Neden film eleştirisine ihtiyaç vardır? Film eleştirisi alanında can alıcı bir önem taşıyan bu sorunun cevabı, eleştiri sözcüğünün olumsuz çağrışımları ve film sanat\·ılarını ıı film eleştirisi kurumuna yönelik duyguları da hesaba katılarak düşünüldüğünde, daha da önem kazanmaktadır. Film eleşti risine duyulan i htiyaç konusunda birçok düşünce ileri sürülebi lir. Ama temel olarak akla gelebilecek ilk düşünce, bir sanat yapıtı ve kültür ürünü olarak filmi, filmsel dışavurumu, filmsel söylemi, filmsel içeriği daha iyi anlama, açıklama ve kültürel belleğe yerleştirme arzusu olabilir. Bu arzu doğrultusunda işlev gören film e leştirmeni ve ürettiği film eleştirisi, film ve seyirci arasında bir köprü olma işlevini de üstlenmektedi r. Üstlendiği bu işlev nedeniyle film eleştirisi her zaman için film sanatının gelişimine katkıda bulunagelmiş; film sanatının ve sanatçısının dışavuruın dünyasını zengin leştirmek ve sanatın sınırlarını genişletmek üzere yeni yollar, anlatım biçimleri ve yöntemler için ilham vermiştir. Ayrıca film e leştirisi bu 9 Film Eleştirisi yöntemlerin kuramsallaştırılmasına katkıda bulunmuş ve filmlerin değerlendirilmeleri konusunda dayanak noktası oluşturacak ölçütlerin üre ti lmesine yardımcı olmuştur. Her şeyden ö nce kabul etmek gerekir ki, eleştirel külliyatın tanıklık ettiği şekilde, sanat yapıtları açı mlanması gereken aşkın ya da m uğlak bir karaktere ya da eleşti rel bir çözümleme sonucunda ulaşılabilecek derin bir yapıya sa- hipti rler. Bir sanat yapıtı k işisel düzeyde belirli bir ölçüde sevilebilir ve anlaşılabilir. Ama bir sanat yapıtının kendisine sanatsal ya da kültürel bir değer kazandıran yapısrnı ve bu yapının oluşturulmasını sağlayan sanatsal d ışavurum süreci ne ait ilkeleri anlamak ve böylelikle bir sanat yapıtı hakkında bir yargıda bulunmak herkes için mümkün değildir. Bunu yapmak eleştiri alanı içine girmek anlamına gelmektedir ve bu alan içindeki imtiyazlı kişi eleşti rmendir. Yunanca hritihos sözcüğünden kökenini alan eleşti ri (criticism), sözlük anlamıyla tefrik etmek, idrak etmek (discern) ve yargı lamak (j udge) anlamlarını barındı rmaktadır. Sözcüğün etimoloj isinden yola çıkarak bir tanımlamaya varmaya çalışırsak, eleştirmen sanat ve kültür alanı içinde bir konuyu belirli bir bağlam içinde ayırt ederek anlayan ve yargıda bulunan k imse o lmaktadır. Türkçe eleştiri sözcüğü ise elemek fiil inden kaynaklanmakta ve bir fikir ya da sanat eserinin diğerlerinden ayrılan ya da d iğerleriyle benzeşen değerli ya da kusurlu yanlarının ortaya çıkarılması anlamına gelmektedir. E leştiri yerine eskiden kul lanılan bir sözcük olarak tenkit ise, Arapça sahte parayı gerçeğinden ayırt etmek anlamına gelen ııalıd ve intilwd sözcüklerinden kaynaklanmaktadır. E leştiri sözcüğünün bütün dillerde ortak olan yanı, bir konunun ya da sanat eserinin ayırt edilmesini ve b u a y ı r t e t m e işlemi içinde değerlendirilme yapılmasını sağlayacak bir yargı sürecini içermesidir. Bir yargılamada bulunmak için: bir konunun farklı yönleri- ! 10 ni ayı rt edip anlamak, kavramak ve sonuçta “yargılama hakkı o lan bir eleştirme n” o labi l mek için bilgi sahibi olmaya ihtiyaç bulunduğunun altının ç izilmesi gereklidir. Eleştirmen sözcüğünün barındırdığı anlama ve işleve sahip o lmak, sanat ve sanat yapı tları hakkı nda bir b i riki me sahip olmak anlamına da gelmektedir. Çünkü eleştirmen bir başkasının d ışavurumuna ait söylemi çözümlerken eleşti rel ölçütlerini bu birikiminden alacakl ır. Ayrıca e leştirmenin b ilgi alam sadece bir eleşti ri nesnesi olarak ele aldığı yapıtla sını rlı değildir; eleştirmen ilgilendiği sanat dalının her yönünü kapsayan derin bir bilgi bi rikimine de sahip olmak zorunluluğunu taşımaktadı r. Çünkü eleştirmenin bir sanat yapıtını anlama ve değerlendi rme çabası büyük ölçüde bu alandaki birikimi üzerinde temellenecektir. Film eleştirmeni söz konusu olduğunda, filmlerin b irçok yönü içeren geniş bir dışavurum alanını kapsamalarından dolayı, eleşti rm enin ilgi alanı iyiden iyiye genişlemektedi r. Bir film eleştirmeninin film sanatçılarının (ki bu alana yönetmen başta o lmak üzere, fil rne yaratıcı katkısı o lan herkes girmektedir) filmsel anlatım araçlarının ve yollarının, film endüstrisinin, bir sanat ve kül tür ürünü olarak filmlerin ifade ettikleri değerleri barındıran estetik ve toplumsal yapının i çerdiği alanlarda mümkün olduğunca geniş bir bir ikime sahip olması gerekmektedir. Bu nitelik lere sahip olmayan bir film eleşti rmeninin eleşti rel işlevi tam anlamıyla yerine getirmesi beklenemez. Sanat yapıtlarının ya da fil mlerin e leşt irilmesi önemli toplumsal ve kültürel i şl evleri yerine getirmekte ve -hem sanatçı lar hem de seyirciler açısından- yararlı bir yol gösterici işlev taşı maktadı r. F ilm eleştirisi görsel bir alan içinde bulunan filmlerin yazılı bir o rtam içinde k ültürel belleğe yerleşmesini sağlayarak film kültürünü olu şturan filmlerin zengin i fade tarzları nın ve i çeriklerinin ele alınıp değerlendırilmesine olanak tanımak tadır. Bu işlevi nedeniyle film il Film i:lc)tıı ;,, eleştirisine yönelik dikkate değer bir toplumsal ilgi ve talep vardır. A ma film eleştirisi konusu nda film sanatçılarının da aynı ölçüde memnuniyet taşıdıklarını her zaman için söylemek mümkün değildir. Çünkü sanatın doğasında bulunan “aşkın” gerçekliği yakalama, biricik bir dışavuruma sahip olma, ele geçirilememe a rzusu içinde olan sanatçı ile eleştirmenlerin arası çoğu zaman s ıcak olmamıştır. Bu tartışma ekseninde, film eleştirisi açısından bir ikilem doğmaktadır: Söylemiş olduğumuz gibi, film sanatçılarının eleştiriye karşı olumsuz ya ela çekingen olarak tanımlanabi lecek bir tavra sahip olmaları nın temelinde yapıtlarının “anlaşı lma” ya da ‘\·özümleme” a macıyla incelenmelerinin, bir sanal yapıtı olarak sah ip olduğu değerlerini azaltacağı endişesi yatmaktad ır. Fi lın sanatç ısının bu endişesini bertaraf etmek üzere film eleştirmeni nasıl bir yol tutabilir? Film eleştirmeni eleştirisini bel irli bir k uramsal bakış açısının sunduğu bilimsel temeller üzerine mi kurmalı, yoksa kendi öznelliğini ön plana çıkararak ve lilm sanatçısının endişesini de paylaşarak, eleştirinin tam olarak kesin bir doğruluğa ve tamlığa u laşamayacağı düşüncesini kabul ederek mi eleştiride bulun malıdır? Aslına bakılırsa, fi lm eleştirisi alanında her iki yoldan da geçilmiştir ve geçi lm ektedir. Film eleşti rmeninin kendi öznel değerlendirmesine dayalı film eleştirisi, eleştirmenin kalem ustalığı ve birikimi o ranında etkili ve yol gösterici e leşti rilerin ortaya çıkmasını sağlam ıştır. D iğer yandan bil imsel bir tavra sahip bir film eleştirisi de aslında film sanatçılarının koı k tuğu gibi filmi tüketip sınırlarn amaktadır. Tam aksine bu tür film eleştirileri, yararlanılan eleşti rel yaklaşımımn sunduğu olanaklar ve eleştirmenin nitel ikleri ölçüsünde filmin belirli yönlerinin açımlanmasını sağlamakta ve sanat yapıtının zengi nliği ni karşılayacak başka eleşti rel yaklaşım biçimlerinin ö nünü kesmemektedir. N itekim film eleştirisinin tarihsel gelişimi içinde o rtaya çık12 (;iris mış ve etkinlik kazanmış olan farklı e leştirel yaklaşımlar fil mleri değerlendi rme b iç imlerinin artmasına ve filmlerin sanatsal potansiyellerinin açığa çıkarılmasına hizmet etmişler; hem fil mlerin daha derinlikli anlaşılmasını mümkün kılmışlar hem de -eleştiri kurumunun temel işlevini yerine geti rerek- daha sonra üretilecek olan filmler için yol gösterici olmuşlar ve yönetmenlerinin yaratıcılık alanlarını genişletmeye yardım etmişlerdi r. Sinemanın hemen ilk yıllarında o rtaya ç ıkmasına rağmen, film eleşti risinin akademik hir disipl in o larak gelişimi daha geç dönemlere tarihlenmektedir. A kademik anlamda film eleştirisi film incelemeleri olarak adlandırabileceğimiz ve i çi ne tarih, yöntembi lim ve kuram gibi alanları dahil edebileceğimiz bir yapı içinde tasarlanabilir. Hiç şüphesiz bu inceleme alan ları birbirlerinden kesin ç izgilerl e ayrılmış olmaktan çok birbirlerini destekleyen ve besleyen niteliklere sahipti rler. (�ün ümüz si n ema i ncelemeleri alanında film eleştirisi -toplumsal ve fil msel- tarihten , eleştirel yaklaşımların sunduğu yöntcınbil iınlerdcn ve kuramsal yaklaşan lardan yararlanarak gelişimini sürdürmektedir. Film eleştirisi uzun yıllar boyunca geleneksel bir çizgiyi izlemişti r; kuramsal yaklaşımların etki kazan masına kadar egemenliğini sürdüren film eleştirisi, ağırlıklı o larak eleştirme nin kişil iğine bağlı o lan öznel değerlendirme ölçütleri bağlamında iş gören bir tavrın uzantısı olan bir b içimde seyirci-okuyucunun karşısına çıkmıştır. Ancak filmlerin akademik ve kuramsal i nceleme alanı içi ne g irmesiyle b irlikte, bili msel temellere dayanan kura msal yaklaşı mların doğrultusunda yapılan bir eleştiri tarzı ortaya çıkm ıştır. Artık fil mler bir eleştirmenin öznel haz ölçütlerinin ötesinde, bi rçok farklı eleşti rel yaklaşım içinde değerlendirilebilmektedi rler. Bir film toplumla i lişkileri, tnpluınsal bir dışavuruın sağlama yönüyle ön plana ç ıktığı zaman sosyol ojik bir yaklaşımla , yönetmenin kişil iği bağlamında ele alındığı l 13 Filııı rlnıiıisı zaman auteurist ya da psikanalitik bir yaklaşımla, film tarihi ya da toplumsal tarih içinde bir dönüm noktasını oluşturduğu zaman tarihsel bir yaklaşımla, bir dil sistemi olarak incelenmek istendiğinde göstergebili msel bir yaklaşımla, ideolojik işlevlerin in ele alınd ığında ideolojik yaklaşımla, kadınla ilgili sorunlar çerçevesinde ele alındığında feminist bir yaklaşımla ya da ait olduğu belirli bir film türüne ait bir bağlam içinde değerlendirileceğinde türsel eleştiri yaklaşımıyla incelenebilmekteclir. Öte yandan sinema dışındaki farklı bilimsel disiplinlerden kaynağını alan ve bu d isiplinlerin kuramsal temellerine dayanan eleştirel yaklaşımların film eleştirisi a lanına girmesi başlangıçta sıcak bir tavırla karşılanmamıştır. Film kuramlarına dayalı film eleştirisine yönelik bu tepkinin ardında yatan nedenler az çok tahmin edilebilir: Akademik nitelik gösteren film eleştir isinin o rtaya çıkmasıyla birlikte, sanat tarihi içinde y ıllardan beri sürdürülen bir eleştiri geleneğinin bir yana bırakılması gerekecekti. Bu yeni eleşti rel tavır içinde, liberal sanat anlayışına sahip bir film el eştirmeninin pek aşina olmadığı, anlaşı lması güç kavramsal alanlardan ilhamını alan bir film eleştirisi kuşkusuz beli rli bir tepkiye neden olacaktı. İkinci Dünya Savaşı sonrasında kuramsal çalışmaların giderek artması ve üniversi te lerde film bölümlerinin açılmasının sonucu o larak film kuramlarının hızla gelişmesiyle birlikte, film eleşti risi kurumunun doğası da değişmiştir. G ünümüzde temel film kuramları ve fil mlere yönelik e leştirel yaklaşımlar konusunda bilgi sahibi o l ma ksızın fi l mlerin hak ettikleri ölçüde eleştirilebileceğini ya da çözümlenebi leceğini söylemek mümkün değild i r. Üstelik bu konudaki zorunluluk yalnızca film eleştirmenlerini ya da film incelemeleri alanında çalışmalar ü reten kimseleri değil, aynı zamanda filmlerle entelektüel düzeyde i lgilenen sinemaseverleri de kapsamaktadır. Şunu kabul etmek gerekir ki, 14 iyi bir sinema seyircisi, bir sinefil aynı zamanda bir film eleşılrmenidir; sevdiği fi lmleri neden sevdiğini anlamak ve anlaLmak, fi l mle i lgili eleştirel yargılannı -bir yayın orgamnda olmasa da, benzer zevklere ve birikime sahip olan dostlarıyla- paylaşmak ister. Bu kitabın yazılma amac ı da film e leşti r isi konusundaki d üşünceleri s inema seyi rcileri, sinema öğrencileri, akademisyenler ve film eleşLi rmenleriyle paylaşma arzusundan kaynaklanmakLadır. Üniversitede vermekte olduğum “Film Eleştirisi” dersinde karşı laştığım temel sorun, bu alanda öğrencilere önerileb ilecek kaynakların sınırlılığıydı. Ne yazık ki , sinemayla i lgili yayınla rda hızlı bir a rtış olmasına rağmen, film eleştirisi alanı yla doğrudan ilgili olarak yararlanılabilecek fazla yayın b ulunmamaktadır. Kitabın yazılma amaçlarından biri de, bu konudaki ihtiyacın giderilmesine katkıda bulunma arzusudur. “Film E leşti risi” dersi içinde tasarladığım içeriği bir kitap formatında toplamamın nedeninL ülkemizde bu konuda yararlanılabilecek kaynakların kısıtlı lığı nın yanı sıra, film eleştirisi alanına bütünlüklü bir bakışı m ümkün kılacak kuramsal bir çerçeve konusunda öğrencilerimle paylaştığım ihtiyaç oluşturmaktadır. Bu y üzdendir ki, film k uramlarına dayanan eleştirel yaklaşımları tanıtma, filmlerin değerlendirilmesi ve çözümlenmesi konusundaki güçlüklerin ve sorunların açığa çıkarılmasına çalışma ve çözumler sağlanmasına katkıda bulunma amaC1 da taşıyan bu çabanın, sinemayla her düzeyde ilgilenen ki mselere yardımcı olacağı kanısındayım. Elinizdeki çalışma, film eleştirisi alanına “giriş” amacını taşımaktadır. Akademik bir bakış açısının doğrultusunda yazı lan kitabın birinc i bölümü içinde, fil m e leştirisi k urumunu o rtaya ç ıkaran tarihsel gelişim ç izgisi veri lmekte; eleştiri kurumu, film eleştirmeni ve film seyi rcisi bağlamında film eleştirisin in işlevi incelenmektedir. lkinci bölümde, günümüz film kuramları çerçevesinde temel eleşti rel yakıs Film Llc,urisi laşunlar tanıtı lmaktadır. Kitabın son bölümünde ise, bu yaklaşımlardan birisi olan tü1.;cl eleştiri yaklaşımı ayrıntılı bir b içimde incelenerek, tür filmlerinin eleştirilmesinde yol gösterici olacak ilkeler ve yöntemler sunulmaktadır.
Zafer Özden – Film Eleştirisi
PDF Kitap İndir |