Kategori: Genel

David Harvey – Paris, Modernitenin Başkenti

Modemiteye dair mitlerden biri de onun geçmişle kökten bir kopuş oluşturduğudur. Bu kopuşun dünyayı bir tabula rasa, geçmişe referans vermeden -ya da engel oluşturduğunda geçmişi yok sayarak- yeninin üzerine yazılabileceği boş bir sayfa olarak görmemize olanak sağlayan bir durum olduğu varsayılır. Bu nedenle modemite her zaman, ister nazik ve demokratik, ister devrimci, travmatik ve otoriter […]

David Harvey – Asi Şehirler – Şehir Hakkından Kentsel Devrime Doğru

ABD’de 2001 yılından bu yana spekülatif biçimde şişirilmekte olan gayrimenkul ve ona bağlı finans sektöründe 2008 kışında patlak veren ve kısa süre içinde tüm Avrupa’yı girdabına alan iktisadi krizin nedenlerini çözmeye çalıştığımız sırada, fınans uzmanlarının basın ve medyadaki resmi geçidine tanık olduk. Olan biteni açıklarken “hedge fonu”, “türev araçlar”, “toksik varlıklar” gibi Türkçe karşılığı dahi […]

David Guterson – Öteki

ARKADAŞIM JOHN WILLIAM BARRY, Doğu Kıyısı’nın Phillips Exeter’i ya da Deerfield’ının bizim şehrimize uyarlanmış hali olan özel bir akademide öğrenciyken, ben, Roosevelt’te (bize Tüyübitikler, Tazebiçilmişler ya da Sertsürücüler1 denirdi), Kuzey Seattle’daki bir devlet lisesinde okudum. Bütün gün sıramda pineklemenin ve öğlenleri Cowen Park’ta kafayı bulmanın yanı sıra, RL’nin atletizm takımında 880 -şimdilerde sekiz yüz metre […]

David Grant – Final

Fotoğrafları dışında hiçbirini görmemiş olmasına karşın Oleg Kazantsev, içerdekilerin hepsini de adlarıyla, yaşlarıyla tanımlayabilir, birer birer özgeçmişlerini anlatabilirdi. Kimi otomobile binerken, kimi kalabalık caddelerde yürürken, bazısı protesto gösterilerinde, terkedilmiş evlerin kapılarında ya da ara sokakların karanlığında gizlendikleri sıra çekilmişti resimleri. Kazantsev bu gençlerin ana babalarının da adlarını biliyordu, dedelerinin de. Kiev KGB bürosunun onlar hakkında […]

David Graeber – Anarsist Bir Antropolojiden Par

Aşağıda yazılanlar bir dizi düşünceden, potansiyel kuramların taslaklarından ve minik manifestolardan oluşuyor. Bütün bunlarla, aslında şu anda var olmayan ama gelecekte var olması mümkün olan bir radikal kuramın ana hatlarına göz atılması amaçlanıyor. Anarşist bir antropolojinin aslında neden var olması gerektiğine dair çok iyi nedenler bulunduğu için, neden böyle bir antropolojinin mevcut olmadığını –ve hatta […]

David Frisby – Modernlik Fragmanları

Kendi başına bırakıldığında… hayat kesintisiz akıp gider; hayatın hiç durm ayan tem posu, her tür tekil biçim in değişm ez süresine karşı koyar. H er kültürel biçim , yaratılır yaratılm az, hayatın güçleri tarafından yenip bitirilir değişen ölçülerde. Bu biçim lerden birinin gelişim i tam am lanır tam am lanm az, diğeri oluşm aya başlar; […]

David Edmonds, John Eidinow – Wittgenstein’ın Maşası

25 Ekim 1946, Cuma gününün akşamı Cambridge Ahlak Bilimi Kulübü mutat toplantılarından birini yapıyordu -üniversitedeki filozoflar ve felsefe öğrencileri haftada bir toplanıp tartışırlardı. Üyeler her zamanki gibi saat 8.30’da King’s College’daki Gibbs Binası’nm bir odasında toplanmışlardı -H katındaki 3 numaralı odada. O akşam konuk konuşmacı, kulağa zararsız gelen ‘Felsefi Sorunlar Var mıdır?’ başlıklı bildirisini sunmak […]

David Eddings – 5 – Kel Kahinesi

Çağları şunlardır: Birinci Çağ’da insan yaratıldı; ve etrafındaki dünyaya şaşkınlık ve hayranlık içinde bakan insan uyandı. Onu yaratanlar tartıp biçtiler, insanlar içinden kendilerini memnun edenleri seçtiler ve diğerlerini reddettiler, kendilerinden uzaklaştırdılar. Kimisi UL diye bilinen ruhu aramaya gitti ve onları bir daha görmedi. Bazısı Tanrıları inkâr ederek ifritlerle boğuşmak için kuzeyin derinliklerine gitti. Kimisi de […]

David Eddings – 4 – Darshiva Buyucusu

Doğu İmparatorluğu’nun Kısa Tarihi. – Melcena ve Mallorya İmparatorluğu’ndan alınmıştır. Melcene Üniversitesi Matbaası M ELCENE İmparatorluğu’nun menşei kaybolup gitmiştir. Bazı efsaneler Melcenelilerin öncülerinin, Melcene Adalarının doğusunda uzanan engin denizden kaba kanolarla geldiklerini iddia eder; diğerleri ise Melcenelilerin atalannın Dalasya’da mevcut olan o tuhaf medeniyetin bir uzantısı olduğunu ileri sürer. Menşeleri her ne olursa olsun, Melcena […]

David Eddings – 3 – Karanda’nın İfrit Kralı

Bu sürüp giden hikâyedeki desteği, katkıları ve gönülden işbirliği için eşim Leigh Eddings’e şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Onun yardımı olmasaydı, bütün bunlar asla gerçekleşemezdi. Editörüm Lester del Rey’e de teşekkür ediyorum – metnin yetkinleşmesi için yaptığı katkılar için, ama aynı zamanda sabrı ve desteği için… GİRİŞ m Mallorya ile burada hayatlarını sürdüren ırkların kısa bir […]

David Eddings – 2 – Murgolarin Krali

AHA önce de anlatılmış olduğu gibi, ilk günlerde Tanrılar dünyayı yaratarak üzerini her türlü hayvan, kuş ve bitkiyle doldurmuştu. İnsanı da yaratmışlardı ve her Tanrı kendine, insan ırkları arasından kılavuzluk edecekleri ve hâkim olacakları birini seçti. Ancak kulesinde ayrı yaşamayı ve meydana getirmiş oldukları yaradılışı incelemeyi seçen Tanrı Aldur, hiçbir ırkı sahiplenmedi. Fakat bir gün, […]

David Eddings – 1 – Batinin Muhafizlari

BAHARIN son günleriydi. Yağmurlar gelip geçmiş, don yerden kalkmıştı. Güneşin yumuşak temasıyla ısınan kahverengi nemli tarlalar gökyüzünün altına uzanıyor, kış uykusundan yeni uyanan ilk narin filizlerin hafif yeşiliyle örtülüyorlardı. Güzel bir bahar sabahı erkenden, hava hâlâ serinken Emanet isimli oğlan ailesiyle birlikte, Sendarya krallığının güney kıyısında telaşlı bir liman kenti olan Camaar’ın sakin bir köşesindeki […]

David Eagleman – Ve; Sonraki Hayattan Kırk Öykü

Ölümden sonra tüm deneyimlerinizi yeniden yaşarsınız ama bu defa olayların dizilimi farklıdır: belli bir niteliği paylaşan tüm anlar biraraya toplanır. İki ayınızı evinizin önünden geçen caddede araba sürerek, yedi ayınızı seks yaparak geçirirsiniz. Gözlerinizi hiç açmadan otuz yıl uyursunuz. Tam beş ay dergi karıştırarak tuvalette oturursunuz. Tüm acılarınızı bir defada, yirmi yedi saatlik yoğun bir […]

David Eagleman – Incognito, Beynin Gizli Hayatı

Kendinize aynada şöyle iyice bir bakın. O çarpıcı güzel görüntünün altında, aslında ağlardan yapılı gizli bir düzenek evreni tıkır tıkır işlemektedir. Bu düzenek birbirine kenetli kemiklerden oluşmuş bir çatı, güçlü kaslardan oluşmuş bir ağ, özelleşmiş durumda epeyce bir sıvı ve sizi canlı tutmak için gözden uzak çalışıp duran bir iç organlar ortaklığı içerir. Deri adını […]

David Eagleman – Beyin, Senin Hikayen

Beyin bilimi hızlı ilerleyen bir alan olduğundan, şöyle bir adım geriye çekilip genel manzaraya göz gezdirmek, alandaki çalışmaların yaşamımız için taşıdığı anlamı irdelemek, biyolojik bir canlı olmanın ne anlama geldiğini yalın ve basit bir biçimde değerlendirmek nadiren mümkün olur. Bu kitap, işte bunları gerçekleştirmek amacıyla yola koyulmuştur. Beyin bilimi önemlidir. Kafatasının içinde bulunan tuhaf bilgisayımsal […]

David E. Cartwright – Arthur Schopenhauer

Arthur Schopenhauer kendisini yersiz yurtsuz biri olarak görüyordu. Bu evsizlik hissi hayatının ve felsefesinin ana teması haline geldi. 22 Şubat 1 788’deki doğumundan beş yıl sonra ailesi, Prusya’nın kontrolünden kaçmak için o zamanlar bağımsız bir şehir olan Danzig’den ayrıldı. Schopenhauer, bundan sonra “Hiçbir zaman yeni bir ev edinmedim.”1 demiştir. Hamburg’da aralıklı olarak on dört yıl […]