Jean Fourastie – 2001 Uygarlığı

Bu kitap kuşkusuz, bugün geleceği kestirme çabalan (prospective) diye adlandınlan, ekonomik, toplumsal ve siyasal çağdaş önerme denemelerinin en sık yeniden basılanıdır. İlk baskılarında neredeyse sadece dünyanın ekonomik geleceğini işleyen bu kitabın . Uygarlığı 1 başlığını taşıması şu anda yanlış görülebilir. Gerçekten de, okuyucunun izleyen sayfalarda açıkça göreceği gibi, ekonomik etkenierin insanlığın koşullannda, uygarlığın tümünün bu etkenler tarafından belirlendiği izlenimini verecek kadar ağırlığı vardı. Bugün de, bu etkenierin ve özellikle II. Dünya Savaşı’nın sonundan bu yana Batı’nın ve dünyanın tanık olduğu ekonomik büyüme ve “g lişme”, dünya çapındaki sorunlann tümüne, yani çagdaş uygarlığa kendine özgü biçimini verdi ve veriyor. Demek ki, ekonomik etkeiılere, onun son evrimine, güncel eğilimlerine ve gelecekteki yön değiştirmelerine sağlam. göndermeler yapmadan günümüzün insanlık dünyası ve bugün onun içinde bulunduğu koşullar hiç bir biçimde anlaşılamaz. Bununla birlikte, ekonomik etkenierin insanlığın koşullarını, yani toplumsal yaşamı, siyasal yaşamı� kültürel yaşamı, uygarlığı tek başına belirlemediği bugün artık daha da açık bir hale geldi -bu her zaman açıktı… 194 7’de ve bu ekonomik etkenierin ağır bastığı süre boyunca bunları vurgulamak ve bunlann insaniann tarihinin 1 llk baskı 1947’de 1960Uygar llğı başlı{lıyla yayınlanmıştı.Odönemde ’60’1ar çok uzak görünüyordu ve “gelecek çalışmalan” pek alışıimam ış bir kavramdı. Bu nedenle bu başlık üniversite eğitimi görmüş çev· ralerde şaşkınlıkla karşılandı. Daha sonraki baskılar, öngörülenler gerçekleştikçe ve gelecek için geçerliliğini korudu{lu sürece sırasıyla 1975 … , 1985 … , 1995 .


başlıklarıyla gerçekleştirildi. 7 bu dönemi üzerindeki belirleyiciliklerinin ulaştığı noktayı ve doğasını açıkça göstermek kuşkusuz doğruydu. Ama ’68-’75’li yıllarla birlikte tarihin yeni bir aş;:ıması başladı. Bugün ekonomik etkenlerin, çok önemli bir ağırlığa sahip olmayı sürdürseler de, insanlığın evriminin bugünkü aşamasına özgü niteliklerini tek başlarına belirleyebilecekleri baştan söylenemez. · Bu nedenle bu küçük kitabı bütünüyle yeniden yazdım. 1947’deki ilk baskıda yeralan metnin onuncu baskıya kadar, yani 25 yıl boyunca değişmeden kalması olağanüstüdür. Gerçekten de, “geleceğin taşıyıcısı” ekonomik etkenlerle sınırlı olan bu metinde dile getirilenler yıl be yıl gerçekleşti ve olguların tamamlanmasıyla doğrulandı. Yaşam düzeyi ve yaşam biçimi, 1947’de öngörülmüş olan eğilimiere göre ve yine öngörülmüş olan etkenlerİn, üretim tekniklerinin gelişmesinin, üretkenliğin ve çalışmanm örgÜtlenmesinin etkisi altında evrim gösterdi. Gelişme “modeli” (bugünkü adlandırmaya göre) geçerli kaldı; her baskıya sadece varsayım olarak sunulanları sürekli olarak daha yoğun biçimde doğrulayan geçen yılın sayılarını bir öncekinin üzerine eklemek yeterli oldu.2 “Model” bugün de geçerliliğini sürdürmektedir. Bunu ekonomi biliminin az bulunan güvenilir unsurlarından biri olarak ele alabiliriz. Ama, bir yandan model “başarılı otuzlar:· (1946-1975 arası) boyunca olduğu gibi artık doğrusal yükselmiyor; öte yandan, biraz önce dile getirdiğimiz gibi, özellikle de bu ekonomik evrim “modelinin” insanlığın koşullarının günümüzdeki evriminin temelini tek başına belirlediği artık ileri sürülemez. 2 Kitapta temel olarak ele alınan ve bugün de bu niteliğini koruyan etkenler 194 Tde klasik olmaktan çok uzaktı. Bu çağın ve öncesinin ekonomi bilimi yazılarında, yaşam düzeyi, alım gücü, aktif nüfusun dağılımı, “üçüncü) kesim” , teknik gelişme, çalışmanın üretkenliği … kavramlarını aramanın boşuna çabalam ak olacağı genç kuşaklara çok şaşırtıcı gelebilir. 8 Bu olgular, bu geleceği kestirme denemesinin planını belirliyor. Birinci kısımda daha 1947’de öngörülebilmiş olanları, büyük ölçüde gerçekleşenleri ve 21. yüzyılın başına kadar öngörülebilir kalanlan inceleyeceğiz. Bunlar ekonomik etkenler.

İkinci .kısımda öngörülmediği halde ortaya çıkan ve çıkmaya devam eden “20. yüzyıl büyük umutları”nın yanı sıra, umutsuzluk değilse bile, en azından düş kırıklığı veya 20. · yüzyılın yanılsamalarından sözedeceğiz. Son olarak üçüncü kısımda, günümüz gerçeğinin karmaşıklığı içinde uygarlığımızın bunalımı diye adlandırılması gereken bir kaç temel etkeni gözönüne alacağız. · 9 BIRINCIKISIM BUGÜN DE ÖNGÖRÜLERiLENLER Bu kitabın ilk baskılan, ortalama Fransızlar’a yadsıdıklan, tanıtma girişimlerine karşın bugün de yadsımayı sürdürdükleri, özel olarak da idareci sınıflara, işletmelerin yöneticilerine, yüksek düzeydeki memurlara, üniversite öğretim görevlilerine o dönemde kesinlikle yadsıdıklan, ama yeni yeni tanımaya başladıkları, bugün daha iyi tamdıkları toplumsal ve ekonomik ilerlemenin gerçek etkenlerini tanıtmak amacını güdüyordu. Ne olursa olsun bu kitabın amacı, kavranmaksızın, ekonomik gelişmenin ne anlaşılabileceği, ne de gerçekleştirilmesine katkıda buiunulabileceği kavram ve yöntemleri açığa çıkarmaktı. Bugün de bu amaç aynı kaldı. 194 7 yılında, çalışmanın üretkenliği, aktif nüfus, nüfusun üç kesime, birincil, ikincil ve üçüncü) kesimlere göre dağılımı, teknik ilerleme; bir ürünün üretimi için gerekli istihdamı (İ) bu ürünün tüketimin� (T) ve aynı üretimdeki _çalışmanın üretkenliğine (U) bağlayan eşitlik İ=TIU; ücretiiierin bir ürüne göre, bu ürüne özgü üretkenlikteki ilerleme ve teknik gelişmenin etkisi altında bu ürünün üretim maliyetinin düşüşü yoluyla satın alma gücünün artmasının analitik yöntemi…, v.b. Fransa Gelişme ve Çağdaşlaşma Birinci Planı’nın ilk satınnı oluşturan, Jean Monnet’nin kaleme aldığı ve düşünceleriyle tam bir uyumluluk gösteren bu mesaj, Fransız ekonomisinin sorumlulanna, işletmelerin yöneticilerine, sendikacılara, işçilere, yöneticilere, politikacılara Fransa’ da önemli bir ilerleme olasılığının varlığını ve bunun yollarını gösterıneyi amaçlar. Biraz önce sözünü ettiğim gibi ülkenin kendi evriminin bilincine varmasını sağlayacak olan bu melO saj, hem halk kitlelerine hem de üniversitelere yeterince iletilememiş bile olsa, bugün sözünü ettiğim bu kavramıann ve yöntemlerin liberal veya güdümlü, kapitalist veya sosyalist de olsalar, tüm diğer büyük uluslarda olduğu gibi Fransa’da da bütün ekonomik politikalann temel taşlan olarak tanındığına ve kullanıldığına hiç kuşku yoktur. “Başanlı otuzlar” boyunca bunlar verimliliklerini ve zenginliklerini yitirmediler: Ekonominin geleceğinin olduğu kadar, bugünü anlamanın ve toplumsal ilerleme için eylemin anahtarı olarak kaldılar. Bu nedenle burada bana düşen, bunlan bir yenilik ve buluş olarak belirtmekten çok, tüm ekonomik ve toplumsal öngörmelerin temel etkenleri olarak, bilimin ve ekonomik eylemin temel unsurlan olarak sunmaktır. İnsan yaşamının maddi koşullannı belirleyen bütün bu unsurlardır burada nesnel olarak ele alacağımız.

Bunlari ikiye böleceğiz: -Birincisi “yaşam biçimi” adı altında gruplandırılan, parayla ölçülemeyen unsurlar. -İkincisi “açıkça yaşam düzeyi” denilen, paraya dönüştürülebilen tüketim mallan ve hizmetlerdir. Bunlar sonuçta “gerçek” ücret ve gelir kavramiarına gönderme yapar. Uluslara göre farklılık göstermekle birlikte, ele aldığımız sayılar tüm yurttaşiann yaşam düzeyinin ve yaşam biçiminin hissedilir düzeyde iyileştiğini göstermek için yeteri kadar güvenilirdirler. Sanayi Devrimi’nden önce halkın yaşam düzeyi, bütünlüğü içinde ele alındığında, yıllık tanm ürünlerinin düzeyine yakından bağımhydı ve kişi başına günde bir kilo ekmeği geçmiyorrlu (başka hiç bir tüketim gücü olmadan). Yüz yıllık ilerlemeden sonra, yaşamın bu bitkisel düzeyi büyük ülkelerde neredeyse bütünüyle ortadan kalktı. Ortalama yaşam düzeyi 1930-38 döneminde, 1800-1831 dönemine oranla 1’e karşı 6 ile 10 arasında yükselmiştir. Ortalama tüketimdeki bu olağanüstü �rtış, çalışma süresinin olağanüstü artmall sıyla elde edilebilmiştir. Teknik gelişmenin ilk ekonomik sonuçlan, şematik bir biçimde özetlenirse, böyledir. * ** Birinci kısmın üçüncü bölümünde, en azından, Batı’da kaydedilen yaşam düzeyi ve yaşam biçimindeki iyileşmenin nedenleri veya etkenlerini sorgulayacağız.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir