Bazı olaylar bildiriliyordu. 2203 yılının Mayıs ayı başlarında, haber makineleri İsveç üzerinde beyaz kargaların uçuştuğu olayını heyecanla yayınlıyordu. Sistemin temel endüstriyel mihveri olan Oiseau-Lyre Hill’in yarısı açıklanması mümkün olmayan birtakım yangınlarla tahrip oluyordu. Marstaki işçi-kampı tesislerinin çevresine niteliği belirsiz, küçük, yuvarlak taşlar düşüyordu. Dokuz-Gezegen Federasyonu Direktörlüğü Merkezi Batavia’da iki başlı bir Jersey danası dünyaya gelmişti. […]
Kategori: Bilimkurgu
Philip K. Dick – Mars’ta Zaman Kayması
Yıl 2045 ve Marsta, su sıkıntısı yüzünden, bir bira, bir scotch’dan daha pahalı… insanoğlu tükenmek bilmez girişimcilik hırsını, efendisi olmaya soyunduğu yeni gezegene de taşıyor. Mars’ın ilkel yerlileri olan Çöladamları, Dünya’dan göçen ve gezegenlerinde hızlı bir kolonileşme organizasyonu yürüten yeni yaşam alanı ortaklarını, Lafargue’ı okumuşçasına, fazla hareketli buluyor, ‘Dünyalı’, iktidar ve para uğruna her yolu […]
Philip K. Dick – Karanlığı Taramak
Adam bütün gün saçından böcekleri silkelemeye çalışıyordu. Doktor ona saçında böcek olmadığını söylemişti. Sıcak suyun altında böceklerin acısını çekerek, birbirini izleyen sekiz uzun saat boyu süren bir duş aldıktan sonra çıkıp kendini kuruladı, ama saçlarında hâlâ böcek vardı; aslında her tarafında böcek vardı. Bir ay sonra artık akciğerlerine de girmişlerdi. Aklına hiç bir çare gelmediği […]
Philip K. Dick – Gökteki Göz
Bevatronu’nun Proton Işın Saptırıcısı 1959 yılı Ekim ayının ikinci günü öğleden sonra saat dörtte yaratıcılarına ihanet etti. Bunu izleyen olaylar göz açıp kapayıncaya dek olup bitti. Artık yeterince saptırılmayan -ve dolayısıyla denetim dışı kalanaltı milyon volt gücündeki ışın demeti salonun tavanına doğru yükselirken, halka biçimindeki dev mıknatısa tepeden bakan bir gözlem taraçasını da kül ediverdi. […]
Philip K. Dick – Çığrından Çıkmış Zaman
Kadıköy’ün yağmurlu ve puslu günlerinde hazırlanan bu kitap sizi uçurumdan aşağı atabilecek güce sahip olabilir. Herhangi bir şekilde ve özellikle izinsiz olarak iktibas edildiğinde Kadıköy’ün o bilinen, serin ve rutubetli laneti, yıllar boyunca bunu yapanı takip eder, saçları dökülür, rüyasında sürekli olarak Kadıköy sokaklarından akın akın geçerek yıllık intiharlarını gerçekleştirmeye giden lemur sürüleri görür ve […]
Philip K. Dick – Bıçak Sırtı
RICK DECKARD’ı, yatağının yanındaki duya dinledim. Duydum ki…” Eliyle çevreyi işaret etti. “Boş daireler,” dedi Rick. Bazen geceleri uyuyor olması gereken zamanlarda o da bu sesleri duyuyordu. Fakat bu zamanda, bu şartlarda sadece yarısı dolu bir bina bile nüfus yoğunluğu açısından oldukça fazlaydı. Savaştan önce banliyö olarak nitelendirilen yerlerde şimdi tamamen boş binalar bulunuyordu. Pek […]
Philip K. Dick – Androidler Elektrikli Koyun Düşler mi
AUCKLAND Kâşif Kaptan Cook’un 1777’de Tonga Kralı’na hediye ettiği kaplumbağa dün öldü. Kaplumbağa 200 yaşına yakındı. Tu’ımalıla isimli kaplumbağa, Tonga başkenti Nuku’alofa’daki saray toprakları içinde öldü. Tonga insanlarınca “şef” sayılan ve bakımı özel koruyucularca gerçekleştirilen kaplumbağa, birkaç yıl önce bir yangın sırasında kör olmuştu. Tonga radyosu Tu’ımalıla’nın leşinin yeni Zelanda’daki Auckland müzesine gönderileceğini bildirdi. Reuters, […]
Philip K. Dick – Android ve İnsan
Çevresine canlılık kazandırmak ilkel insanın eğilimidir. Modern derinlik psikolojisi, yıllardır bizden bu antropomorfik 1 bağdaştırmaları hareketsiz gerçeklikten çekip çıkarmamızı ve bizi çevreleyen durağan nesnelerin üzerine tüm cahilliğimizle yönelerek kendimizden uzaklaştırdığımız yaşam kalitesini içe yansıtmamızı –bir karara varmamızı– ister. Böyle bir içe yansıtmanın bireyin gerçek olgunluğa eriştiğinin göstergesi olduğu söylenir ve bu aynı zamanda sosyal kültürün […]
