Kategori: Biografi

Claude David – Hitler ve Nazizm

Gönümüzde bilgi bir yandan en önemli değer haline gelirken diğer yandan da artan bir hızla gelişiyor, çeşitleniyor. Ama katlanarak büyüyen bilgi üretiminden yararlanmak, özellikle gündelik yaşam kaygılarının baskısı altında, zorlaşıyor. Her şeye rağmen bilgiye ulaşma çabasını sürdürenler için de imkânlar pek fazla değil. Ayrıca, özellikle Türkiye gibi ülkelerde bir konuda kendini geliştirmek ya da sırf […]

Christy Brown – Sol Ayağım

5 Haziran 1932’de Rotunda Hastanesi’nde doğdum. Benden önce dokuz, benden sonra ise on iki tane çocuk vardı, yani ben ortanca grubuna giriyordum. Toplam yirmi iki tane çocuğun on yedisi yaşadı, dördü bebekken öldü, hayatta olan on üçü hâlâ ailenin devamını ellerinde tutuyorlar. Bana anlatıldığına göre, benimki zor bir doğum olmuş. Annem de ben de neredeyse […]

Viktor Jara – Ölümsüz Şarkı

Cantadorlar. Latin Amerika şarkıcıları. Büyük bir kültür mozayiğinin ezgicileri. Şair-besteciyorumcu yeteneklerini toplumsal mücadeleye adayan ve bunu yaparken de duyarlık olarak doğa ve insan temelinden kopmayan, onu derinleştiren sanatçılar. .. Latin Amerika’da, 1960’lı yıllardan başlayarak, kıtayı si- ■ yasal planda da dünya kamuoyunun gündeminde tutan siyasal ve toplumsal özgürlük alanlarında zorlu mücadeleler oldu. Bu hareketliliğin getirdiği […]

Cemil Meriç – Bu Ülke

Kimim ben? Hayatını, Türk irfanına adayan, münzevi ve mütecessis bir fikir işçisi.” Cemil Meriç, Jurnal, 18.6.1974 Cemil Meriç’le ilgili, o daha hayattayken bir biyografi yazmak çok zor ve biraz da zamansız geldi bize. Kaldı ki, Cemil Meriç’i n “jurnal”inde, mektuplarında, kitaplarında, kendisiyle çeşitli zaman ve vesilelerle yapılmış röportajlarda öyle bir kendini tanıma ve tanıtma çabası […]

Cemal Süreya – 99 Yüz

Yoğun arkadaşlıklarda tarih düşmem. ‘İlk’lerin önemi yoktur. Tıpkı Cemal’de olduğu gibi. Aydınlık, güler yüzü, donmuş bir kare gibi hâlâ belleğimde. Gördüğüm, bürokrata en benzemeyen bürokrat. Elindeki çantada bence teftiş raporlarından, ömür törpüsü dosyalardan çok şiirler, yazılar, çeviri müsveddeleri vardı. Kızdığını, köpürdüğünü görmedim, ancak gözlerindeki sonbaharı keşfederdim. Konuşurken hep ufukta bir yere bakardı, şiir galaksisinin hareketlerini […]

Cemal Kafadar – Kim Var İmiş Biz Burada Yoğ İken

Kim Var İmiş Biz Burada Yoğ İken, sorusunu neden hayatın acılarından dem vuran, “tas tas içtim ağuları sağiken” diyerek başladığı bir şiirin sonunda sorar Karacaoğlan? Kâh âşık kâh düpedüz çapkın sesi ile tanıdığımız şiirlerinde pek görülmeyen, ya da açık edilmeyen bu felseϐi-tarihi duyarlığı, neden kendisine kolayca yakıştıramadığımız eϐkârlı bir şiirin sonuna yerleştirir? Bu soru sizde […]

Ümit Bayazoğlu – Uzun, İnce Yolcular (37 Portre)

Alp Zeki Heper Paris IDHEC (Institut des Hautes Etudes Cinematographiques) mezunu, Soluk Gecenin Aşk Hikâyeleri adında bir film yapmış. Çıldırarak öldüğü söyleniyor. Alp Zeki Heper hakkında ilk bilgiler bundan ibaretti. Bu kadar ipucundan yola çıkarak, bir yaşamı ürünleriyle beraber ortaya çıkarmak çok iddialı, bunun yanı sıra çok heyecan verici ve sevabı bol bir uğraş olacaktı. […]

Carl Gustav Jung – Anılar, Düşler, Düşünceler

“Kendi ruhuna bir teleskopla baktı. Düzensiz gibi görülenleri gördü ve güzel yıldız kümeleri gibi gösterdi ve bilincine dünyaların içinde gizli dünyalar kattı.” COLERIDGE, Defterler Bu kitabın oluşmasındaki ilk adım, 1956 yılında, Eronos Konferansı sırasında atılmıştı. Yayımcı Kurt Wolff, Zürich’ten gelen arkadaşlarıyla konuşurken New York’taki Pantheon Kitabevi’nin, C.G. Jung’un özgeçmişini yayımlamasını çok arzu ettiğini söylediğinde Jung’un […]

Can Dündar – Kırmızı Bisiklet

Yedi yıl önce Kırmızı Bisiklet’e ilk önsözü yazdığımda, babayla evladı aynı zaman diliminde kucaklayabilmenin mutluluğundan söz etmiştim; biraz da bu geçici saadetin ne kadar sürebileceğini bilmemenin tedirginliğiyle… Az da değil, 16 yıl sürdü benimki… Kırmızı Bisiklet, 16 yıl boyunca üç kuşağı birlikte görebildi. Direksiyonu elden ele devredebildi. Hayatın bir hediyesi bu bana… Darısı herkesin başına… […]

Cahit Irgat – Çok Yaşasın Ölüler

TIMARHANE BANA NEYZEN TEVFİK’İ TANITTI;  Onu tanımayan yoktur sanırım o kuşakta ve bizim kuşakta. Yeni kuşak merak sarsa, belki biraz tanıyabilir onun kişiliğini şiirlerinden… Görmek mümkündü onu Beyoğlu’nda, Havuzlu Beyazıt Meydanı’nda, Küllük Kahvesinde, 1 Kumkapı’da, Samatya’da… İstanbul’un her yerinde, her semtinde, hemen her meyhanesinde. Ya yarı sallanır, ya tam sallanır durumda, ister cebinde para olsun, […]

Jean-Paul Sartre – Sözcükler

Alsace’da, aşağı yukarı 1850’de, çocuklarıyla ne yapacağını bilemeyen bir ilkokul öğretmeni, bakkallığa razı oldu. Mesleğini bırakan bu adam, yaptığı fedakârlığa bir karşılık bulmalıydı; kendisi, kafaları yetiştirmekten vazgeçtiğine göre, oğullarından biri ruhları şekillendirmen ve ailede bir papaz olmalıydı. Charles papaz olacaktı. Ama Charles ortadan kayboldu ve bir at cambazı kızın peşine düştü. Fotoğrafı da duvarda ters […]

Isaac Deutscher – Troçki #3 – Kovulan Sosyalist

Troçki’nin Rusya’dan nasıl sürüldüğüne bakılacak olursa ileride de başına neler geleceği kestirilebilirdi. Garip bir şekilde ve yabanca sürülmüştü Rusya’dan. Stalin, sürgünü haftalarca geciktirmiş, bu sırada Troçki, kararın kanunsuz olduğunu bildiren protestolar yağdırmıştı Politbüro’ya. Stalin henüz bir karara varamamış ya da hala Politbüro’ya danışıyormuş gibiydi. Sonunda hırsız polis oyunu bitmiş, 10 Şubat 1929 gecesi Troçki ile […]

Isaac Deutscher – Troçki #2 – Silahsız Sosyalist

Cariyle, bir ara Cromwl’in biyografisini yazarken, büyük İngiliz devrimcisini yığın yığın iftiraların, büyük yalan ve ihmallerin altından çekip çıkarmak zorunda kaldığını söylemişti. Ben de, Troçkinin biyografisini yazarken hemen hemen aynı duruma düştüm. Yalnız şu farkla ki, ben önümdeki büyük malzeme yığınının üstüne saldırdığım sırada, bu malzemeyi altüst edecek muazzam olaylar çıkmak üzereydi: Troçki konusundaki incelememin […]

Isaac Deutscher – Troçki #1 – Silahlı Sosyalist

Rus Devriminin liderleri üzerine üçlü bir biyografi hazırlamayı tasarladığım zaman Troçki’nin hayatını baştan sona kadar yazmak niyetinde değildim; sürgündeki hayatını ele almak istiyordum yalnızca. Son yılları ve hayatının dramatik sonu benim hayalimi, ilk yıllarından ve hareketli siyasi mücadelelerinden daha çok gıcıklıyordu. Ama, sonradan düşünmeye başladım: eski yılları anlatılmayacak olursa sürgün yılları hiç anlaşılamıyaeaktı. Elime ilk […]

Irvin D. Yalom – Nietzsche Ağladığında

San Salvatore’nin çanları Josef Breuer’i daldığı düşüncelerden sıyırdı. Yeleğinin cebinden ağır altın saatini çıkardı. Saat, tam dokuz. Önceki gün kendisine ulaşan kenarları gümüş yaldızlı küçük karttaki yazıyı bir kez daha okudu. 21 Ekim 1882 Doktor Breuer, Son derece acil bir sorun için sizi hemen görmem gerekiyor. Alman felsefesinin geleceği sallantıda. Yarın sabah saat dokuzda Cafe […]

İlhami Aras – Adım Şeyh Sait

Tarihi yalnızca bir olaylar bütünü olarak algılamak topluma hiçbir yarar sağlamaz. Önemli olan o olaylar bütününü etraflıca değerlendirebilmek ve yaşanılan zaman için gerekli dersi çıkarabilmektir. Ancak tarih, resmi ideolojilerin kıskacında ise bunu başarabilmek oldukça çetin bir uğraştır. Çünkü tarih denetim altındadır. Belgelere ulaşmak her zaman mümkün değildir. Şeyh Said olayı da ulaşılamayan tarihlerden biridir. Olaylarla […]