Carter Brown – İki Azgın Zürafa

Gözlerinden erkekçe tehditler savurarak doğrulmaya başlamıştı bile. Ola ki adam, benim ortaçağ şövalyelerinden geldiğimi; tıpkı onlar gibi, vurmadan önce hasmımın dövüşe hazır olmasını bekleyeceğimi sanıyordu. Bizde öyle asalet —veya enayilik— ne gezer. Tam doğrulduğu ve henüz dengesini sağlayamadığı anı kollayıp, karın boşluğuna kalleşçe —veya akıllıca— bir yumruk savurdum. Korkunç bir feryat kopardı. Sonra da, birtakım garip hareketlerle gerisingeri gitti, gitti… ve nihayet sırtüstü yuvarlanıp öylece kaldı. «Boyd,» dedim. «Danny Boyd.» Kapının gözetleme deliğine yapışmış olan mavi göz, bana öylece bakmaya devam ediyordu. «Boyd firmasından, Danny Boyd.» Sesim yankısız kaldıkça, içime garip bir yalnızlık duygusu yayılıyor, bu da giderek güç dayanılır bir hal alıyordu. «Burasının New York olduğunu, herkesin panik içinde yaşadığını, her gün yeni bir tedbir alma gereğini duyduğunu biliyorum… Ama inanın bana, bu kadarı da biraz fazla!» Koyu mavi göz, yüzüme dikilmiş, bakmaya devam ediyordu. «Eğer siz Shanie O’Toole iseniz,» dedim, «yarım saat kadar önce beni büromdan aradınız ve çok acele olarak görüşmemiz gerektiğini söylediniz. Dediğinize göre, bu bir ölüm kalım meselesiydi ve derhal size gelmediğim takdirde, ölümünüzden ben sorumlu olacaktım.» Koyu mavi göz hafifçe süzüldü.


Benim de içim rahat etti böylece… Demek ki yüzüme dikilmiş olan bu göz, kapının iç tarafına yaslanmış bir cesede ait değildi… Cebimden özel dedektif kimliğimi çıkarıp, gözetleme deliğine tuttum. «Görüyorsunuz, değil mi?» dedim. «Üzerinde adım bile yazılı… Bana güvenebilirsiniz. Şu kapıyı artık açın lütfen.» Kısa bir süre sonra, deliğin arkasındaki göz kayboldu. Aşağı yukarı bir düzine sürgü çekildikten sonra da kilit iki kez döndü ve kapı nihayet açıldı. Beni dikizleyen koyu mavi göz, artık çiftleşmişti. «Gelenin dost olduğundan emin olmalıyım,» dedi tereddütlü bir sesle. «Daha bir hafta önce, bir kız arkadaşım, gözetleme deliğinden bakmadan kapıyı açma gafletinde bulundu. Kapıyı çalan, babası olduğunu söylemiş; o da tesadüfen, o sırada gerçekten babasını bekliyormuş… Sonuçta, paspasın üzerinde tam üç kez tecavüze uğradı!»

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir