M. Barış Muslu – Yıka Beynini

Başlamadan önce bu kitabın yaratılış öyküsünü kısaca sîzlerle paylaşmak istiyorum. Bu kitabı yazdığım 2011 yılında yaşım otuz altı. 1994 yılında, henüz üniversitede öğrenciyken Amerika’da aldığım NLP eğitiminden beri, bu alanda danışmanlık ve yaşam koçluğu yaptığım için psikoloji alanında çıkan tüm yenilikleri yoğun şekilde takip ediyorum. Ama bana bu kitabı yazdıracak olan hikaye ve kişisel deneyimlerim altı yıl kadar önce başladı. Altı yıl önce, tüm bu araştırmalarım yaşadığım bir sağlık durumu nedeniyle doruğa ulaştı. On yedi yaşındayken kırılan ve yıllardır hiçbir sorun yaşamadığım sol el bileğim, kırıldığı günden on beş yıl sonra bir sahne provası için çok yoğun şekilde gitar çalmamdan kaynaklanan ve hayatımı çok zorlaştıran bazı şiddetli kronik ağrılara yol açtı. Bununla ilgili olarak, sayısı 50’ye yaklaşan doktor ve tedavi alternatiflerini (NLP de dahil olmak üzere) denememe rağmen hiçbirinden sonuç alamadım. İşte böyle bir zamanda, özellikle de kendi durumumu iyileştirmek için dünyada farklı konularda kullanılan ve uygulandıkları konularda çok başarılı sonuçlar veren birçok yöntemi keşfettiğim çok uzun süren bir eğitim ve araştırma dönemi geçirdim. Şunu itiraf etmek isterim ki, insanlar gerçekten motive olduklarında, büyük zahmetlerin altına girebiliyorlar. Sonuçta, kendimize ya da bir yakınımıza kötü bir şey olmadığı sürece, hepimiz daha kolay olanı seçiyor, hayatta keyif aldıklarımızı yapmaya devam ediyoruz. Muhtemelen bunlar bir kitabın 5 Yıka Beynini! yazılmasına da vesile olmuyor. Elinizde tuttuğunuz bu kitap işte böyle zorlukların yarattığı bir motivasyonun sonucudur. Başlamadan birkaç noktayı eklemek isterim. Bu kitap, ihtiyacınız olan anlarda tekrar tekrar dönüp bakacağınız ve pratiğe aktarabileceğiniz teknikler içeren bir başucu kitabı. Bu nedenle bazı noktaların üzerinde bilerek fazlaca durmaya çalıştım.


Hani aslında çok iyi bildiğimiz bir konuda kafamızın içinde bir şey “klik” eder ya, işte o an anlamaktan daha öte, idrak ederiz. Amacım bunu sağlamaya çalışmaktı. Kitaba başlamadan idrak etmemizi istediğim bir nokta var. Kitapta psikoloji ve beyinle ilgili enteresan bilgileri bulacak olsanız da asıl amacım bu değil. Bu kitabın etkisi, özellikle içindeki teknikleri kendi hayatımızdaki özel durumlara uyguladığımızda ortaya çıkacaktır. Kitapta bulunan tekniklerin uygulanması oldukça basit. Hayatınızı kısıtlayan fobilerden panik atağa, yıllardır nedenini çözemediğiniz kronik hastalıklardan kilo sorununa, kendine güvensizlikten ilişkilerde utangaçlığa kadar birçok problemi yaratan faktörleri birer birer temizleyeceksiniz. Dilediğiniz hedefe ulaşmak için önünüzdeki tüm engelleri kaldıracaksınız ve böylece istediğiniz tüm değişimler otomatik olarak gerçekleşecek. Birazdan okumaya başlayacağınız kitabın hayatınızı değiştireceğine tüm kalbimle inanıyorum. Ancak bunun tek şartı, değişimi yaratmak adına teknikleri uygulamak için kendinize zaman ayırmanız. 6 Kullandığımız söylenen %10’u bile neden kontrol edemiyoruz? Yıka Beynini! Beynimizi Kontrol Edemiyoruz ■ Kötü hiçbir şey olmamasına rağmen, hayatımız neden çocukluğumuzdaki kadar keyif vermiyor? ■ İncir çekirdeğini doldurmadığını bildiğimiz halde, neden saçma sapan olaylar keyfimizi kaçırıyor? ■ Başkalarıyla uğraşmak yetmez gibi, bize engel olmaması adına neden heyecanımızı, kaygımızı ikna etmek zorunda kalıyoruz? ■ Topluluğa konuşma yapmak üzereyiz, her şeyimizle hazır olmamıza rağmen, neden beynimize sakin olması gerektiğini anlatamıyoruz? ■ Çok iyiyiz, eğitimliyiz, güzeliz, yakışıklıyız, bin bir türlü özelliğimiz var ama neden sokaktaki çiçekçinin özgüvenine sahip değiliz? Eğer beynimizi gerçekten kontrol ediyor olsaydık, çocukluğumuzdaki kadar mutlu olurduk. Üzüldüğümüz sorunun önemi yoksa beynimizi meşgul etmezdi. Heyecanımızı engellememiz gerekiyorsa, bunu kolayca yapabilirdik ya da gerçekten çok üstün özelliklerimiz özgüvenimizi tavan yaptırırdı. Benzer sayısız soru sorabiliriz. Kısacası, neden mantık çerçevesinde beynimiz duygularımızı kontrol etmiyor? Beynini ve duygularını kontrol edemeyen dünyaca ünlü yıldızlardan örnekler verelim.

