George R. R. Martin – Düzenbaz Prens Veya Kral’ın Kardeşi

Eski Şehir, Hisar’dan Aliüstat Gyldayn tarafından yazıya geçirilen bu kaynak, Prens Daemon Targaryen’in gençlik yıllarının, maceralarının, suçlarının ve evliliklerinin hususlarını anlatır. Bir kralın torunu, başka bir kralın ise kardeşi olan Daemon, kraliçenin kocası olma şerefine de erişmiş bir adamdı. İlerleyen yıllarda oğullarından ikisi ve torunlarından üçü Demir Taht’a oturdular fakat Daemon Targaryen’in taktığı tek taç, kanla, çelikle ve ejderha aleviyle kazanıp çok geçmeden terk ettiği verimsiz bir krallık olan Basamak Taşları’nın tacı idi. Yüzyıllar boyunca Targaryen Hanesi’nden hem iyi hem de gaddar insanlar çıktı. Prens Daemon, bu her iki özelliği de taşırdı. Onun yaşadığı günlerde Westeros’ta Daemon kadar gıpta edilen, sevilen ve nefret edilen bir insan daha yoktu. Kendisinde iyilik ve kötülük aynı oranda bulunurdu. Bazılarına göre bir kahraman, bazılarına göre ise bir caniydi. Ejderhaların Dansı olarak bilinen tarihin en kanlı olayını, düzenbaz prensin bu savaştan önce ve savaş sırasında oynadığı kritik rolü bilmeden tam olarak anlamak mümkün değildir. Bu büyük savaşın ilk tohumları, Yaşlı Kral olarak da bilinen Jaehaerys I Targaryen’in son yıllarında atıldı. Jaehaerys, sevgili karısı İyi Kraliçe Alysanne’i ve tahtın varisi olan oğlu Ejderha Kayası Prensi Prens Baelon’u (aynı zamanda Kral Eli’ydi) kaybettikten sonra tamamen içine kapanmıştı. Yaşlı Kral, Prens Baelon olmadığı için işleriyle ilgilenecek başka birini bulmak zorundaydı. Kral Eli olarak, Eski Şehir’li Lord Hightower’ın kardeşi Sör Otto Hightower’ı çağırdı. Sör Otto, saraya karısı ve çocuklarıyla birlikte geldi ve Kral Jaehaerys’in kalan günlerinde ona büyük bir sadakatle hizmet etti. Kral, gücünü kaybettiği ve akli melekelerini yitirdiği için zamanını sık sık yatağında geçirmek zorunda kalmıştı.


Sör Otto’nun on beş yaşındaki kızı Alicent, kralın sürekli refakatçisi olmuştu. Kralın yemeğini getirir, ona kitaplar okur, yıkanmasında ve giysilerini giymesinde yardım ederdi. Yaşlı Kral bazen Alicent’i kızlarından biriyle karıştırır ve ona kızlarının adıyla seslenirdi. Artık son zamanlarında Alicent’in denizin karşısından geri dönen kızı Saera olduğunu kabullenmişti.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir