H. Ömer ÖZDEN – Aşk Felsefesi

Aşk, üç harften ibaret olmasına rağmen, yaşayanlar için “hayatın anlamı budur” dedirten, hakkında herkesin bir şeyler bildiğini sandığından dolayı üzerinde en çok düşünülen, konuşulan, yazılan, fakat yaşanıp düşünüldükçe, konuşulup yazıldıkça gizeminin daha da arttığı, çok bilinmeyenli bir denklem gibidir. Herkes aşktan bir şeyler anlar. Kimileri sadece doyasıya yaşar aşkı veya yaşamaya çalışır; kimi aşkı ozanca dile getirir, kimi şairce; kimi çizgilerle anlatmaya çalışır; kimi ezgilere yansıtır; kimileri de yaşananlar ve yazılıp çizilenler hakkında konuşur. Hayat akıp gittikçe de bunlar hiç bitmeden devam edecektir. Bu doğal durum, söylenenlere, yazılanlara tarafımızdan da bir katkı yapılması sürecini doğurdu. Bugüne kadar yazılıp çizi-lenlerle bu konuda ne kadar mesafe alındı, bizim bunlara katkımız olur mu, olursa ne kadar olur bilinmez, ama hiç şüphe yok ki aşk, gelecekte de üzerinde en çok değerlendirmeler yapılacak olan konu olacaktır. Aşk hakkında, günlük hayattan en yüce duyguların işlendiği sanata kadar, her alanda söylenecek söz vardır. Bu değerlendirmelerde bulunan alanlardan biri de felsefedir. Zaten felsefede her söz, aşk ile söylenir. Çünkü philosophy (felsefe) terimi, aşk ile yakından ilgilidir. Gerek Batı, gerek Türk düşünce ve sanat hayatında aşk üzerine söylenip yazılmış o kadar çok makale, şiir ve kitap var ki bunların sadece adları yan yana getirilse birkaç kitap oluşturur. Ancak aşkın kendisi zordur. Aşk hikâyelerine, romanlarına ve şiirlerine bakıldığında aşkı yaşamanın oldukça sıkıntılar içerdiği görülmektedir. Ama aşk hakkında yazmak, yaşamaktan da zor bir iş olsa gerek. Daha çok edebiyatçılar tarafından ele alınmasına rağmen aşk, estetik bir olgu olmasından dolayı felsefenin de ilgi alanında bulunmakta ve aşk konusunda felsefi yorumlara da gereksinim duyulmaktadır.


Bu bakımdan, her konuda olduğu gibi, aşk hakkında da felsefi değerlendirmeler yapılabilir. Bunu gerçekleştirmenin yolu da felsefi yöntemle hareket etmektir. Ancak felsefe, malzemesinin söz olmasından dolayı edebiyattan da fazla soyutlanamaz. İşte, bu gerçek gözden uzak tutulmadan, bu küçük kitapta, edebi metinlerden yararlanarak sadece felsefi problemler çerçevesinde değerlendirmeler yapılmaya çalışılmıştır. Üzerinde farklı değerlendirmeler yapılan aşkın, gelip geçici mi, yoksa sürdürülebilir ve sürekli mi olduğu sorusuna da cevap aranmaya gayret edilmiş, estetikle olan yakın ilgisinden dolayı konu, estetik unsurlar da dikkate alınarak inceleme yoluna gidilmiştir.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir