Yaşamımız yitip gitmek üzereyken bile kültür ve uygarlıktan bu denli söz edilmedi hiç. Ve yaygın biçimde yaşamın çöküşü ve bunun neden olduğu günlük cesaret kırıklığıyla, yaşamı yönlendirmek için oluşturulmuş ve hiçbir zaman yaşamla uyuşmamış olan bir kültür kaygısı arasında tuhaf bir koşutluk var. Kültür konusuna değinmeden önce, dünyanın aç olduğunu ve kültürü kendisine tasa etmediğini […]
Kategori: Bilim
Anonim – Rüya Tabirleri II
ABDEST ALMAK : Hayırlıdır hasta olan bir kişi rüyada abdest aldığını görürse kısa zamanda hastalığından kurtulacağına borçlu bir kişi borcundan kurtulacağına işarettir fakat aldığı abdest yarım kalırda uyanırsa rüya tersine döner yani muradına eremez kişi kendi evinde abdest aldığını gördüyse o kişiye bir ev değişikliği nasib olacaktır anlamlarını içerir ABLA : Gören kişi bir kadın […]
Anonim – Rüya Tabirleri I
ACI : Rüyasında acı bir şey yiyen kimse, birden sevinir. Bu sevince de söylenecek bir söz veya iĢiteceği Ģeyler neden olabilir. Rüyada acı çekmek tam aksi olarak yorumlanır. Duyulan acı büyük huzur ve mutluluğa işaret eder. Ellerdeki acı da bolluk olarak yorumlanır. AÇLIK : Rüyasında acıktığını gören kimsenin türlü istek ve beklentileri vardır. Fakat bunlara […]
Anna Freud – Ben ve Savunma Mekanizmaları
Ben ve Savunma Mekanizmalarım Anna Freud 1936 yılında babasının 80’inci doğum gününe armağan olarak yayımladı. Eser yazılışından 53 yıl sonra 1989’da Türkçeye çevrildi ve birinci basımı yapıldı. Kitapla tıp öğrenimim sırasında çocuk ve gençlik psikiyatrisi bölümünde sayın Ulviye Etaner’in analitik gruplarını izlerken tanışmış, çevirisiyle uzun yıllar uğraşmış ve ancak Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde […]
Andree Michel – Feminizm
“Feminizm” sözcüğü Fransızca’ya 1837’den sonra girdi. Robert Sözlüğü, bu sözcüğü, “kadınların toplum içindeki rolünü ve haklarını genişletmeyi öngören bir doktrin” olarak tanımlamaktadır.! Ancak düşünceyi eylemden ayırmak olanaksızdır. Kavramın Fransa’da oluşturulduğu günden bu yana, kadınların toplum içindeki rolü ve haklarını genişletmek üzere bir dizi eyleme de girişildi. Bunun için, feminizmin tanımı, yalnız öğretiyi değil, eylemleri de […]
Hakan Turgut – Parasal Zeka
İnsanoğlunun konuşmadığı bir gün vardır; ama para harcamadığı bir gün yoktur. Yıllar önce, en çok yaptığımız ve hayatımızı en çok etkileyen konularda özel bir eğitim almadığımızı söylerdim. Bunların başında da konuşma gelirdi. Konuşmak hayatımızı en derinden etkileyen eylem olduğu halde, çok azımız bu eylemi geliştirmek üzere bir eğitim almıştır. Konuşmak deyince sunum yapmaktan değil, günlük […]
Hakan Özerol – Piyasaları Okumak
İnsan yaşamı oldukça kısa. Birkaç bin yıllık “modern” insanlık tarihinde sizin ortalama altmış yıllık ömrünüz çok kısa. Gerçi bunu fark etmeniz için o kısa yaşamınızın da ikinci yarısına geçmeniz gerekiyor. Ben fark edeli çok oldu… İlköğrenim çağınızda bitmez yaz tatilleri vardı. Okullar kapanınca sabahları geç kalkardınız; mahallede top oynardınız; öğlen uyuklar, akşam yine oynardınız. Akrabaların […]
Hakan Özerol – Finansçı olmayanlar için finans
Her kitabın bir amacı vardır. Kimi yazdığı için yazarı mutlu eder, kimi ise okurunu. Kimileri zaman geçirmek içindir, kimileri hediye edilmek için, kimileri rafları zengin göstermek için… Bazı kitaplar ise, kapılar çarpmasın diye aralarına ya da çocuklar masaya otururken boyları yetişsin de üstlerine bir şeyler dökmesin diye altlarına koymak içindir. Elinizdeki kitapta ise bu özelliklerin […]
Hakan Övünç Ongur – Tüketim Toplumu, Nevrotik Kültür ve Dövüş Kulübü
“E I ğer bunu okuyorsan, bu uyarı senin için. Bu hiçbir işe yaramayan kaliteli baskıdan okuduğun her sözcük, hayatından harcanmış bir diğer saniye demek. Yapacak başka işin yok mu? Hayatın sahiden bu kadar boş mu da bu anları harcayabileceğin daha iyi bir yol aklına getiremiyorsun? Yoksa tüm saygını ve itimadını teslim ettiğin otorite figürlerinden bu […]
H. A. Nomiku – Haçlı Seferleri
Elinizdeki kitap, İnsanlık Tarihi’nin en önemli safhalarından biri olan Haçlı Seferleri’nin kısa ve özetlenmiş tarihidir. 1096-1270 senelerini kapsayan yüzyetmişbeş yıllık bu karılı olaylar zinciri, sadece o döneme ait olmakla kalmayıp, ondan sonraki tüm insan yaşamına, onun şu veya bu şekilde oluşmasına ve şekillenmesine de mührünü basmış durumdadır. Bu seferlerin sonuçları günümüzde bile hissedilmektedir ve bundan […]
H. Ömer ÖZDEN – Aşk Felsefesi
Aşk, üç harften ibaret olmasına rağmen, yaşayanlar için “hayatın anlamı budur” dedirten, hakkında herkesin bir şeyler bildiğini sandığından dolayı üzerinde en çok düşünülen, konuşulan, yazılan, fakat yaşanıp düşünüldükçe, konuşulup yazıldıkça gizeminin daha da arttığı, çok bilinmeyenli bir denklem gibidir. Herkes aşktan bir şeyler anlar. Kimileri sadece doyasıya yaşar aşkı veya yaşamaya çalışır; kimi aşkı ozanca […]
H. J. Störig – İlkçağ Felsefesi
Batı’da yazılmış olan çoğu felsefe tarihinin dar sınırları bu kitapta aşılmış ve gerçeği akıl yoluyla arama serüveninin anlatılmasına Eski Yunan felsefesinden değil, ondan hiç de aşağı kalmayan, Eski Hint ve Çin ‘de gelişmiş olan düşüncelerle başlanmıştır. Eski Hint ve Çin düşüncesinin felsefe tarihi çerçevesi içine alınması pek çok konuya yeni ve geniş bir bakış açısı […]
Günyüz Keskin – Peygamber Enok’un Kitabı
Enok’un Kitabı [1] dinler tarihinin en ilginç metinlerinden biridir. İçinde anlatılanlar birçok kişiye bir bilimkurgu kitabı okuyor izlenimi verse de Enok’un Kitabı, Yahudi mistisizminin temel taşlarından biridir. Enok’un Kitabı, önceleri bizim “Eski Ahit” ya da yanlış olarak “Tevrat” diye adlandırdığımız Tanah’ın [2] Apokrif kitaplarından biri olarak kabul ediliyor olsa da sonradan “kaybolmuştur.” Bu “kayboluş”un nasıl […]
Güney Dinç – Aydınlığa Mektuplar
Her sabah elinize aldığınız gazetenin “Okuyucu Mektupları” bölümünü aradığınız oluyor mu? Pek sanmıyorum. Önce birinci sayfadaki büyük başlıkları, ardından ilginizi çeken haberleri okuyorsunuz. Spor sayfasına şöyle bir göz attıktan sonra, “Bakalım bugün hangi soruna değinmiş” diye sevdiğiniz köşe yazarının açtığı söyleşiye katılıyorsunuz. Günümüzde kimi gazeteler pazaryeri gibi. Çok uğraşırsanız belki okunacak daha başka şeyler de […]
Gün Zileli – Ev (1946-1954)
İnsanlar da kediler gibidir, evlerine bağlanırlar. Ama hayat çoğunlukla bu bağlanmaya izin vermez. Üstelik insan ömrü, kedi ömründen çok uzundur. Bir eve taşıdığınızda, hemen yerleşmeye girişirsiniz, sanki bir daha hiç taşmmayacakmış gibi. Sonra “göç” gelip yine kapınıza dayanır. Üzüntüyle toplanmaya başlarsınız. Ayrıldığınız, basit bir mekân değildir. Ömrünüzden bir şeyler bırakırsınız o evde. Filistinli Ebu Suut […]
Mahmud Şebüsteri – Gülşen-i Raz
Tâhir’ül-Mevlevî (Olgun) de şöyle bir hikâye anlatmıştı: Bir şiir yazmıştım, üstadım Esad Dede’ye götürdüm; gençtim, nev-niyazdım, benim demeye utandım; efendim dedim, bir gazel buldum. Oku dedi. İlk beytini okudum. Güzel, yahut şurası şöyle olsaydı gibi bir mülahaza beklerken, nâzım-ı fâhım buyuruyorlar ki, diye başladı. Beyitteki tasavvufî esasları, işaret edilen ayet ve hadisleri uzun uzun anlattı. […]