Boileau Narcelac – Karsıdaki Ev

Klod tam bir saattir televizyon izliyordu. Birden Filip’ e döndü. – Biliyor musun Filu, televizyon sanki dünyaya dürbünle bakıyormuşsun gibi. Her şey çok daha yakın! Filip makine gibi cevap verdi: – Evet, ufaklık. Pencerenin önünde, örtüye sarılmış, babasının dürbünüyle köyü gözlüyordu. Bu, iki gün önce bahçedeki kuyuya düşüp de bronşite yakalandığından beri en sevdiği oyundu. Bu dürbün her şeyi o kadar büyütüyordu ki sadece insanların dudaklarına bakarak bile ne dediklerini tahmin edebiliyordu. 5 Klod somurttu. – Yine de televizyonda köydekinden daha ilginç şeyler oluyor. – Emin değilim Klo, emin değilim! Filip şimdi dürbünü karşıdaki eve çevirdi. Sarışın, kocaman biri, bahçede kurt köpeğiyle dolaşıyordu. Hollandalı olan bu adam, karısıyla kısa süre önce burada oturmaya başlamıştı. – Klo! Karşıdaki yeni kiracının, Hollandalının adı neydi? – Bilmiyorum. Van der bir şey. Onunla bu 6 sabah karşılaştım.

Yaralanmış olmalı, kolunda büyük bir sargı bezi vardı. – Kolunda sargı bezi mi? Hayal mi gördün? Dürbünün ucunda Hollandalı, köpeğiyle oynuyor, elindeki dalı başının üstünde çeviriyordu. – Ufacık sargı bezi bile yok! – Göster bakayım! Klod kedi gibi sıçradı ve dürbünü aldı. – Ama imkansız! Bu sabah kolu sarılıydı, bundan eminim. Filip tebessüm etti. – Gördün mü Klo! Dışarıda ilginç şeyler oluyor. Sokağa çıkarken sargı bezi kullanan, eve dönerken onu çıkaran biri … Televizyon bundan daha iyisini mi yapıyor? – Evet, canım. Bundan daha iyisini yapıyor. Klod, televizyonun sesini sonuna kadar açtı. Geçen haftaki Vişi Merkez Bankası soygunundan bahsediliyordu. Haydutlardan biri yakalanmış. Diğeri çalınan parayla kaçmış ama yaralıymış. Polis onu arıyormuş. Sunucu basın açıklamasını okuyordu: 8 “Vişi Merkez Bankası bu adamın yakalanmasına yardım edenlere on bin franklık” ödül vadediyor.” Klod sesi kıstı.

– Pekala Filu, bu ilginç değil mi? – Belki ama bu ödül hikayesi midemi bulandırıyor. Ben kimseyi on bin frank için ihbar etmem!

.