Mehmet Azim – Karinca ile Cekirge

Karınca ile çekirgenin bulunduğu yerde yaz mevsimi yaşanıyormuş. Çalışkanlığı ile bilinen karınca, bu sıcakta bile çalışmaya gidiyormuş. Yuvasına buğday tanesi taşıyormuş. Karınca, yolda yürürken çekirge ile karşılaşmış. Çekirge: – Karınca kardeş, bu sıcakta nereye gidiyorsun? Gel de gölgede biraz dinlen. Uzun süreden beri görüşemedik. Konuşup muhabbet ederiz, demiş. Karınca: – Çekirge kardeş, ben şimdi çalışmaya gidiyorum. Sohbet edecek zaman değil. Kış mevsiminde çok işimiz olmaz. O zaman uzun uzun konuşuruz. Yazın gölge hoş olur ama kışın çuval boş olmamalı. Yazın çalışmayan, kışın aç kalır, demiş. Çekirge: – Şimdi aşı başı boş ver! Bak, ben ne güzel eğleniyorum. Çevrede istemediğim kadar hazır yiyecek var.


Üstelik bu sıcakta çalışıp da terleyemem. Hazır gölgede uyumak varken çalışmak olur mu? Siz karıncaları anlamak çok zor. Durmadan çalışıyorsunuz, bir kış mevsimi için bu kadar hazırlık yapılır mı, demiş. Karınca: – Yaz mevsimi geçmez, bu hazır yiyecekler tükenmez sanma! Tembel tembel oturacağına git, çalış. Koca bir kışı, başkasının verdiği yiyeceklerle geçiremezsin, demiş. Çekirge: – Karınca kardeş, hadi güle güle çalışmaya git. Şimdi keyfimi kaçırma, demiş. Karınca, kendi kendine: – Böyle tembeller nasıl yaşıyor anlamıyorum, demiş. Tembel çekirgenin keyfine diyecek yokmuş. Çekirge, kırlarda dolaşmış, şarkılar söylemiş. Üstelik karnını çok da güzel doyuruyormuş. Bu çevrede ondan mutlusu yokmuş. Karınca ise kan ter içinde yuvasına buğday taşımaya devam etmiş. Günler haftaları, haftalar ayları, aylar mevsimleri kovalamış. İlkbahar, yaz, sonbahar derken kış mevsimi gelip kapıya dayanmış.

Gölgeler gitmiş, yaz mevsimi sona ermiş. Artık çekirgenin şarkı söyleyeceği günler geride kalmış. Üstelik, çevrede yiyecek de bulunmuyormuş. Kış mevsimi olanca şiddetiyle geri dönmüş. Kar, fırtına, soğuk hayatı iyice güçleştirmiş. Karınca ailesi, sıcak yuvalarında mutlu bir şekilde yaşıyormuş. Kışın karı, soğuğu onları etkilemiyormuş. Yazın çalışarak topladıkları yiyeceği yiyorlarmış. Onlar şimdi şarkı söyleyip masal anlatarak günlerini geçiriyormuş. Çok soğuk bir günmüş. Çekirge, açlıktan bayılmak üzereymiş. Yarı baygın bir şekilde kendini, karınca ailesinin kapısının önüne atmış. Komşusunun kapısını tıklatmaya başlamış. Baba karınca: – Kim o, diye seslenmiş. Çekirge: – Benim, komşunuz çekirge.

Kapıyı açar mısın lütfen, demiş. Baba karınca, kapıyı açmış. Çekirge, kapı açılır açılmaz içerdeki buğday tanelerini görmüş. Buğday tanelerini görünce gözü açılmış. Şimdi onları doyasıya yediğini hayal etmiş. Çekirge: – Merhaba karınca kardeş! Hâlimi görüyorsun, açlıktan bu duruma düştüm. Sonunda sizin kapınızı tıklatmaya karar verdim. Niçin geldiğimi tahmin etmişsindir herhâlde, demiş. Baba karınca: – Şu soğuk günde bizleri rahatsız etme! Üstelik şu anda ocakta yemeğimiz pişiyor, keyfimiz de çok iyi, demiş. Çekirge: – Yalvarırım komşu, böyle söyleme! Komşumu rahatsız etmeyeceğim de kimi rahatsız edeceğim? Ne olursun komşu, biraz yiyecek ver! Açlıktan ölmek üzereyim, demiş. Karınca: – Yaz mevsimi boyunca ne yaptın, kış için yiyecek biriktirmedin mi? Ben, bütün yaz çalıştım. Ben, yiyecek toplarken sen ne yapıyordun, demiş. Çekirge: – Ben, tembel tembel dolaştım. Yaz boyunca şarkı söyledim, eğlendim. Otların arasında ıslık çalarak dolaştım.

Hazır yiyecekler tükenmez, gölgeler gitmez, yaz mevsimi geçmez sandım. Canım çalışmak istemedi. Sonunda bu hâllere düştüm, demiş. Karınca: – Ya, demek ki bütün yaz şarkı söyledin, saz çaldın! Bütün yaz şarkı söylediğine göre kış boyunca oynarsın, demiş. Çekirge: – Şakanın sırası değil komşu! Bir hata yaptık işte! Açım komşu, açım! Ne şarkı söyleyecek ne de oynayacak dermanım var! Yardımına muhtacım, demiş. Karınca: – Eh, umarım bu açlık sana iyi bir ders olmuştur. Bir daha yaz boyunca tembel tembel dolaşmazsın. Yiyeceklerini dikkatli kullanırsın. Eğlenmenin de dinlenmenin de zamanı vardır. Ama bir yıl boyunca tembel tembel oturulmaz ki! Bu kez sana yiyecek veriyorum. Bu kışı rahat bir şekilde çıkarmana yardım edeceğim, demiş. Çekirge: – Ben bu olaydan dersimi aldım. Çok teşekkür ederim komşu, demiş.

.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir