Thomas Bernhard – Düzelti

Başlangıçta hafif olan, ama sürünceme ve bozulmayla birden ağır bir zatürreeye dönüşen, tüm gövdemi ıstıraba sokan ve beni üç aydan az olmamak üzere kendi memleketimdeki iç hastalıklar denen alanda ünlenmiş olan Wels hastanesine bağlayan hastalıktan sonra, doktorların bana önerdikleri ekim sonunda değil, ama ekim başında mutlaka istediğim ve kendi sorumluluğum içinde, Aurachtal’daki hayvan doldurma sanatçısı Höller’in davetine uyarak, hemen Aurachtal’a ve Höller evine, anne babamın Stocket’teki evlerine uğrayarak, yolumu uzatmadan, hemen Höller’lerin çatı odası diye anılan yere gitmiştim, dostum Roithamer’in intiharından sonra, ki o da hayvan doldurma sanatçısı Höller’le arkadaştı, vasiyetiyle kararlaştırdığı, Roithamer’in binlerce yazılı notunu, ama aynı zamanda da onun kapsamlı, Altensam ve Altensam’la ilgili her şeyin, koninin özel olarak göz önünde tutulmasıyla başlığını taşıyan taslaktan oluşan geride bıraktıklarını gerektiğinde düzenleyecektim. Höller evindeki hava, hala ve bütünüyle Roithamer’in intiharının etkisindeydi ve benim oraya vardığım anda, tasarıma; Höller evinde, daha doğrusu Höller’lerin çatı odasında Roithamer’in bana bıraktığı yazılarla uğraşmam, bu yazılı malzemeyi gözden geçirmem ve düzenlemem için uygundu, birden aklıma sadece Roithamer’in geride bıraktıklarıyla uğraşmak dışında, aynı zamanda bu uğraş hakkında yazmak da geldi ki, burada ona başladım, ayrıca Höller’in hiçbir koşul öne sürmeden, hemen Höller’lerin çatı odasına girmemi söylemesi uygundu, oysa Höller evindeki başka mekanların da 7 amacım için önerilmesine karşılık, ben, son derece bilinçli olarak, tam dört çarpı beş metre büyüklüğündeki, Roithamer’in her zaman sevdiği ve özellikle de yaşamının son dönemini geçirdiği, ona amaçları için ideal görünen Höller’lerin çatı odasına yerleşmiştim, ne kadar süreyle olacağı Höller’in umurunda değildi, o çatı odası ki, inatçı Höller tarafından usun ve yapı sanatının tüm kurallarına karşın Aurach’ın hem de en dar olduğu yerde yapılan evindeydi, hem Höller’in hem de Roithamer’in amaçları için yapılandırılmış ve inşa edilmişti, benimle birlikte İngiltere’de onaltı yıl geçiren Roithamer orada son yıllarda nerdeyse hiç ara vermeden kalmıştı, daha önce de kalmıştı, özellikle de kız kardeşi için Kobernausserwald’da yaptığı koninin inşası sırasında, hiç değilse amacına uygun biçimde orada gecelemişti, sonra da koninin tüm inşat sürecinde artık evi olan Altensam’da gecelememiş, hep, son yıllarda onun için her alanda ideal olan Höller’lerin çatı odasında kalmıştı, Roithamer son yıllarda, İngiltere’ den, asla doğru Altensam’a gitmemiş, ama doğru Höller’lerin çatı odasına gitmişti, basit olan bu evde (Höller evi) kendisini zor olan için (koni) güçlendirmişti, ikimizin de kendi bilimiyle uğraştığı İngiltere’de, her zaman da Cambridge’de olmamıza karşın, son yıllarda doğrudan doğruya Altensam’a gitmek istememiş, ama hep doğru Höller’lerin çatı odasına gitmek zorunluluğunu duymuştu, onun için en sevdiği alışkanlık olan bu duruma uymadığı zamanlarda Altensam’ı ziyaret etmek ona en korkunç şey olarak gözükmüştü, o kendine İngiltere’den doğru Altensam’a gitme iznini veremiyordu, Altensam’la ilgili her şeyin içine dalamıyordu, birçok defa Höller evinden dolanarak oraya gitme iznini de vermemişti kendisine, kendisinin söylediği üzere zaman azlığındandı bu, hataydı bu, son yıllarda Höller’lerin evine ve Höller’e ve Höller’lere uğramadan Altensam’a gitme deneyini yapmıyordu, asla, önce Höller’i ve Höller’lerin evinde Höller’leri görmeden önce Höller’lerin çatı odasına yerleşmeden, iki ya da üç gün yalnız Höller’lerin çatı odasında olanaklı olan, ona zarar vermeyen, tam tersine onu güçlendiren kitaplara kendini adamadan, Höller’lerin çatı odasında kitapları ve yazıları okumadan, ki bunları okumak ne İngiltere’ de ne de Altensam’da mümkündü onun için, ne İngiltere’de ne de Altensam’da onun için 8 mümkün olmayanları düşünmek ve yazmak mümkündü, burada Hegel’i keşfettim, deyip durmuştu hep, ilk kez burada gerçekten Schopenhauer ile ilgilendim, ilk kez burada Gönül Yakınlıkları ve Duyarlı Yolculuk’u duru bir bilinçle tedirgin edilmeden okuyabildim, burada, Höller’lerin çatı odasında çatı odasından önce onlarca yıl bana kapalı olan düşüncelere birden girebildim ve gerçekten, yazdığı gibi, esas düşüncelere, benim için en önemli olanlara, hatta yaşamsal önemi olanlara, burada Höller’lerin çatı odasında vardım diye yazıyor, Höller’lerin çatı odası dışında benim için her zaman olanaksız olanlar olanaklı oldu, zihinsel yeteneklerime itaat etmek ve böylelikle zihinsel yeteneklerimi geliştirmek ve çalışmamı ilerletmek, çünkü Höller’lerin çatı odası dışında her zaman bunlardan alıkonuyordum, zihinsel yeteneklerimi geliştirmekten, oysa böylece Höller’lerin çatı odasında onları düzenli olarak geliştirebiliyordum, Höller’lerin çatı odasında her şey benim düşünceme yararlı oluyordu, Höller’lerin çatı odasında her zaman zihinsel zenginliğimin bütün olanaklarına izin verebiliyordum ve birden Höller’lerin çatı odasında kafama ve düşünceme ve de bütün yapıma, dış dünyanın yaptığı baskıdan kurtuluyordum, inanılmaz olan Höller’lerin çatı odasında, birden inanılmaz olmaktan çıkıyordu, imkansız olan (düşünmek!) artık imkansız olmuyordu. Onun düşüncesi için gerekli olan ve onun gereksinimini duyduğu durumları her zaman Höller’lerin çatı odasında hazır buluyordu, düşüncesinin mekanizmasını çekinmeden ve tamamen tedirgin edilmeden yürürlüğe koymak zorunda oluşu, nereden gelirse gelsin hep Höller’lerin çatı odasına girdiğinde olanaklı oluyor ve bu mekanizma çalışıyordu. İngiltere’ deyken, diyor, sürekli sadece ve hep ve hangi tinsel kavrayışta olursam olayım keşke Höller’lerin çatı odasında olsaydım diyordum, hep düşünce ve hissettiğinin son noktasındayken, keşke Höller’lerin çatı odasında olsaydım diyordu, öte yandan Höller’lerin çatı odasında ilelebet kalmak, ilelebet, özgür ve tedirgin edilmeden düşünebilmekle aynı anlamı taşımıyordu, gerçekten de o, kendi deyişiyle, Höller’lerin çatı odasında ilelebet kalma olanağı olsaydı da ilelebet kalabilseydi, bu durum onun bütünüyle mahvolması dışında bir duruma götürmezdi, gerektiğinden daha uzun süre Höller’lerin çatı odasında kalsaydım di9 yor, en kısa sürede mahvolurdum, o zaman tamamen vazgeçerdim diyor, buydu düşüncesi, ki bu yüzden hep sadece belirli bir süre, kendisinin önceden tahmin edemediği, ama gene de tam ölçülmüş bir zaman içinde Höller’lerin çatı odasında kalmaktaydı, Höller’lerin çatı odasında kalmanın ideal olan süresi, onun için ondört ya da onbeş gün olmalı yazdıklarından çıkarttığımız üzere, her zaman ondört ya da onbeş gün, ondördüncü ya da onbeşinci gün, Höller’in dediğine göre, Roithamer yıldırım hızıyla eşyalarını toplayıp Altensam’a gitmiş, ama çoğu zaman Altensam’da uzun süre kalmak için değil, tersine çok kısa bir süre kalmak için, hep Altensam’ da gereken zaman içinde kalmak için, çünkü Altensam’ a kısa zaman dışında ya da en kısa zaman dışında dayanabilmesi olanaksızmış ve Höller’lerin evine ondört gün geçtikten sonra Altensam’a gitme niyetiyle yerleştiği oluyormuş, oraya gideceği bildirilmiş olup bekleniyor olmasına rağmen Altensam’a gitmek yerine Höller’lerin Aurach’ın en dar olduğu yerdeki evlerinden İngiltere’ye döndüğü de oluyormuş, Höller’lerin evinde kalışı onun için yeterli olduğundan değil sadece, ama Höller’lerin evinde ve Höller’lerin yanında, düşüncesinde o kadar ilerlemiş oluyormuş ki, Altensam’a uğrayıp yolunu uzatmadan gene İngiltere’ye dönüyormuş, daha doğrusu Cambridge’e, orada bir yandan eğitim görüyor, öte yandan aynı zamanda hep ders veriyor ve kendisinin her zaman yinelediği gibi kendisinin de kesinlikle bilemediği tarzda şimdi eğitim mi almakta yoksa ders mi vermekteymiş, çünkü ders verirken, temelinde eğitim alıyordum, eğitim alırken temelinde ders veriyordum. Gerçekten Höller’lerin çatı odasında algıladığım atmosfer benim için de ideal olandı, Roithamer’in çatı odası olan ve her zaman Roithamer’in çatı odası olarak kalacak olan çatı odasına hemen yerleştim ve başından beri niyetim Roithamer’in kağıtlarına çalışmak ve tüm bununla ilişkili oluşum hakkında notlar almaktı ve kısa süre sonra Höller’lerin çatı odasının Roithamer için ideal olan yer olduğunu kavradım, Höller’lerin çatı odasında yaşıyordu, orada batıya doğru, yani karanlığa doğru köpüren Aurach, kuzeye doğru da, yani gene karanlığa doğru sürekli ve hep kaya duvarına çarpan ve şakırdayan su ve yaş ve parlayan taşlar gözüküyordu, Höller’lerin evindeki bu kalışlara o ”Altensam’daki Höller’in evinde alıştırma” diyordu, özellikle de 10 Höller’lerin çatı odasında son yıllarda ardı ardına olup bitenleri, özellikle de son üç yılda, bu süre içinde en az beş ya da altı kez dört ya da beş aylığına İngiltere’ den Altensam’a ve de temelinde yalnız Höller’lerin çatı odasına gelmişti, Höller’in işinin de, onun titiz hayvan doldurmasının da onu çektiği açık, özellikle de o acayip, bütünüyle ışık koşullarıyla ilişkili olan Aurach vadisindeki koşullar, bu basit olan, ama gene de tam bu yerde sürekli hissedilen ve çoğunlukla çok acı veren doğada oluşan günlük hareket ve bu günlük harekete bağlı olan insanlar; Höller’in anne babası ve kayınpederi ve kayınvalidesi ve karısı ve henüz okul öğrencisi olan çocukları, orada her şey, kapatılan ve içi boşaltılan vahşi hayvanlar ve kapatılan ve içi boşaltılan kanatlı hayvanlar ve bunlarla ilişkili işler ve doğaya bağlı yaşam koşulları çevresinde dönmekteydi, Roithamer özellikle de burada, Aurach’ın en dar olduğu bu yerde başyapıtı olan koninin inşasını ilerletmek için ideal olan yeri bulmuştu, üç yıl süren tinsel çalışmayla kız kardeşi için sanat yapıtı olarak yapacağı yapıyı tasarlamış ve ardından gelen üç yılda en büyük, kendisinin de bir defasında nerdeyse insanlıkdışı bir enerji olarak tanımladığı enerjiyle, hem de Kobernausserwald’ın ortasında inşa etmişti. Şimdi içinde bulunup Roithamer’in, daha çok da koninin inşasıyla ilgili yazılarıyla ve Roithamer’le ve geride bıraktıklarıyla uğraşacağım Höller’lerin çatı odasında, nerdeyse uzun süren hastalığım için ideal olan çalışmanın değerini bulmak zorundaydım ve Roithamer’in koninin inşası için en önemli planları bu çatı odasında tasarlamasını aynı ideal biçimde hissetmeliydim, şimdi, Roithamer’in ölümünden aylar ve bu arada çökmeye terk edilmiş koniyi uğruna inşa ettiği kız kardeşinin ölümünden yarım yıl geçtikten sonra, şimdi Höller’lerin çatı odasında hala bir yığın ve büyük çoğunluğu hiç kullanılmamış olan, ama hep koninin inşasıyla ilgili olan planları ve de bununla ilgili Roithamer’in son yıllarda edindiği tüm kitap ve yazıları, her dildeki kitap ve yazıları, hem de bilmediği dillerdekileri, birçok dil bilen ve tanıdığım hiçbir insana benzemeyen biçimde dile yetenekli olan erkek kardeşi Johann tarafından çevirttiklerini, ki bu çeviriler de Höller’lerin çatı odasındaydı ve daha ilk bakışta böyle çevirilerden yüzlercesinin söz konusu olduğunu görmüştüm, Por11 tekizceden ve İspanyolcadan bir yığın çeviri olduğunu daha Höller’lerin çatı odasına girdiğimde görmüştüm, bu yüzlerce ve binlerce malzemeyi yorucu çözümlemeyle gene de niyeti için, koniyi inşa etmek ve tamamlamak için kullanmıştı, benim bilmediğim ama onun iyi bildiği, yapı sanatıyla uğraşan bilim adamlarının bildiği önemli akıl yolları için kullanmıştı, mimar ve mimari sözcüğünden nefret ederdi, o asla mimar ya da mimari sözcüğünü kullanmazdı ve eğer ben ya da bir başkası mimar ya da mimari derse hemen karşı çıkar, mimar ve mimari sözcüğünü duymak istemediğini söylerdi, bu iki sözcüğün uygunsuz, yanlışlıkla ortaya çıkmış hakaret sözcükleri olduğunu, düşünen bir insanın bunların kullanımına izin veremeyeceğini söylerdi, ben de onun yanındayken bir daha asla mimar ve mimari sözcüklerini kullanmadım, Höller de mimar ve mimari sözcüklerini kullanmamaya alışmıştı, biz, tıpkı Roithamer gibi her zaman sadece yapı ustası ya da yapı ya da yapı sanatı sözcüklerini kullandık, yapı sözcüğünün en güzel sözcüklerden biri olduğunu Roithamer’in, benim şimdi taşındığım çatı odasında hem de, kapalı, yağmurlu bir akşamda, Aurach’ın bu en dar yerinde gerçekten de sıkça tekrarlanan ve belki de Aurach’ın en dar yerini tümden etkileyen, ama birden geri çekilen selden korktuğumuz sırada dile getirmesiyle bilebildik, sel her zaman Aurach’ın bu en dar yerinde büyük zarara neden olurdu, ama Höller’lerin evi korunurdu, Aurach’ın aşağı kısımları ve arkası büyük zarar görürdü, ama tam da Aurach’m en dar yerinde olan Höller’lerin evi korunurdu, çünkü ev Höller’ in berrak aklıyla inşa edilmişti, Aurach’ın aktığı her yanda her şeyin tahrip olması ve kırıp geçirmesi ve harebeye dönmesine karşılık bir tek Höller’lerin evi korunurdu, bu inanılmaz duruma herkes şaşırıp kalırdı, o kapalı ve yağmurlu akşamda, biz gene böylesi tahrip edici ve kırıp geçiren, ama sonra gene de gerçekleşmeyen selden ürkerken Roithamer bize yapı sözcüğünün güzelliğini ve yapı yapma sözcüğünün güzelliğini ve yapı sanatı sözcüğünün güzelliğini açıklamıştı. Zaman zaman nasıl da böylesine önemli bulduğu bir sözcüğü, hangisi olursa olsun birden tüm diğer sözcüklerden ayırırdı, çoğunlukta da biz Roithamer İngiltere’den geri döndüğünde Höller’lerin evinde ve her zaman düzenli biçimde haftasonlarında bir akşam 12 buluşur ve onun dinleyicileri olurduk. Bir seferinde bize tüm gece boyunca durum sözcüğünü açıkladığını anımsıyorum, koşul sözcüğünü ve tutarlı sözcüğünü.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir