Oğuz Aytepe – Çanakkale Savaşları Bibliyografyası

18 Mart 1915 – 9 Ocak 1916 tarihleri arasında cereyan eden Çanakkale Savaşı, Türk askerinin inanç, azim, cesaret ve vatan sevgisinin ölümsüz bir destanıdır. Çanakkale Türk’ün gerektiğinde vatanı uğruna severek ölüme koşmasının ve Türk kahramanlığının anıtlaşmış örneğidir. Çanafckale’de Türk askerinin, onu iyi sevk ve idare edebilen komutanlarla neler başarılabileceğini ortaya koyan Mustafa Kemal Atatürk bir yıldız gibi parlayarak tarih sahnesine çıkmıştır. Çanakkale Savaşları sonunda zamanın en modern silahları ile donatılmış birleşik filo ve kara birlikleri, Türk askeri karşısında ağır bir yenilgiye uğramış, Gelibolu yarımadasından geri çekilmek zorunda kalmıştır. Çanakkale Savaşı; deniz, kara ve küçük hava harekâtı ile bir bütün teşkil etmektedir. Deniz ve kara savaşları birbirinden önemli, değerli sonuçlar doğuracak, kahramanlıkları sergileyecek niteliktedir. “Şark meselesinin” bir evresini oluşturan Çanakkale Savaşı Osmanlı İmparatorluğu’nu çökertmek, topraklarını paylaşmak amacını taşıyordu. Çanakkale Savaşı’nm doğurduğu olumlu sonuçlar, onun önemini gözler önüne sermektedir. Zafer kazanılmasaydı, bugün Türk Devleti muhtemel olarak var olamazdı. 20. yüzyıl başında arka arkaya gelen 1911 Trablusgarp ve 1912 Balkan Savaşları sonunda Osmanlı Devleti, Balkanlar’da, Doğu Trakya haricinde tüm topraklarını kaybetmiş, partiler arası mücadeleler nedeniyle idaresi neredeyse felç olmuş durumdaydı. Osmanlı Devleti İtilaf Devletlerinin kendisine karşı izlediği politikalar, son savaşlarda kaybedilen Osmanlı topraklarının geri alınması, Almanya’nın savaştan galip çıkacağı düşüncesi ile Almanya’ya yakınlaşmaya başladı. 2 Ağustos 1914’te imzalanan gizli bir antlaşma ile İttifak Devletleri saflarına katılan Osmanlı Devleti, güvenliği açısından seferberlik ve silahlı tarafsızlığını ilan etti. Amiral Souchon komutasındaki Türk donanmasının Karadeniz’deki Rus limanlarını bombardıman etmesi üzerine bu olayı savaş nedeni sayan Ruslar Kafkasya’dan Türk sınırını geçerek savaşı başlattılar. Osmanlı Devleti de Rusya ve İngiltere’ye resmen savaş ilan etti.


Savaşın kısa sürede bitirilebilmesi, Rusya’nın Almanlara karşı savaşmasıyla mümkündü. Ancak müttefiklerinin yardımı olmaksızın Rusya * Hacettepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyesi. OĞUZ AYTEPE bu gücü gösteremezdi. Rusya’daki ham maddelerin batıya ve batının mamul maddelerinin Rusya’ya ulaştırılması için en uygun yol İngiltere’yi Odessa’ya bağlayan Çanakkale ve İstanbul boğazlan yolu idi. Ancak Çanakkale Cephesi’nin açılmasında birçok gerçek neden vardır: İstanbul’u ele geçirerek Osmanlı Devleti’nin yıkılmasını sağlamak ve harp dışı bırakmak; Türkleri barış yapmak zorunda bırakıp, Süveyş Kanalı ve Hindistan yolu üzerindeki Türk tehlikesini ve bütün cepheleri ortadan kaldırmak. Türklerin savaştan çekilmesiyle Almanya ve Avusturya-Macaristan’ı güneyden kuşatıp Avrupa’da tecrit etmek. Gizli yapılmış olan İstanbul Anlaşması ile Rusya’ya vereceklerini bildirdikleri Boğazlar bölgesini Ruya’dan önce ele geçirip barış masasına kuvvetli oturmak. Bulgaristan gibi harbe girmeye kararsız devletleri kendi taraflarına çekmek. Boğazları açarak Rusların kaynaklarından yararlanmak, ve ekonomisini düzeltmek. İslam alemine karşı Hilafetin prestij ve otoritesini kırmak. Türk ordusunun Sarıkamış Harekâtı’ndan etkilenen Rus Çarı Nikola’nın Türkiye’ye karşı karadan ve denizden cephe açılmasını istemesi. İlk deniz savaşı 3 Kasım 1914’te İtilaf devletlerine mensup kruvazörlerin boğazın Anadolu ve Rumeli yakasındaki tabyaları bombalamasıyla başladı. İtilaf Devletlerinin Akdeniz Başkomutanı Amiral Karden’in yaptığı taarruz planına göre; Boğaz bir ay içinde geçilmiş olacaktı. 19 Şubat 1915 günü donanma taarruza geçti. İngiliz ve Fransız zırhlıları Çanakkale boğazına saldırdılar.

Tabyalarımızdan buna şiddetli bir topçu ateşi ile karşılık verildi. Bu karşılığı beklemeyen düşman donanması Mondros’taki üssüne dönmek zorunda kaldı. İtilaf Devletleri 20, 25 Şubat ve 5 Mart günü yeniden saldırıya geçti karşılıklı ateşler gerek tabyalarımızda ve gerek düşman gemilerinde önemli hasar ve zarar meydana getirdi. Müttefikler, sonuç alamadığı zorlamalardan sonra en son hücum planını uygulamak üzere 18 Mart 1915’te üç tümen halinde saldırıya geçti. Ancak Amiral De Robeck Çanakkale’nin geçilemeyeceği gerçeğini kabul ederek donanmasını geri çekti. İtilaf Devletleri son boğaz saldırısında ağır yenilgi almaları sonucu Gelibolu Yarımadasına karadan taarruz edilmesi karârı aldı ve 25 Nisan 1915’te boğazın her iki sahiline taarruza geçti. Ancak kara savaşlarında da ağır yenilgiye uğrayan müttefikler tahliye kararı aldı ve 9 Ocak 1916’da Çanakkale’den çekilmek zorunda kaldılar. Çanakkale Savaşı’nda İtilaf Devletleri, Türk kaynaklarına göre toplam 180.000 zayiat vermiştir. Türkler ise kara muharebelerinde 57.084, deniz muharebelerinde 179.000, şehit, yaralı, esir ve kayıp olmak üzere toplam 211.000 zayiat vermiştir. Bu savaşlarda bir çok okumuş ve aydın insanımız kaybedilmiş, bunun etkileri ilerki yıllarda kendini göstermiştir. Çanakkale Savaşı sonunda Müttefik Filo’nun Boğazları geçerek İstanbul’u ele geçirme planları hayal olmuş, böylece hükümet çevrelerinde ÇANAKKALE SAVAŞI BİBLİYOGRAFYASI ortaya çıkan ve halka da yansıyan İstanbul’un elden çıkma korkusu silinmiştir.

Osmanlı Devleti’ni savaş dışı bırakarak Almanya’yı kuşatmayı amaçlayan İtilaf Devletleri bu amaçlarına ulaşamamış ve savaş iki yıl daha uzamıştır. Çanakkale Boğazı’nın kapatılması, Rusya’yı müttefiklerinin silah ve cephane yardımından yoksun bırakmış, bu da Almanya’nın Doğu Cephesi harekâtını kolaylaştırmıştır. Bu durum Rusya’daki Çarlık rejimini zorda bırakmış, 1917 Rus Devrimi’ne varan iktisadi ve stratejik gelişmelere neden olmuştur. Çanakkale Savaşları, İngiliz ve Fransızların askeri ve siyasi prestijinin olumsuz etkilenmesine, İngiltere’nin denizlerdeki üstünlüğünün tartışılmaz olmadığının kanıtlanmasına neden olmuştur. Büyük önder Atatürk, ulusun kaderinde üstün bir kumandan ve yetenekli bir asker olarak ilk kez Çanakkale’de kendisini kanıtlayacak, Çanakkale’deki başarıları O’nu Çankaya’ya götüren ve Atatürkleştiren ilk adım olacaktır. İtilaf Devletlerinin denizden ve karadan yürüttüğü Çanakkale Boğazı’nı ele geçirme çabalarının taraflara çok ağır kayıplar verdirmesine karşın başarısızlıkla sonuçlanması, Osmanlı Devleti’nde içte ve dışta çok önemli gelişmelere neden olacaktır. Trablusgarp ve Balkan Savaşları yenilgileri ardından Çanakkale’de elde edilen askeri başarılar Türk ulusunun moralini düzeltecek, bu 1919’da başlatılacak Milli Mücadele’nin de ilk kıvılcımlarını oluşturacaktır. Türk Tarihi içinde çok önemli bir yeri olan Çanakkale Savaşı ile ilgili olarak hazırladığımız Çanakkale Savaşı Bibliyografyası, Çanakkale Savaşı konusunda araştırma yapacakların yararlanmaları amacıyla konuyla ilgili dünyadaki, özellikle savaşa katılan devletlerin, arşivleri ve yayımları, başta Milli Kütüphane olmak üzere diğer kitaplıklar, elektronik kaynaklar incelenerek hazırlanmıştır.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir