Okuyucu, izleyici bunu ne kadar fark etti, bilinmez, ama Türkiye medyası, 2001 kriziyle birlikte önemli bir kabuk değişimi yaşadı, yaşıyor. Medya sektörüne egemen gruplar saflaştılar, daha doğrusu cepheleştiler. Birbirlerini “medyayı silah, gazetecileri de tetikçi” olarak kullanmakla kıyasıya eleştirdiler. Gazete, dergi dağıtım şirketlerini ayırdılar. Bu temelde, iki bloka bölündüler. TV dünyasında da cepheleştiler. Kadrolarını takviye etmek […]
Kategori: Genel
Filiz Ozdem – Esrarengiz Arkadaşın Fısıldadıkları
“Gökten taş yağsa, yıldızlar dökülse, dünya bir halı gibi açılıp yamyassı olsa hayret etmem herhalde!” dediğiniz oldu mu hayatınızda, bilmem. Bundan iki yıl önce, bir pazartesi akşamı annemlerin çat kapı bize gelmesi, bende böyle bir duygu yarattı. Kamptan önceki akşam dönmüştüm. Odamda eşyalarımı toparlıyordum. Annemle döndüğüm akşam telefonla konuşmuştum ve bir program yapmamıştık ama, “Belki […]
Filiz Bingölçe – Kadın Argosu Sözlüğü
Haminnemin meşhur lafıydı, diyerek andığımız sözler vardır; Kadın Argosu Sözlüğü işte o sözleri, sözcükleri bir araya getiriyor. “Kadın dili” kategorisinin Türkçe sözlüklerde hiç işlenmemiş olduğunu düşünürsek konusunda bir ilk Filiz Bingölçe’nin çalışması. Büyük Argo Sözlüğü’nün yazarı Hulki Aktunç ise kitap için yazdığı sunuşta şöyle diyor: “Yaşamın ve dilin içinde gizlenen büyük bir ada keşfediliyor. Çılgın, […]
Fikret Yurdakol – Pasifik Dramı
Japonlar 7 Aralık 1941 tarihinde Pearl Harbor baskını ile koca Amerikan donanmasını Pasifik sularına gömerken Amerikanın en üst düzeyindeki yetldlilerden gayn bütün Dünya ve Amerikan halkı neye uğradığını ş aşırmış, bu ani saldın karşısında şok geçirmişti. Amerikan Donanması Pasifik Okyanusunda sulara gömülürken, her şeyi gün ışığına çıkaran «Zaman,,da oynanan dramın perdesini aralıyor ve günbegün anılar, […]
Fikret Otyam – Pavli Kardeş
«Vaktiniz hoş olsun can seven’im, Morgen nix arbayt-bayrammış iş olmadığıntlan evdeyim. neylersin? Nere gidersin? Bilmez dilin, işitmez kulağın, sudan çıkmış balığım! Dün akşam işten dönerken Banhof’ta bayide gördüm Cumhuriyet’i, bir mark dediler. O anda tüttü burnuma köprüdeki balık ekmek gibi, o da bir lira idi. Çeyrek ekmek arasında alır yersin ya bir kokuyla? Gazete bu, […]
Fikret Başkaya – Paradigmanın İflası
I. Türkiye iki yüzyılı aşkın bir zamandan beri Batı gibi olmak için onu taklit ediyor. Küçük bir azınlığın “refahı” pahasına, giderek insanlığın varoluş koşullarını ortadan kaldıran burjuva uygarlığının “ayrıcalıklı” ülkelerine benzemek istiyor. Öyle bir burjuva uygarlığı ki: “Sahiplerinin çıkarma olarak sermayenin genişletilmiş yeniden üretimini sağlıyor da, bir bütün olarak toplumun basit yemden üretimini sağlıyamıyor.”(1 ) […]
Fiengo & C. Stringer – Hayvan Dedektifleri IV – Özgürlüğüne Kavuşan Mavi Yunus
Fiengo & C. Stringer – Hayvan Dedektifleri III – Kedi Firarda
Fiengo & C. Stringer – Hayvan Dedektifleri II – Kurtarılmayı Bekleyen Kurt
Fiengo & C. Stringer – Hayvan Dedektifleri I – Beyaz Aslan Yavrusu
Fethiye Çetin – Anneannem
O yılın Ocak ayı aklıma düştüğünde içim ürperiyor, üşüyorum. İçimde, çok derinlerde bir yerlerim sızlıyor. Annem çok acı çektiğini anlatmak için elini sol memesinin üstüne koyar ve “Tam şuram, tam şuramda bir yer, sızım sızım sızlıyor,” derdi. Tam da öyle yüreğimin derinliklerinde bir yerlerim sızım sızım sızlıyor. Eski, kararmış ama kocaman taşlarla örülü yüksek duvarların […]
Fernando Savater – Oğluma Ahlak Üstüne Öğütler
Fernando Pessoa – Seytanin Saati
İstasyondan çıktılar; sokağa varınca, kadın şaşkınlıkla, oturduğu sokakta, evine birkaç adım mesafede bulunduğunu gördü. Donakaldı. Ardından, yol arkadaşına şaşkınlığını ifade etmek için geriye döndü; ama arkasında kimse yoktu. Aysı ve ıssız sokak vardı, bir tren hattının son istasyonu olabilecek ya da öyle görünebilecek hiçbir binanın olmadığı sokak. Şaşkın, yan uykulu, ama içten içe uyanık ve […]
Fernando Pessoa – Ophelia’ya Mektuplar
Küçük Ophélia, Beni küçümsediğinizi ya da en azından bana karşı gerçekten ilgisiz olduğunuzu göstermek için ne bu kadar uzun bir söylemin belirgin biçimde örtük olması gerekirdi, ne de bana yazdığınız ciddiyet ve inandırıcılıktan uzak bir dizi “neden” göstermeye gerek vardı. Yeterdi bunu bana söylemeniz. Böylece, çok iyi anladım, yalnız bu bana daha da acı verdi. […]
Fernand Braudel – Uygarlıkların Grameri
Tarih bilgisi, insanın maddi bir üretim yapabilmesine, hatta en sıradan gündelik ihtiyaçlarını karşılamasına bile olanak vermez. İnsanın maddi hayatını sürdürmesi konusunda bu denli pasif bir konumda olan tarih, gene de her uygar toplum tarafından büyük bir istekle eğitim programlarının baş köşesine konulmuştur. Hatta sıklıkla karşımıza çıkan ve neredeyse bir dogma halini alan bir görüşe göre, […]
Ferit Edgü – Leş
1950’lerin başlarında, her zaman olduğu gibi, çiçeği burnunda bir avuç genç, Türk öykücülüğünü, Türk şiirini yenileştirme sevdasıyla ortaya çıkmışlardı. Sonraları ’50 Kuşağı’ adını alacak bu kuşağın yazarlarından birinin, yarım yüzyılı aşan bir sürede yazdığı öyküler yer alıyor bu kitapta. Ama tümü değil. Yazarlığımın ilk yıllarında yayımlamak cesareti gösterdiğim öykülerden bir-ikisi dışındakileri yayımladığım kitaplara almadım. Dolayısıyla […]