Ali Sevim – Anadolu’nun Fethi – Selçuklular Dönemi

Milli tarihimizin en önemli olaylarından birisi de bugün üzerinde yaşamakta olduğumuz Anadolu’nun Türkiye haline getirilmesi ve hu ülkede, dünya tarihinde çok önemli ve etken roller oynayan bağımsız bir Türk Devleti’nin kurulmuş olmasıdır. Selçuklular, Anadolu’yu istila ve fetih hareketlerinin başlangıcından (1015) fetihlerin büyük ölçüde tamamlan· masına (1243) değin geçen iki yüzyıldan fazla bir dönemde, hu ülkeyi ellerinde bulunduran Bizanslılarla büyük bir azim ve kararlılıkla sürekli mücadelelerde bulunmuşlardır. Bu mücadele, genellikle iki taraf ordularının çarpışması biçiminde cereyan etmiş olmakla birlikte, kendilerine yeni bir yurt, yeni bir vatan bulma amacıyla, Anadolu’ya adeta coşkun bir sel gibi akan Türk milletinin mücadelesi olmuştur. Esasen Türkistan ve Horasan’dan sahip oldukları bütün kültür ve medeniyet unsurlarıyla batıya göç eden kalabalık Türkmen (Oğuz) kitlelerinin iskan edilmesi, Selçuklu sultan1armın çok önemli tarihi bir sorunu olmuştur. Bu husus dikkat naza· rına alınacak olursa bir millet halinde batıya göçeden bu büyük Türk kitlelerine, üzerinde yaşayacakları bir yurt, bir vatan bulmak gerekiyordu, hatta zorunlu idi. Bu bakımdan Anadolu’nun Türkler tarafından fethedilmesinin asıl sebebi, daha iyi anlaşılmış olacaktır. İşte bu milli ve tarihi amaç’ın gerçekleştirilmesi uğruna yapılmış olan Türk-Bizans mücadelesi, Anadolu’nun bir Türk Yurdu, bir Türkiye haline getirilmesine dek hiç durmaksızın başarıyla sürdürülmüştür. Bu fetih mücadeleleri, özellikle Türkiye Selçuklu Devleıi’nin kurulmasından (1075) haşlayarak daha düzenli bir hiçiınde yoğunlaştırılıp yaygınlaştırıldı. Anadolu’da Türk birliğinin sağlandığı bu dönemde, Suğdak, Samsun, Sinop, Antalya, Alan.ya, lskenderun ve Samandağı gibi kıyı şehirlerinin fethedilmesinden sonra Türkler, deniz yoluyla da Avrupa devletleriyle çeşitli siyasi, ekonomik ve kültür ilişkilerinde bulunma imkanları elde etmişlerdir. Bunun sonucunda Türk halkı, zengin ve mutlu bir yaşama kavuştu. Bizans’la uzun süren mücadeleler sırasında harap olan Anadolu, Selçuklular döneminde yeniden imar edildiği gibi, yeni yeni yerleşim merkezleri de kuruldu. Asya – Avrupa ve Afrika ticaret yolu üzerinde önemli bir konumda bulunan Türkiye, o devir dünya ticaret ve dolayısıyla siyasetinde etken bir rol oynadı. Anadolu’nun niçin ve neden fethedildiği, nasıl bir Türkiye haline getirildiği konularım aydınlatacağını umduğumuz bu eser, ağır bilimsel ifadelerden uzak, halkımızın hemen her kültür düzeyindeki bireylerinin kolayca anlayabileceği bir şekilde hazırlanmaya çalışılmıştır. Eserin hazırlanması sırasında, seçme Bibliyografya’da gösterilen konuyla ilgili belli başlı yerli ve yabancı araştırmalardan faydalanılmış, ancak eksik, karanlık ve kronolojik boşlukların tamamlanıp açıklık kazanmaları için zaman zaman kaynaklara da başvurulmuştur.

İçinde bağımsız milli bir devlet halinde yaşamakta olduğumuz bu Yurd’un nasıl fethedildiği olayını içeren bu eseri, geçmişine sıkı sıkıya bağlı olan yüce milletimize sunmakla kendimi sonderecede mutlu hissettiğimi içtenlikle ifade etmeliyim. Ankara 1993

.