Philip K. Dick – Alfa Ayının Kabileleri
Gabriel Baines, saldırıya uğrama ihtimalini hesaba katarak, yüce divan odasına kendinden önce Man yapımı simulakrumunu yolladı. En ince ayrıntısına kadar Baines’e benzeyecek biçimde, maharetle tasarlanmış olan simulakrum, yaratıcı kabile Manlar tarafından üretildiğinden, birçok işin altından kalkabilmekteydi ama Baines onu sadece savunma amacıyla işe koşuyordu. Kendini savunmak Baines’in yegâne yaşama amacı, ayın kuzey ucundaki Adolfkent’te yaşayan […]
Philip K. Dick – Albemuth Özgür Radyosu
1932 yılının Nisan ayında, küçük bir çocuk annesi ve babasıyla beraber Oakland, California iskelesinde, San Fransisco feribotunu bekliyordu. Henüz dört yaşına basmış olan çocuk, elinde teneke kutu olan ak saçlı, sakallı, dev gibi, yaşlı ve kör bir dilenciyi fark etti. Çocuk babasından bozukluk istedi ve götürüp dilenciye verdi. Dilenci kendinden beklenmeyecek şekilde samimi bir sesle […]
Philip Jose Farmer – Aşıklar
Günümüzde kendini yazın türlerinin en keskinleri arasında görüyor olsa da, bilimkurgunun bir zamanlar gölgesinden bile korkacak kadar ürkek dönemler yaşamışlığı da vardır. Bu durum en çok cinselliği ele alış tarzında belirgindi. Otuzlu, kırklı ve ellili yılların ucuz Amerikan bilimkurgu dergilerinin kapaklarını böcek gözlü ya da Moğol yüzlü uzaylılar tarafından tehdit edilen ve sarışın kahramanımız tarafından […]
Peter Randa – Uzayda Dehşet Tora
KELİMENİN tam anlamıyla tehlikedeyiz şimdi… Retrofüzeler çalışmaya başladı. Şu sırada bir detektör yerimizi saptayacak olursa, artık bir daha koyvermezler ardımızı; ve arayıcı torpillerden biri, nereye gidersek gidelim, sonunda bizi yakalar. Ve her şeyin sonu olur bu. Pis bir an yaşıyoruz. Gidip Arka zindanlarında çürümeye hiç niyetim yok… Baş döndürücü bir hızla Araman üzerinde uçmayı sürdürüyoruz. […]
Peter Randa – Mars’tan Gelen Ölüm
GARÎP BÎR SESSİZLİK… Sessizliğin aslında ne kadar ağır bir şey olduğunu böyle zamanlarda anlıyor insan. Nedir peki beni bu derece etkileyip şaşırtan? Ölü bir gezegenin toprağına ayak basmış olmak mı?.. Ölü de değil üstelik. Ölü denemez buna. Yarı yarıya ölü… Geometrik şeritler halinde uzanan kırmızımtırak bir yosun var ayaklarımın altında. Şimdi bunu çiğniyorum işte. Mars […]
Paul Auster – Son şeyler ülkesinde
Bunlar son şeyler, diye yazıyordu. Bir gün ortadan kaybolacaklar ve bir daha asla geri gelmeyecekler. Görmüş olduğum, arƨk olmayan şeyleri sana anlatabilirim, ama buna zaman bulacağımı sanmıyorum. Şimdi her şey öyle hızlı olup bitiyor ki ayak uyduramıyorum. Senin anlamanı beklemiyorum. Sen bunları görmedin, istesen de düşleyemezsin. Son şeyler bunlar. Bir gün bir ev görüyorsun, ertesi […]
Patrick Rothfuss – Kralkatili Güncesi 2 – Bilge Adamın Korkusu
Şafak yaklaşıyordu. Yoltaşı Hanı sessizlik içindeydi ve bu üç kısımlı bir sessizlikti. En belirgin kısım etraf Birinci Bölüm Elma ve Mürver Uzun maun bara yaslanan Bast’ın canı sıkılıyordu. Boş odaya bakınarak iç geçirdi ve temiz bir keten bez bulana dek etrafı karıştırdı. Sonra da bezgin bir halde barın bir bölümünü parlatmaya koyuldu. Çok geçmeden Bast […]
Patrick Rothfuss – Kralkatili Güncesi 2.50 – Sessizliğin Müziği
YAZARIN ÖNSÖZÜ Bu kitabı satın almak istemeyebilirsiniz. Biliyorum, bu bir yazarın söyleyeceği türde bir söz değil. Satış departmanmdakiler bundan hoşlanmayacaklar. Editörüm küplere binecek. Ama henüz yolun başındayken size karşı dürüst olmayı yeğlerim. Öncelikle, diğer kitaplarımı okumadıysanız işe buradan başlamak istemezsiniz. İlk iki kitabım Rüzgârın Adı ve Bilge Adamın Korkusu. Yazdıklarımı merak ediyorsanız onlarla başlayın. Yarattığım […]