. Bu özel ürünü nedeniyle doğanın sevindiğini, ya da […]

Oliver Sacks – Müzikofili

Bir türün bütün üyelerini oluşturan milyarlarca insanın müzik denen anlamsız tonal düzenlemeleri çalmaya, dinlemeye ve düşünmeye bu kadar zaman ayırması ne tuhaf. Arthur C. Clarke’ın bilimkurgu romanı Çocukluğun Sonu’ndaki aşırı rasyonel uzaylılar Derebeyleri’ni insanlar hakkında en çok şaşırtan şeylerden biri müzik sevgisiydi. Bir konser izlemek için merakla uzay gemilerinden Dünya’ya inen Derebeyleri performansı baştan sona […]

Oğuz Demiralp – Kutup Noktası – Ahmet Hamdi Tanpınar

Bir Ahmet Hamdi okuru olarak seviniyorum. Bir Tanpınarsever olarak mutluluk duyuyorum. Artık Tanpınar daha çok, daha iyi tanınıyor. Kitapları satılıyor; yeni baskıları çıkıyor. Kıyıda köşede kalmış çalışmaları, yazıları, mektupları, giderek fotografları bulunup okura kazandırılıyor. “Aydaki Kadın” da günışığına çıktı. Tanpınar’ın değeri daha iyi anlaşılıyor artık. Yalnızca yurdumuzdakilerin değil, Türk yazınını konu edinmiş yabancı araştırmacıların da […]

Friedrich Wilhelm Nietzsche – Putların Alacakaranlığı

Karanlık ve ölçülerin üzerinde sorumluluk gerektiren bir davanın ortasında neşesini korumak, hiç de azımsanmayacak bir meziyettir: üstelik, neşeden daha gerekli ne vardır? Delice neşeden payını almamış hiçbir şey başarıya ulaşmaz. Ancak güç fazlasıdır, gücün kanıtı. — Tüm değerlerin bir yeniden değerlendirilişi, bu soru işareti öyle kara öyle devasadır ki, gölge salar, onu koyanın üstüne — […]

Friedrich Wilhelm Nietzsche – Eğitimci Olarak Schopenhauer – Çağa Aykırı Düşünceler 3

Pek çok ülkeyi ve ulusu ve birkaç kıtayı görmüş olan bir gezgine, tüm insanlığın ortak özellikleri olarak ne tür nitelikleri keşfettiği sorulduğunda, şöyle cevap vermişti: “tembelliğe meyillidirler.” Çoğu kişiye öyle geliyor ki, eğer gezgin şöyle deseydi, cevabı daha doğru ve geçerli olurdu: “Hepsi korku içinde. Geleneklerin ve fikirlerin arkasına gizleniyorlar.” Temelde her insan, dünyada yalnızca […]

Friedrich Wilhelm Nietzsche – Dionysos Dithyrambosları

Nietzsche ya da Bir “Tuhaf Filozof” Evet, Friedrich Nietzsche (1844-1900) dendiğinde, hemen “tuhaf” bir filozof belirir düşüncelerimizde. Tuhaflıkları çeşit çeşittir. Ama en başta “sistemsizliği” ya da belki daha iyi bir deyişle “sistem düşmanlığı” gelir. Nietzsche’nin bu yönünü belki de en iyi anlatan Stefan Zweig olmuştur. Dünyanın Fikir Mimarları başlıklı denemeler kitabında Zweig, Nietzsche üzerine kaleme […]

Friedrich Wilhelm Nietzsche – Böyle Söyledi Zerdüşt

Zerdüşt otuz yaşındayken yurdunu ve yurdunun gölünü terk edip dağlara çıktı. Burada başını dinledi ve yalnızlığın tadına vardı ve on yıl boyunca da bundan usanmadı. Ne var ki sonunda dönüştü yüreği – ve bir sabah, tanyeri ağarırken kalktı ve güneşin karşısına geçip şöyle söyledi: “Ey sen büyük yıldız! Aydınlattıkların olmasaydı, ne olurdu mutluluğun? On yıl […]

Friedrich Wilhelm Nietzsche – Deccal

Bu kitap en azlarındır. Belki de onlardan hiçbiri yaşamıyor daha. Onlar, benim Zerdüşt’ümü anlayanlar olacaklar : kendimi, daha bugünden işitilecek kulaklar bulanlar ile nasıl karıştırabilirdim ki? Ancak öbürgündür benim olan. Kimileri öldükten sonra doğar. Kişinin beni anlamasının, hem de zorunlukla anlamasının koşulları, —bunları pek iyi bilirim. Benim yalnızca içtenliğime, tutkuma dayanabilmek için, düşünsel konularda katılık […]

Friedrich Hayek – Kölelik Yolu

Pek az keşif fikirlerin şeceresini teşhir eden keşiflerden daha irkiticidir. Lord Acton İçinde yaşamakta olduğumuz hâdiseler tarih değildir. Bunların nasıl neticeler doğuracaklarım kestiremeyiz. Araya biraz mesafe girince, geçmiş hâdiselerin mânâsını takdir etmek ve doğurdukları neticeleri göz önüne getirmek mümkün olur. Fakat tarih cereyan etmekte olduğu sırada, bizim için henüz tarih değildir. Hâdiseler bizi meçhul bir […]

Franz Kafka – Sevgili Milena

Franz Kafka’nın anadili Almancaydı, Almanca yazardı yazılarını. Milena, Kafka’nın değerini daha o zaman anlamış, bunları Çekçeye çevirmeye başlamıştı. Tanışmaları bu yüzden oldu. 1920 yılında, Kafka ciğerlerinden hastalanmış, Meran’da dinleniyordu. Milena Viyana’daydı. Birbirlerini görmeden mektuplaşmaya başladılar; dostça başlayan mektuplaşmalar kısa bir süre sonra tutkulu bir sevgiye döndü. Aslında bu sevgi yalnız mektuplarda kaldı. (Kierkegard ya da […]

Nuran Özlük – Türk Edebiyatında Fantastik Roman

Modern zamanların güçlü ve etkili anlatım biçimlerinden olan romanın kendi içinde gösterdiği çeşitlilik, ayrıldığı türler bazen destan, efsane, masal bazen hikâye, mesnevi vb.den etkilenerek gerçeküstü, olağanüstü unsurlarla bezenmiş ve tabiatından uzaklaşmış bazen de tanımı içinde, çizilen sınırlara sadık kalarak yaşanmış ya da yaşanması mümkün unsurlar etrafında şekillenmiştir. Bu çift yönlü tutum özellikle 2000 sonrasında birincinin […]

Fernando Pessoa – Huzursuzluğun Kitabı

“Var olan tek sır, bir sır olduğunu düşünen insanların olmasıdır,” demişti Álvaro de Campos ya da ardında saklanan Pessoa, “Sürülerin Bekçisi”nde. Ölümünden epey sonra, yirminci yüzyılın ortalarına doğru keşfedilen Pessoa’yı düşünürken, özellikle etrafını saran efsane halesini aşmak zorlaştığında bu sözü hatırlamak, onun gerçek özüne yaklaşmak için yararlı olabilir. Bugün dünya edebiyatının en önemli yazarlarından sayılan […]

Fernando Pessoa – Anarşist Banker – Şeytanın Saati

1922’de Pessoa adıyla yayımlanan bu metin 1 , gerçek bir ateş gemisidir; bugün de, basıldığı zamandaki kadar tehlikeli, bir o kadar patlayıcı ve coşkundur. Eser, bir roman gibi okunabilir: hatalarıyla, tereddütleriyle ve nihayetinde muzaffer sonucuyla bir hayatın romanı. Sıfırdan başlayan Banker, bir servet kazanır: Neden ve nasıl? Acımasız bir keskinlikte ama bir o kadar da […]

Newt Scamander – Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar

NEWT SCAMANDER benden “Fantastik Canavarlar Nelerdir, Nerede Bulunurlar?”ın bu çok özel baskısının önsözünü yazmamı istediğinde çok gurur duydum. Newt’un başyapıtı, yayımlanmasından bu yana Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu’nda onaylanmış bir ders kitabı oldu, öğrencilerimizin Sihirli Yaratıkların Bakımı sınavlarından sürekli iyi not almasında da büyük rol oynamıştır – ancak sadece dershaneyle sınırlandırılacak bir kitap da değildir. […]