Kitap sevenlerin yeni buluşma noktasından herkese merhabalar… Cehaletin yenildiği, sevginin, iyiliğin ve bilginin paylaşıldığı yer olarak gördüğümüz sitemizdeki tüm e-kitaplar, 5846 Sayılı Kanun’un ilgili maddesine istinaden, engellilerin faydalanabilmeleri amacıyla ekran okuyucu, ses sentezleyici program, konuşan “Braille Not Speak”, kabartma ekran vebenzeri yardımcı araçlara, uyumluolacak şekilde, “TXT”,”DOC” ve “HTML” gibi formatlarda, tarayıcı ve OCR (optik karakter tanıma) yazılımı kullanılarak, sadece görmeengelliler için, hazırlanmaktadır. Tümüyle ücretsiz olan sitemizdeki e-kitaplar, “Engelli-engelsiz elele”düşüncesiyle, hiçbir ticari amaç gözetilmeksizin, tamamen gönüllülük esasına dayalı olarak, engelli-engelsiz Yardımsever arkadaşlarımızın yoğun emeği sayesinde, görme engelli kitap sevenlerin istifadesine sunulmaktadır. Bu e-kitaplar hiçbirşekilde ticari amaçla veya kanuna aykırı olarak kullanılamaz, kullandırılamaz. Aksi kullanımdan doğabilecek tümyasalsorumluluklar kullanana aittir. Sitemizin amacı asla eser sahiplerine zarar vermek değildir. www.kitapsevenler.com web sitesinin amacıgörme engellilerin kitap okuma hak ve özgürlüğünü yüceltmek ve kitap okuma alışkanlığını pekiştirmektir. Ben de bir görme engelli olarak kitap okumayı seviyorum. Sevginin olduğu gibi, bilginin de paylaşıldıkça pekişeceğine inanıyorum.Tüm kitap dostlarına, görme engellilerin kitap okuyabilmeleri için gösterdikleri çabalardan ve yaptıkları katkılardan ötürü teşekkür ediyorum. Bilgi paylaşmakla çoğalır. Yaşar MUTLU ĐLGĐLĐ KANUN: 5846 Sayılı Kanun’un “altıncı Bölüm-Çeşitli Hükümler” bölümünde yeralan “EK MADDE 11” : “ders kitapları dahil, alenileşmiş veya yayımlanmış yazılı ilim ve edebiyat eserlerinin engelliler için üretilmiş bir nüshası yoksa hiçbir ticarî amaçgüdülmeksizin bir engellinin kullanımı için kendisi veya üçüncü bir kişi tek nüsha olarak ya da engellilere yönelik hizmet veren eğitim kurumu, vakıf veya dernek gibi kuruluşlar tarafından ihtiyaç kadar kaset, CD, braill alfabesi ve benzeri formatlarda çoğaltılması veya ödünç verilmesi bu Kanunda öngörülen izinler alınmadan gerçekleştirilebilir.”Bu nüshalar hiçbir şekilde satılamaz, ticarete konu edilemez ve amacı dışında kullanılamaz ve kullandırılamaz. Ayrıca bu nüshalar üzerinde hak sahipleri ile ilgili bilgilerin bulundurulması ve çoğaltım amacının belirtilmesi zorunludur.” bu e-kitap Görme engelliler için düzenlenmiştir. Kitabı Tarayan ve Düzenleyen Arkadaşa çok çok teşekkür ederiz. Kitap taramak gerçekten incelik ve beceri isteyen, zahmet verici bir iştir. Ne mutlu ki, bir görme engellinin, düzgün taranmış ve hazırlanmış bir e-kitabı okuyabilmesinden duyduğu sevinci paylaşabilmek tüm zahmete değer. Sizler de bu mutluluğu paylaşabilmek için bir kitabınızı tarayıp, [email protected] Adresine göndermeyi ve bu isimsiz kahramanlara katılmayı düşünebilirsiniz. Bu Kitaplar size gelene kadar verilen emeğe ve kanunlara saygı göstererek lütfen bu açıklamaları silmeyiniz. Siz de bir görme engelliye, okuyabileceği formatlarda, bir kitap armağan ediniz… Teşekkürler. Ne Mutlu Bilgi için, Bilgece yaşayanlara. Not sitemizin birde haber gurubu vardır. Bu Bir mail Haber Gurubudur. Grupta yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı [email protected] Adresine göndermeniz gerekmektedir. Grubumuza üye olmak için [email protected] adresine boş bir mail atın size geri gelen maili aynen yanıtlamanız yeterli olacaktır. Grubumuzdan memnun kalmazsanız, [email protected] adresine boş bir mail gönderip, gelen maili aynen yanıtlayarak üyeliğinizi sonlandırabilirsiniz. Daha Fazla Seçenek Đçin, grubumuzun ana sayfasını http://groups.google.com.tr/group/kitapsevenler?hl=tr Burada ziyaret edebilirsiniz. saygılarımla. Isaac Asimov – Erişilmez Đmparatorluk (Forward The Foundation) Erişilmez Đmparatorluk-Forward The Foundation Isaac Asimov Altın Kitaplar Yayınevi 1. Basım/Mayıs 1993 isbn: 975-405-398-7 93-34-y-0131-199 Çeviri: Gönül Suveren Fotoğraflayan:Yusuf OCR: Farabi Sürüm:1.0 15-05-2007 Uyarı: Yukarıdakileri SĐLMEYĐN!!! birinci bölüm ETO DEMERZEL DEMERZEL, ETO- …Đmparator I. Cleon’un saltanatının önemli bir bölümünde gerçek gücün Eto Demerzel’de olduğu kuşku götürmeyen bir gerçektir. Ancak tarihçiler, Demerzel’in yönetiminin nitelikleri konusunda aynı fikirde değildirler. Klasik yoruma göre Demerzel henüz bölünmemiş olan Galaksi Đmparatorluğunun son yüzyılında ortaya çıkarak uzun bir dizi oluşturan güçlü ve amansız despotlardan biridir. Ama yeni ortaya çıkan revizyonist görüşler içinde üzerinde ısrarla durulan nokta şudur: Demerzel’inki despotça yanları olsa bile iyi yanları bulunan bir yönetimdir. Bu yüzden Demerzel’in, Hari Seldon’la olan ilişkisi çok önemsenmiştir. Yine de bu konuda kesin bir bilgi yoktur. özellikle hızla yükselen Laskin Joranum’la ilgili o olağanüstü olay sırasındaGalaksi Ansiklopedisi* Buradaki Galaksi Ansiklopedisinden yapılmış alıntıların kaynağı: 1020 F.E. tarihinde Galaksi Ansiklopedisi Yayıncılık Şti. (Terminus) tarafından yayınlanan eserin 116. baskısıdır. Alıntılar yayıncıların teriyle yapılmıştır. Yugo Amaryl, «Sana tekrar söylüyorum, Harry,» dedi. «Dostun Demerzel’in başı iyice belada.» ‘Dostun’ sözcüğünü hafifçe vurgularken sesinde çok belirgin bir hoşnutsuzluk vardı. Hari Seldon onun sesindeki öfkeyi farkettiyse de aldırmazlıktan geldi. Tri-kompüterinden başını kaldırarak, «Ben de sana tekrar söylüyorum, Yugo,» diye cevap verdi. «Saçma bu.» Sonra oldukça hafif bir sertlikle ekledi. «Neden ısrarlarınla zamanımı alıyorsun?» «Çünkü önemli olduğunu düşünüyorum.» Amaryl meydan okur gibi bir iskemleye oturdu. Bu davranışıyla yerinden kolay kolay kımıldamayacağını açıklamış oluyordu. Đşte şimdi buradaydı ve burada kalacaktı. Sekiz yıl önce Dahl Sektöründe ısı lağımcısıydı. Yani toplum merdiveninin en alttaki basamağından biri. Onu Seldon bu durumdan kurtarıp yükseltmişti. Amaryl’in bir matematikçi ve entelektüel olmasını sağlamış, daha da önemlisi bir psiko-tarihçi olmasına yardım etmişti. Amaryl eskiden ne olduğunu asla unutmadığı gibi şimdi de nasıl biri olduğunu unutmuyordu Bu değişikliği kime borçlu olduğunu da. O yüzden, Hari Seldon’un iyiliği için öfkeyle konuşması gerekirse bunu yapardı. Kendinden büyük olan bu adama karşı duyduğu sevgi, saygı ve kendi mesleğiyle ilgili düşünceleri de buna engel olamayacaktı. Sertliğini Seldon’a borçluydu. Daha pek çok şeyi borçlu olduğu gibi. Amaryl sol elini havada, bir şeyler kesiyormuş gibi sallayarak, «Buraya bak, Hari,» dedi. «Anlaşılması imkânsız bir neden yüzünden Demerzel’i çok takdir ediyorsun. Ama ben etmiyorum. Senin dışında fikirlerine saygı duyduğum hiç kimse Demerzel hakkında iyi şeyler düşünmüyor. Şahsen, onun başına geleceklere aldırmıyorum oHe. Ama senin aldırdığına inandığım sürece bu noktaya dikkatini çekmekten başka çarem yok.» Seldon gülümsedi. Sadece Amaryl’in heyecanı yüzünden değil, endişelerinin yersiz olduğunu düşündüğü için de: Yugo Amaryl’i severdi. Hatta çok severdi. Yugo, Trantor gezegeninde oradan oraya kaçtığı o kısa sürede karşılaştığı dört kişiden biriydi, Eto Demerzel, Dors Venabili, Yugo Amaryl ve Raych… Seidon ondan sonra bu dörtlü gibisiyle bir daha hiç karşılaşmamıştı. Seldon bu dört insansız yapamazdı. Yugo Amaryl onun için gerekliydi. Psiko-tarihin prensiplerini çabucak kavradığı ve hayal gücünden yararlanarak yeni alanları yokladığı için. Bu konuyla ilgili matematik kuralları konmadan kendisine bir şey olursa hiç olmazsa bir tek kafalı insan tarafından araştırmaların sürdürüleceğini bilmek Seldon’un içini rahatlatıyordu. Aslında iş oldukça yavaş gelişiyordu ve önlerinde dağ gibi engeller vardı. Seidon, «Çok üzgünüm, Yugo,» dedi. «Sana karşı sabırsız davranmak ve anlatmayı çok istediğin şey neyse seni dinlemeden reddetmek istemedim. Bütün neden şu Đşim. Bir bölüm başkanı olmak…» Gülümseme sırası Amaryl’e gelmişti. Adam hafif bir kahkaha atmamak için kendini tutmuştu. «Çok üzgünüm, Hari. Gülmemem gerekir. Ama aslında senin bu görev için hiçbir doğal yeteneğin yok.» «Bunu ben de biliyorum. Ama işi öğrenmem gerekiyor. Zararsız bir işle Hgileniyormuşum gibi gözükmem şart. Hiçbir şey hiçbir şey Streeling Üniversitesi Matematik Bölümüne başkanlık etmek kadar zararsız olamaz. Günümü önemsiz görevlerle doldurabilirim. Böylece kimsenin psiko-tarih konusundaki araştırmalarımızdan haberi olmaz. Kimse bu alandaki ilerlemeler konusunda soru sormaz. Ama işin kötü yanı şu: ben günümü gerçekten önemsiz işlerle dolduruyorum. O zaman da geriye pek vakit kalmıyor…» Seldon bürosunda etrafa, bilgisayarlara yüklenmiş olan malzemeye baktı. Sadece kendisiyle Amaryl’de vardı onların anahtarları. Herhangi bir uzman rastlantı sonucu bu bilgileri far-ketse bile değişik bir sembolojiyle ve dikkatle yazıldıkları için anlaması mümkün değildi. Amaryl, «Görevlerine iyice alıştıktan sonra bazı işleri başkalarına devretmeye başlayacaksın,» dedi. «O zaman daha fazla vaktin olacak.» Seldon kuşkuluydu, «öyle olacağını umarım. Ama şimdi bana şunu söyle: Eto Demerzel’le ilgili o çok önemli şey nedir?» «Kısacası şu… Ulu imparatorumuzun birinci bakanı bir ayaklanma olması için elinden geleni yapıyor.» Seldon kaşlarını çattı. «Bunu neden istesin?» «istediğini söylemedim. Sadece buna yol açıyor. Belki durumun farkında, belki değil. Tabii siyasi düşmanlarından bazıları ona bu konuda epeyce yardım ediyorlar. Anlayacağın bence bunun bir sakıncası yok. Đdeal koşullarda Eto Demerzel’in saraydan uzaklaştırılması iyi olur. Hatta Trantor’dan.. ya da imparatorluktan… Ama dediğim gibi onu onayladığın için şimdi seni uyarıyorum. Çünkü senin son siyasi gelişmeleri gerektiği kadar yakından izlemediğinden şüpheleniyorum.» Seldon, «Yapılacak daha önemli şeyler var,» dedi sakin bir sesle. «Psiko-tarih gibi. Bu konuda seninle aynı fikirdeyim. Ama siyaset konusunda hiçbir fikrimiz olmazsa psiko tarihi başarılı olabilecek biçimde nasıl geliştiririz? Yani günümüzün siyaseti konusunda. Şimdi, geleceğe şu anda dönüşüyor. Şuanda! Biz geçmişi inceleyemeyiz. Geçmişte neler olduğunu biliyoruz. Vardığımız sonuçları ancak şimdi ve yakın gelecekle kontrol edebiliriz.» Seldon, «Sanki bu iddiayı daha önce de duymuştum,» diye mırıldandı. «Ve tekrar duyacaksın. Bana tüm bunları sana açıklamanın bir yararı olmuyormuş gibi geliyor.» Seldon içini çekerek koltuğunda arkasına yaslandı ve gülüm seyerek Amaryl’i süzdü. Ondan daha genç olan adam insanı aşındırabilirdi. Ama psiko-tarihi ciddiye alması her şeyi hoş gördürüyordu. Amaryl hâlâ ısı lağımcılığı yaptığı o yılların izlerini taşıyordu. Geniş omuzları ve kaslı yapısı onun ağır Đşlerde çalıştığını ortaya koymaktaydı. Sonradan da kaslarının ve vücudunun gevşemesine izin vermemesi Đyi bir şeydi. Çünkü bu durum Seidon’un bütün zamanını masasının başında geçirme isteğini önlüyordu. Gerçi Amaryl’in salt fiziki gücü kendinde yoktu. Ama bir ‘Twister’ olarak onun da yetenekleri vardı. Hem de kırkına yeni basmış olmasına rağmen. Tabii bunu sonsuza kadar sürdüremeyecekse de şimdiki halde devam edecekti. Her gün eksersiz yaptığı için beli hâlâ ince, bacak ve kollan da gergindi. Seldon, «Demerzel için sırf benim arkadaşım olması yüzünden endişelendiğini sanmıyorum,» dedi. «Başka nedenlerin de olmalı.» «Bu anlaşılmayacak bir şey değil ki. Sen Demerzel’in dostu olduğun sürece, üniversitedeki mevkiin sarsılmayacak ve psiko–tarih alanındaki araştırmalarını sürdürebileceksin.» «Đşte gördün mü? Demek ki onunla dost olmamın nedenleri var. Hem bu senin kavrayamayacağın bir şey de değil.» «Onunla dostluk kurmak işine geliyor, anlıyorum. Ama arkadaşlığa gelince… işte bunu anlayamıyorum. Ancak Demerzel’in gücünü kaybetmesi sadece senin durumunu etkilemekle kalmayacak, imparatorluğu Cleon yönetmeye başlayacak ve çökme hızı artacak. Biz psiko-tarih konusunun bütün ayrıntılarını sapta-yamadan ve bilimin bütün insanlığı kurtarmasını olası hale getiremeden anarşi başlayacak.» «Anlıyorum. Zaten ben psiko-tarihi, imparatorluğun çökmesini engellemek için zamanında geliştirebileceğimize inanmıyorum.» «Çökmeyi önleyemesek bile, etkilerini yumuşatabiliriz, öyle değilmi? «Belki. -işte, gördün mü? Ne kadar uzun süre huzur içinde çalışabi lirsek çöküşü engelleme ihtimalimiz de o kadar artar. Ya da hiç olmazsa etkileri yumuşatma şansımız. Durum böyle olduğuna göre, tondan başa doğru gidersek Demerzel’I kurtarmamız * gerektiği de anlaşılır. Biz – ya da hiç olmazsa ben – bundan hoş-lanmasak bile.» «Ama demin onun saraydan, Trantor’dan ve hatta Đmparatorluktan uzaklaşmasını istediğini söyledin.» -Evet ama, “ideal koşullarda,’ dedim. Oysa şu anda ideal şartlarda yaşamıyoruz ve birinci bakana ihtiyacımız var. O bir baskı ve despotluk aracı olsa bile.» «Anlıyorum. Neden imparatorluğun parçalanmaya çok yakın olduğunu ve birinci bakanı kaybetmemizin buna yol açacağını düşünüyorsun?» «Psiko-tarih yüzünden.» «Bunu tahminler için mi kullanıyorsun? Biz daha çerçeveyi bile yerine oturtamadık. Nasıl tahminlerde bulunabilirsin?» «Sezgi diye bir şey var, Hari.» »Her zaman vardı. Biz daha fazlasını istiyoruz, öyle değil mi? Size gelecekte herhangi bir koşul altında görülecek gelişmelerle ilgili olasılıkları sağlayacak bir matematik denklem gerekiyor. Sezgi yol gösterme konusunda yeterliyse, o zaman psiko-tarihe hiç gerek yok.» «Bu, iki olasılıktan birinin olması gerek demek değil ki, Hari. Ben her ikisinden birden söz ediyorum, ikisinin karıştırılmasından. Bu daha uygun olabilir. Hiç olmazsa psiko-tarih bilimi tamamlanıncaya kadar.» Seldon, «Eğer tamamlanabilirse…» diye mırıldandı. «Ama bana şimdi şunu söyle: Demerzel nasıl bir tehlikeyle karşı karşıyı? Ona ne zarar verecek? Yoksa yarinden mi edecek? Şimdi Demerzel’in devrilmesinden söz ediyoruz değil mi?» Amaryl, «Evet,» derken yüzünde sert bir ifade belirmişti.
Isaac Asimov – Erişilmez İmparatorluk
PDF Kitap İndir |