■ Arnold Schwarzenegger’in iğneden ödü kopuyor, iğne olurken bayılıyor. ■ Ünlü yönetmen Steven Spielberg’in böcek fobisi var, karıncalardan bile anormal şekilde korkuyor. ■ Brad Pitt’in köpekbalığı ve örümcek fobisi var. 8 ■ Johnny Depp palyaçolardan ve dünya tatlısı bebeklerden korkuyor. ■ Jennifer Aniston, Cher ve Whoopie Goldberg’in uçuş fobileri var. Mümkün olduğunca her yere karayoluyla gidiyorlar. Bu insanlar deli mi? Hayır. M. Barış Muslu 9 Yıka Beynini! Beynimiz Hızlı Öğreniyor Bu dünya yıldızlarına korkularının manasızlığı neden anlatılamıyor, ya da anlatılması neden işe yaramıyor? Johnny Depp’in neden bebeklerden korkmaması gerektiğinin anlatılmasına zaten gerek yok. Mesela, Jennifer Aniston’a aslında uçak yolculuklarının kara yolculuklarına göre çok daha güvenli olduğu, uçak kazalarında ölme olasılığının karayollarına göre çok daha az olduğunu sağlam istatistiklerle dolu şık bir sunum ile anlatılsa işe yarar mı? – Hayır. NeuroFormat™ nedir? NeuroFormat™, kelime anlamı olarak, nörolojiyi formatlama, yeniden biçimlendirme anlamına gelmektedir. Özellikle son 20 yılda geliştirilmiş çok etkili yöntemlerin NeuroFormat™ modeli içerisinde, en etkili oldukları alanlarda kullanılarak beynin sağlık, başarı, mutluluk için yeniden programlanmasını sağlar. İçerisinde enerji psikolojisi, EFT, NLP, Geştalt, Hipnoterapi, Kinesiyoloji, Psych-k, Meta-Medicine, Sedona Metodu, German New Medicine, Kognitif Davranışçı Terapi, EMDR gibi bir çok metodolojinin özünü barındırmaktadır. Beyin, bizim konuşma terapileriyle yapmaya çalıştığımızdan çok daha hızlı şekilleniyor. Mesela, bir sürücü geçirdiği bir kaza anında 1-2 saniyelik bir zaman diliminde araba kullanmaktan hayat boyu korkmayı öğrenebiliyor.

Klasik yöntemler, bu kişiye günlerce sürecek konuşmalarla arabadan korkmamayı sağlamaya çalışıyor. Beynimizin, bu durumda sakin kalmayı öğrenmesi için sadece 1-2 saniyesi var. NeuroFormat™ yöntemleri, değişimi bu kısa sürede gerçekleştirilmek üzerine yoğunlaşmakta, klasik yöntemlerde aylar alabilen tedaviler, bu metodoloji içerisinde saatler içerisinde gerçekleştirilmektedir. 10 M. Barış Muslu Daha detaylı bilgiyi, www.neuroformat.com adresinde bulabilirsiniz. Bu kitapta ne bulacaksınız? Bu, enteresan ilham verici hikâyeleri okuyacağınız bir pozitif düşünme kitabı değil. O tarz kitaplardan yeterince var ve benzer şeyleri yazan yeni bir kitaba ihtiyaç olmadığını düşünüyorum. Evet, motive edici hikâyeleri okumak çok keyifli ama beynin sadece “bilinçli” yönüne hitap ediyorlar. Size haddim olmayarak “pozitif düşünün, sabırlı olun, hayat güzel, keyfinize bakın” gibi öğütler vermeyeceğim. Siz zaten nerde nasıl davranacağınızı, hayatınızda ne yapmanız gerektiğini çok iyi biliyorsunuz. Bu kitapta, başlığına uygun olarak sağlık, mutluluk, başarı için kendi beyninizi nasıl yıkayabileceğinizi bulacaksınız. Duygularınızı nasıl kontrol edebileceğinizi görecek, muhtemelen ilk kez karşılaşacağınız, hatta belki de garip karşılayacağınız basit tekniklerle çok kısa sürelerde büyük değişimler yaşayacaksınız. Hatta, değişimleri o kadar hızlı ve doğal şekilde tecrübe edeceksiniz ki, daha önce farklı olduğunuzu dahi inkar edeceksiniz.

Belki, birkaç saat içerisinde yıllardır yenemediğiniz bir sorununuzdan tamamıyla kurtulacaksınız. Yanlış olduğundan emin olduğumuz ama yine de derinlerden hayatınıza müdahale eden kısıtlayıcı inançları değiştireceksiniz.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

Yorum Ekle
  1. Siz bir psikoloji eğitimi almamışsın.Ama bazı yerde psikolog olarak paylaşılmış. İtiraz ettiniz mi bilmem ama bu doğru mu sizce

    1. Kendisi mühendis olduğunu söyledi.