Etiket: Virginia Woolf

Virginia Woolf – Deniz Feneri

Yirminci yüzyılın ilk yansında yazılan İngiliz romanlarına şöyle bir bakarsak, geleneğe uyarak roman yazanların yanında o zamana dek süregelen roman biçimini konu, biçem ve teknik yönden hepten altüst edip kendi geliştirdikleri kişisel kurallara göre yazanlar olduğunu da görürüz. Bildiğimiz roman kalıbı içinde günün toplumsal sorunlarını ele alıp işleyen romancıların yanında, sadece kendi özel görüş ve […]

Virginia Woolf – Dalgalar

Güneş daha doğmamıştı. Deniz, gökyüzünden yalnızca, kumaşın kıvrımlarını andıran belirsiz kıpırdanmalarla ayrılıyordu. Yavaş yavaş tanyeri ağardıkça ufukta denizle göğün arasına, kara bir çizgi yayıldı; yol yol oldu gri kumaş yoğun çırpınmalarla birbiri ardından, derinden, birbirini izleyen, birbirini kovalayan, sürekli… Kıyıya yaklaştıkça yükseldi her çizgi, topladı kendisine, dağıldı, ak damlacıklardan ince bir örtü serdi kumlara. Uykusunda […]

Virginia Woolf – Kendine Ait Bir Oda

Ama biz sizden kadınlar ve kurmaca üzerine konuşmanızı istemiştik, bunun kendine ait bir odayla ne ilgisi var, diyebilirsiniz. Açıklamaya çalışayım. Benden kadınlar ve kurmaca üzerine konuşmamı istediğinizde gidip bir nehir kıyısına oturdum ve bu sözcüklerin ne anlama geldiğini düşündüm. Fanny Burney’e dair birkaç şey söyleyebilirdim; Jane Austen hakkında da konuşabilirdim biraz; Brontë Kardeşler’i saygıyla anar […]

Virginia Woolf – Orlando

Bu kitabı yazmamda pek çok dostumun yardımı oldu. Bunlardan kimileri hayatta değil ve ünlü, bu nedenle adlarını anmaya pek cesaret edemiyorum, yine de Defoe, Sir Thomas Browne, Sterne, Sir Walter Scott, Lord Macauley, Emily Brontë, De Quincey ve Walter Pater’e sürekli şükran duymadan kimse okuyamaz ya da yazamaz – aklıma ilk gelen isimler bunlar. Ötekilerse […]

Virginia Woolf – Mrs. Dalloway

Mrs. Dalloway çiçekleri kendisinin alacağını söyledi. Lucy’nin yapacağı işler belirlenmişti zaten. Kapılar menteşelerinden çıkarılacaktı; Rumpelmayer’in adamları geliyordu. Hem sonra, diye düşündü Clarissa Dalloway, ne biçim bir sabah bu – taptaze, tıpkı bir kumsalda çocuklara sunulmuş gibi. Ne biçim bir tarlakuşu! Ne biçim bir dalış! Hep böyle görünmüştü gözüne, menteşeleri azıcık gıcırdatarak, hâlâ kulaklarındaydı o ses, […]

Virginia Woolf – Mina Urgan

1882’de Londra’da dünyaya gelen Virginia Woolf, Victoria Çağı ’nın tanınmış yazarlarından Sir Leslie Stephen’ın kızıydı. Annesi de babası da daha önce başkalarıyla evlenmişler, dul kalınca da bir ara ya gelmişlerdi. Her ikisinin de ilk eşlerinden çocukları vardı. Sir Leslie Stephen’ın ilk eşi, ünlü romancı Thackeray’nın kızıydı. Thackeray’nın eşi akıl hastası olduğundan, Leslie Stephen’ın bu kadından […]

Virginia Woolf – Bir Yazarın Günlüğü

Önce Christina Rosetti, sonra Byron üzerine izlenimlerimi yazmak için defter almayı bekleyeceğime buraya yazsam daha iyi diye düşündüm. İlkin çok sayıda Leconte de Lisle kitabı aldığım için hemen hemen hiç param kalmadı. Göründüğü kadarıyla kendisinin de çok iyi bilincinde olduğu gibi Christina’nın doğuştan ozan olma ayrıcalığı var. Ama eğer Tanrı’ya dava açarsam tanıklığını isteyeceğim ilk […]