Nikolas Van Dam – Suriye’de İktidar Mücadelesi

Suriye’nin 20. yüzyıl siyasi ve sosyo-ekonomik tarihinde mezhep, bölge ve aşiret bağlarının 1 oynadığı rol inkar edilemez. Ancak bu rolün önemi kon usunda farklı görüşler ileri sürülmüştür. Ülkenin bağımsızlığını kazanmasından sonra da bu etkenlerin önemini koruduğu görüşünü benimseyen Batılı ya da Suriyeli olmayan birçok araştırmacının bunlara büyük anlam yükledikleri görülmektedir. Öte yandan Sosyalist eğilimli birçok milliyetçi Arap yazarla Suriyeli politikacı bu görüşü tümüyle reddetmekte, özellikle de destekledikleri rejim sözkonusu olduğunda benzer yaklaşımlara karşı açık tavır almaktadır. Ne var ki yine aynı yazar ve politikacılar, muhalif veya devrik bir rejim, hatta kendi rejimleri dahilindeki siyasi muhaliflerinin faaliyetleri sözkonusu olduğunda mezhepçilik, bölgecilik ve aşiretçiliğe bazen büyük önem atfetmektedir. Doğal olarak tüm bu etkenlerin oynadığı rol, benimsenen görüşe bağlı olarak abartılabilir veya azımsanabilir. Gerçek ise bu ikisinin arasında bir yerde bulunmaktadır ve ancak bilimsel verilerin mümkün olan en geniş çerçevede, eleştirel bir yaklaşımla sınanmasıyla ortaya çıkarılabilir. Buradaki amacımız, mezhepçilik, bölgecilik ve aşiretçilik gibi bağların ve sadakatlerin Suriye’deki iktidar mücadelesinde ne ölçüde ve ne gibi bir rol oynadığım araştırmaktır. Dikkatimiz daha çok, Birleşik Arap Cumhuriyeti’nin Eylül 196l’de dağılmasından sonra asker ve sivil siyasi elitin gelişimi üzerinde yoğunlaşacak. Suriye Silahlı Kuvvetleri’nde ve 1963’te iktidara gelen Baas Partisi örgüt yapısındaki güç odaklarının oluşumunda mezhep, bölge ve aşiret kriterlerinin ne kadar önem taşıdığı sorusuna yanıt arayacağız. Esas olarak, l 963’ten itibaren Suriye’nin siyasi yaşamında dini azınlıkların -özellikle de Alevi, Dürzi, tsmaili ve Rum Ortodoks Hıristiyanlarm- yükselişini teşvik eden etkenleri ve gelişmeleri araştıracağız. Bu konular, Suriye üzerine bugüne kadar yapılmış olan çalışmalarda ayrıntılı bir biçimde ele alınmamıştır. Be’eri, Biegel, Ma’oz, Van Dusen ve bibliyografyada adları geçen diğer araştırmacıların çalışmalarında, belirtilen etkenlerden biri veya diğeri üzerinde yoğunlaşıldığı, ötekilerin ise ya ihmal edildiği ya da tümüyle dışlandığı görülmektedir. Devlin, Petran, Rabinovich, Seale (1965), Torrey ve başkaları, Suriye siyasi tarihinin belirli dönemlerini ayrıntılı bir biçimde incelemişler ancak mezhepçilik, bölgecilik ve aşiretçiliğe ya çok az ya da sadece dolaylı olarak değinmişlerdir.


Bu da, sözkonusu etkenlerin çalışmalarında ana tez olarak seçilmemiş olmasından kaynaklanmaktadır. Yararlamlan kaynaklar Bu çalışmanın konusuyla ilgili güvenilir malzeme bulmak birçok nedenden dolayı zor. Mevcut kaynakların büyük bölümü, tek yanlı olmanın yanısıra, genelde propoganda niteliği taşımaktadır. Belki daha da önemlisi, Suriye’de ve Arap dünyasının diğer bölgelerinde mezhep, bölge ve aşiret farklılıkları 10 üzerine açıkça konuşmanın ve yazmanın tabu olmasıdır. 2 Özellikle Arap milliyetçisi çevrelerde geçerli olan bu tabu, bölgecilik ve aşiretçilikten çok mezhepçilik konusunda baskındır. Siyasi duyarlılık, siyasetçilerin mezhep ayrımcılığı gibi konularda görüşlerini gerek sözlü gerek yazılı olarak ifade etmelerini engellemektedir. Bu durum en çok da geleceğe dönük siyasi beklentileri olanlar için geçerlidir. Bu kişiler, Suriye’nin “gizli” sayılan iç meseleleri üzerine görüşlerini açıkça ifade etmeleri halinde, bunun gelecekte doğuracağı olumsuz sonuçları d · a göze almak zorundadırlar. Dahası, 1948’den itibaren aralıklı olarak savaş ve yarı savaş halinde bulunan Suriye’de, 1963’ten bu yana iktidarda olan Baas örgütü gizliliğe büyük önem vermektedir. Bu nedenle, güncel siyasi ve sosyal gelişmeleri inceleyen yabancı araştırmacılara kuşku ile yaklaşılmakta, gerçek amaçlarının ne olabileceği sorgulanmaktadır . Suriye’de mezhepçilik, bölgecilik ve aşiretçilik üzerine belgeler esas itibariyle üç ana kaynaktan elde edilmiştir: Baas Partisi belgeleri, biyografiler, anılar ve polemik yazıları ile Arap basım ve radyo yayınları. Bu kaynaklardan elde edilen bilgiler, yapılan ropörtajlarla takviye edilmiştir. Baas Partisi belgeleri Bu çalışmada kullanılan Baas Partisi belgelerinin birçoğu henüz yayımlanmamıştır. Bu belgeler, Parti örgütünün hem sivil hem de askeri kanadı tarafından dağıtılmış olan iç bültenler, genelgeler, broşürlerle toplantı tutanakları, Parti’nin Suriye Bölge Komutası ve Ulusal (yani pan-Arap) Komuta ile bunların alt büroları ve bölümleri tarafından dağıtılan diğer belgelerden oluşmaktadır. Daha önce “gizli” ibaresini taşıyan birçok belge, Beyrut’ta Dar el-Tali’ah tarafından, Nida! (Hizb) al Ba’as (Baas Partisi’­ nin Mücadelesi) adlı seride yayımlanmıştır.

11 ciltten oluşan bu seri, 23 Şubat 1966 tarihine kadarki dönemi ayrıntılı bir biçimde ele almaktadır. Baas’ın resmi ideolojisi, sosyalist sisteme dayalı birleşik bir Arap toplumunu hedefler. Bu nedenle Parti, geleneksel toplumun olumsuz tortuları olarak nitelediği ve ulusal, sosyo-ekonomik bilincin uyanmasına engel olarak gördüğü mezhepçilik, bölgecilik ve aşiretçilik gibi etkenlerin , Parti’nin iktidar mücadelesinde herhangi bir rol oynadığını kabul etmede doğal olarak isteksiz davranmaktadır. Dolayısıyla bu etkenlere dair bilgiler, daha önce yayımlanmamış olan ve zamanında çoğu kez “gizli” ibaresi taşıyan veya örgüt içinde kısıtlı sayıda dağıtılan Parti belgelerinden alınmıştır. Biyografiler, anılar ve polemik yazılan Suriyeli ve diğer Arap politikacıların biyografileri ile anıları, Suriye’deki iktidar mücadelesinde mezhepçilik, bölgecilik ve aşiretçiliğin rolü hakkında bütünlüklü bir izlenim edinmek için gerekli olan ayrıntıları ve kanıtları sunmaktadır. Bibliografyada belirtilen , Münif el-Rezzaz, Sami el- Cundi, Muhammed ‘Ümran, Mustafa Talas, ‘Abdülkerim Zahr el-Din, Şibli el­ ‘Aysami’inki de dahil, bu çalışmada yararlanılan neredeyse bütün (o to)biyografiler, sözkonusu kişilerin yaşadığı gerçek olaylara ve bu olayları çevreleyen koşullara taraflı bir bakış açısı ve yorum sunmaktadır. Bu boyut da sözkonusu çalışmalara zaman zaman polemik yazıları özelliği katmaktadır. Muta’ Safadi, Halil Mustafa, Fuat el-Atraş ile Suriye Müslüman Kardeşler üyeleri ile bibliyografya ve ek notlarda adı geçen diğer bazı kişilerin yazılarında bu özellik daha da belirgindir. Bu kişiler, Suriye’de belirli gruplar arasında yaygın olan görüş ve düşünceleri savundukları için çalışmaya dahil edilmiştir. 1963 yılından bu yana süren Baas iktidarı dönemine ait yayımlanmış anıların sayısının, siyasi nedenlerden dolayı, çok az olduğunu da burada belirtmemiz gerekiyor. Kilit konumlarda bulunmuş birçok Suriyeli şahsiyet, bu çalışmada ele alınan ge12 lişmelerle doğrudan ilgili olmalarına karşın , bu olaylara ait kişisel yorumlarını hapiste olmaları, tehdit edilmeleri ve hatta (ilan ettiği halde anılarının ikinci cildini yayımlama fırsatı bulamayan General Muhammed Ümran benzeri) suikaste uğramaları gibi nedenlerden yayımlayamamış ya da yayımlamak istememiştir. Diğerleri ise, tümüyle kişisel nedenlerle deneyimlerini yazmaya eğilimli olmamışlardır. Sonuçta, Baas dönemi Suriyesi hakkında yazanlar ya, Münif el-Rezzaz ve Sami el-Cundi gibi, bizzat kendi iktidarları devrildikten sonra her türlü riski göze alıp yazma cesaretini gösteren muhalifler ya Halil Mustafa gibi yayımlanmış yazıları neden iyle uzun süre hapis yatmış o lanlar ya da iktidarda o lması n edeniyle rejim hakkındaki olumlu görüşlerini yayımlaması görece daha kolay olan Savunma Bakananı Mustafa Talas gibi kişiler ile sınırlı kalmıştır. Arap basım ve radyo yayınları Suriye’de hükümet denetimindeki basın ve radyo, mezhep, bölge ve aşiret bağlarının ülkenin siyasi yaşamı üzerinde perde arkasında ya da açıktan açığa oynadığı rol konusunda nadiren bilgi verir. Suriye medyasının bu konuya değindiği istisnai örnekler ise, genelde yabancı yayın organlarında çıkan haberlere gösterilen tepki ya da benzer haberlerin yalanlanmasından ibarettir.

Başta Lübnan olmak üzere, Suriye dışındaki ülkelerin medyası bu konuda çok daha fazla bilgi sunmaktadır. Lübnan basım, muhalif ve rakiplerini eleştirmek, kendi propogandasını yapmak isteyen bazı siyasi hizipler veya rejimler için sayısız defalar “güvenlik sübabı” işlevini görmüştür. Parti içi bazı hizipler, Baas Partisi’nin 1963 yılında iktidarı ele geçirmesinden sonra, çeşitli nedenlerden dolayı siyasi düşüncelerini yerel medya aracılığı ile özgürce duyurma şansını yitirdiler. Bu nedenle ya Beyrut’ta El -Ahrar veya El-Rayah gibi kendi bastıkları gazete ve dergilere başvurdular ya da, kendileri için daha yararlı olacağına inandıkları durumlarda, Parti veya rejim hakkındaki gizli bilgileri Lübnan’da yayımlanan El-Hayat, El-Ne13 har, El-Ceriyde, El-Muharrir ve El-Envar3 gibi günlük gazetelere sızdırma yolunu seçtiler. 1976 yılındaki müdahalenin ardından Suriye’nin Lübnan üzerindeki nüfuzunun artması karşısında, Lübnan medyası, Suriye’deki gelişmeleri aktarma özgürlüğünü giderek yitirdi. Böylece Lübnan basını önemli bir bilgi kaynağı olma rolünü de kaybetti. Arap yazılı basını ile radyosunda çıkan ve bu çalışmayla ilişkili olan malzemenin bulunmasını, The Arab World, el-Watha’ik el-‘Arabiyah, Arap Report and Record, Middle East Record ve The Daily Report, Middle East & North Africa of the Foreign Broadcast Information Service (Springfield, V irginia) gibi yayımlar kolaylaştırmıştır.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir