Pierre Lavelle – Çağdaş Japon Siyasal Düşüncesi

1. Ça�daş dönem, Tenno’lann saltanat adianna göre, Meyci (1868-1912), Şova (1926-1989) ve Heisei (1989- ) çağı olarak aynlır. Edo ya da Tokugava Çağı 1603 ile 1868 yıllan aras1m kapsar. 2. Japoncada küçük ad soyaddan sonra gelir. Bazı ünlü kişiler küçük adlanyla anılır. 3. İngilizce çeviriler bir, Fransızca çeviriler iki (x) işaretiyle belirtilmiştir. Bazılan kısmen çeviridir. Kimi zaman, başlıklan, burada daha kesin ve belirgin bir biçimde çevrilmiş olan Japonca özgün metinden farklıdır. Bunlann kaynakçalannın pek çoğu, bu kitabın sonundaki iki kaynakçada yeralmaktadır. 4. Japoncamn, burada benimsenmiş olan transkripsiyonu, uzun ünlülerin üzerine düzeltme işareti (şapka) konmuş olmasının dışında kalan durumlarda, tümüyle, “Heibonsha Encyclopedia of Japan”dakinin eşidir. Şu istisnalann dışmda, ünlüler İtalyancadaki, ünsüzler İngilizcedeki gibi telaffuz edilir: “ei” uzun bir “e”dir; “g” her zaman kapantılı; “s” her zaman sert ünsüz; “r”, “l”ye yakındır. Bir sözcüğün ortasındaki bir kesme işareti seslemsel kesintiyi gösterir.


7 BİRİNCI BÖLÜM ÇAGDAŞ SİYASAL DÜŞÜNCENİN MODERN ÇAG ÖNCESi KAYNAKLARI Ç�daşlaşmanın Japonya’ya dışardan gelmiş olmasına karşın, kendine Tokugava Çagı’nda elverişli bir ortam bulmuş oldu� kabul edilmektedir. Geleneksel anlam sistemi �daş cismanileşmeyi kabule elverişliydi, çünkü kendisi cismaniydi. Üstelik, otoritarizm ve evrenin ve insan toplumunun tüm geleneksel düşüncelerin�n ilkeleriyle paylaştı� ilkelere duyulan inanç 18. yüzyılda sarsılmıştı. 1790 yıllannda Avrupa’nın deniz yoluyla yapılan ilk baskılanndan ve özellikle de 1853-1854’de Birleşik Devletler tarafından zorla kabul ettirilen dışa açılmadan sonra, Japonya artık, ulusal bağ:ımsızhğı güven altına almak bakımından �geleri seçme işi konusunda bir dereceye kadar rahat durumdaydı. I. Geleneksel Düşünce Çerçeveleri 1868 öncesi “siyasal” düşünce Konfucius’çuluk ve Şinto temeli üzerine kuruluydu; ve Budizm, siyasal düşünceyi etkilemeyi, dalaylı olarak, günümüze dek sürdürmüştür. Konfucius’çulu�a göre, manevi gerçekleşmenin yerleri aile ve devletti. Kurumlar ve teknikler ikinci derecedeydi; önemli olan, onlan harekete geçirenlerin “erdem”iydi (“toku”, Çince “de”; Latin dillerinde, aynı zamanda hem günümüz anlamında, hem de klasik anlamında alınması gerekir). ”Krali yol”, erderole yönetim, “tiranlann yolu”nun karşıtıydı. Bir gelenek, şayet yetkililer manevi ealtim ve halkın refahını sa�lamazsa isyan hakkı tanıyordu. Japon Konfucius’çulu�, kendini, Çin Konfucius’çulu�dan, kamusal alanın (“ôyake”) aile ve dostlardan ()nce gelmesiyle, Şinto ile b�daştırmacılı�yla ve idarenin feodal bir aristokrasi tarafından uygulanması 9 ve sadakatin çok kesin biı: uygulanması olgusundan ve “annalarla harflerin çifte yolu”ndan yapılmış özgün bir ruhanili�n, ‘buşido” ya da savaşçının yolunun varlı�yla ayırdettiriyordu ve bu da düşüncenin nisbeten daha pratik bir yönelimine yolaçıyordu. lnusal din Şinto, pek ço� do�al ve topraksal olaylara bagh Tanrı ya da ruhlar olan çok sayıdaki Kami’lerin kültüdür. Onunla ilgili olan siyasal ö�etiye ise bugün imparatorluk �etisi (“Tenno ideorogii”) adı verilmektedir. Bir din adamhltı ile devletin özniteliklerini biraraya getiren ve Japon hükümdara özgü ünvan olan Tenno’yu “imparator” olarak çevirmek daha do�u olacaktır.

Japonya’da, en az 5. yüzyıldan beri, İmparatorluk Hanedanı’ndan (“Kôşitsu”) b�ka adı olmayan ve eşi, benzeri bulunmayan bir hanedan saltanat sürmektedir. İmparatorluk ö�etisinin, kutsal metin olarak, iki mitossal-tarihsel kitabı vardır: “Kojiki” (“Eski Olaylar Vakayinamesi”) ve “Nihon Şoki” ya da “Nihongi” (“Japonya Yıllıklan”, 720). Buna göre, Japonya’yı Kami’ler yaratmıştır ve dünyanın kalan bölümü üstüne hiçbir şey söylenmemektedir. Güneş Tanrıçası Amaterasu Japonya’yı yönetmek üzere soyundan gelenleri gönderdi: ilk insan Tenno’nun gelişi batı çaltından önceki ll Şubat 660 günü olarak varsayılmaktadır ki, bu da Tanrılar Çaltı’nı insan tarihinden ayıran, ülkenin kurulma günüdür. Saltanat süren Tenno “insan biçiminde ortaya çıkmış ilk Tenno”dur (“Arahitogami”). Bundan dolayı da Japonya Tanrısal Ülke ya da Kami’lerin Ülkesi’dir (“Şinkoku”). Buşido’nun başlıca din adamı Yamaga Sokô (1622-1685) imparatorluk ö�etisinin kilittaşını şu sözlerle belirlemiştir: “Kokutai” dogması. Her ülkenin bir “Kokutai”si ya da “ulusal kurum”u; yani, kültürel, toplumsal ve siyasal, ayırdettinci özellikleri vardı. Ama, bunlardan Japonya’nınki dünyada bir tekti: panteonun, hanadanın ve ülkenin ortak özelli�nden yapılmıştı. Gökyüzünün verdi� vekillik yetkisini yitirebilen Çin hanedanlarının tersine, Tenno, Gökyüzü’ydU (Tann -ç.n.); İmparatorluk Hanedam’nın yasallıltı (hakhlıltı, do�ulu�u -ç.n.) “in concreto”, uyruklanyla ba�­ lan ise kopmaz nitelikte, çünkü aile tipindeydi.

Özellikle 10 Motoori Norinaga (1730-1801) ve Hirata Atsutane (1776- 1843) tarafından temsil edilen Ulusal İncelemeler çı�nyla, Şinto, Japon anlayışını (“Nihon Seishin”) ya da Yamato’nun (Japonya’mn eski adı “Yamatogokoro”dan) Ruhu’nu tek başına temsil ettiıti iddiasında bulundu. Bu, Yarnato’nun Ruhu, fiziksel “doğa”nın ya da insanın “doğa”sının, Çin, daha sonra da Batı anlıkçılıA1na karşı çıkanlan taze ve d�dan sezgisidir. Hirata, evrensel hükümdar, evrensel egemen Tenno’da yaşar. İmparatorluk öğretisine göre, ülke, kronolojik olarak da, manevi bakımdan da hanedandan sonra geliyordu; kuruluşu bakımından, kayna�nı Tannsal hukuktan alan bir monarşi değil, sözcüğün öz anlamında bir teokrasiydi. Ama, bu arada, Kami’lerin, dayanaklannın doğal ya da insansal niteliıtiyle hiç de uyuşmaz olmayan ruhsal enerji yükleri olduklannı da belirtıneden geçmemek gerekir. Tenno’nun Tannsallı� inancı, onun insanlı�yla kolayca bağlaşıyordu, ona, sağlı�nda, tapılmıyordu ve (Fransız mutlak hükümdarlarının tersine) doğaüstü güçlere sahip sayılrruyordu. Budizmin Japon kökenli tek dalı olan Niçiren (1222- 1282) dininin kurucusu Japonlar ve yöneticilerine, gerekirse kaba kuvvet kullanarak, asıl dini, gerçek dini kabul ettirmek, ve dünyanın kurtuluşunu bağlayabilmek için de Japonya’yı bu dinin dünya ölçüsünde yayılmasının merkezi durumuna getirmek gerektiıtini düşündüğü için, özel bir siyasal yeri vardır. ll. Tokugava Çağı’nın Dönüşümleri Tokugavalar’ın saltanat döneminde, kentlerdeki ve hatta kırlardaki, soylular sınıfının dışında kalan kişiler, gitgide daha çok kültür sahibi olarak, yükselmesini sürdürdü. Üç Konfucius’çu okuldan Çu Hsi’cilik ve Vang Yang-Ming evren ve toplumun ilkelerinin sürekliliıtine inanıyor ve Çu Hsi’cilikte yetkililerin, Van Yang-Ming’­ cilikte ise kişi vicdanının aracılı�nı kabul ederek, böylece bir başkaldın geleneği kurmuş oluyordu. Başlıca temsilcisi Ogyu Sorai (1666-1726) olan Japon kökenli hkçağ İncelemeleri Okulu, bilinmez, tanınmaz Gökyüzü Yolu ili!, 11 “icat” işi olan, insanın yolunu birbirinden ayırdı. Bu gedik, geleneksel bilgilerin, ve gitgide, sosyolopolitik dozenin ortaya çıkmasını kolaylaştırdı: bu, usçu düşünürlerin, bilimler ve tekniklerdeki, daha sonra Batı İncelemeleri denecek olan Hollanda İncelemeleri’ydi. Bununla birlikte, genel olarak, burjuvazi geleneksel ahlaka cepheden saldırmadı; ama, tacirin ve tanmcının yolunun ruhani kusursuzl�nu öne sürerek, bu ahlakın de�şkelerini hazırladı. Avrupa’nın deniz yoluyla yaptı� ilk baskılarla birlikte de, askeri modernleşme tasanlan ortaya çıktı. Bu tasanlar genişleyerek, kimi zaman dünya ölçüsünde egemen bir merkezi devlet kurulmaSlyla sonuçlandı.

Açılma’dan sonra, “Tenno’ya saygı göstermek, barbarlan kovma” (“sonnö jôi”) hareketi, bakufunun 1 “idealist soylular” tarafından devrilmesi ve bu kimselerin bir oligarşi kurmasıyla sonuçlandı. Yeniden örgütlenme planlan, Sakuma Şozan’ın (ya da Zozan; 1811-1864) ünlü formülünün kesinlikle uygulaİımasından, kültürün Batılılaştıolmasına dek gidiyordu.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir