Bram Stoker – Dracula (Can Yayınları)

Vampir edebiyatı, gerilim romanı, Gotik roman gibi çeşitli türlerle bağlantısı olan Dracula, Victoria kültüründe kadının rolü, cinsel gelenekler, göçler ve sömürgecilik gibi sosyal temaları da ele alır. Stoker, vampir konusunu kendisi icat etmediyse de, bu temayı modernize etmiş, roman bu niteliğiyle pek çok kez tiyatro, sinema ve televizyona uyarlanmıştır. Dracula, hikâyenin kahramanı olan kişilerin mektupları, günceleri ve seyir defteri biçiminde yazılmıştır. Yer yer, roman kişilerinin tanık olmadıkları, ama yaşamlarını etkileyen olayları yansıtan gazete haberleri de bu hikâyenin akışı içinde yer alır. Bram Stoker romana önce “Vampir Kont” adını vermeyi tasarladıysa da Romanya tarihini okurken, Tuna’yı geçip OsmanlIlarla savaşan Eflak Beyi III. Vlad Tepeş ya da daha çok bilinen adıyla Kazıklı Voyvoda’nın lakabı “Dracula”da karar kılmıştır. İngiliz yazar ve akademisyen Sir Malcolm Stanley Bradbury’nin, “şimdiye kadar yazılmış en güçlü korku hikâyelerinden biri” diye tanımladığı Dracula, hukukçu Jonathan Harker’ın Kont Dracula adında bir alıcının Londra’da satın almak istediği evin işlemlerini yapmak üzere Transilvanya’ya gidişiyle başlar. Jonathan, müşterisinin şatosunda dehşet uyandıran keşiflerde bulunur. Kısa bir süre sonra Londra’da da huzur kaçıran birtakım olaylar başlar. İçinde kimse olmayan bir tekne batar; genç bir kadının alnında gizemli bir işaret belirir, tımarhanedeki bir ruh hastası “Efendi”sinin gelmek üzere olduğundan dem vurmaya başlar. Olaylar, uğursuz kont ve onunla savaşmayı göze alan bir grup genç arasında çatışmaya dek gidecektir. İrlandalI yazar Bram Stoker’ın, iki taraf arasındaki bu irade ve güç çatışmasını işlediği ve korku edebiyatının başyapıtlarından biri sayılan Dracula, yayımlanmasının üzerinden yüz yılı aşkın süre geçmesine karşın, bugün de aynı ilgiyle okunuyor.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir