Marguerite Duras – Mavi Gozler Siyah Saclar

H ikayenin gekirdegi, bir yaz ak§am i olacaktir, der erkek oyuncu. U facik bir esinti bile yok. Roches O teli’nin buyiik salonu, kap ilan pencereleri agilmi§, giinbatim m in kizil karan ligiyla parkin alacakaranligi arasinda, kentin onune sere serpe yayilm i§ bile. igeride gocuklu kadinlar yaz ak§am indan soz etm ekte; boyle ak§am lara oyle ender rastlanir ki -b ir mevsimde ancak iig-dort kez, o da her y il deg il- hayattayken boyle ak§am lari degerlendirmeli, bu kadar giizel bir ak§am i yagam ak bir daha kism et olur mu, kim bilir. Digarida, otelin oniindeki m asalarda, erkekler. O n lan n konu§m alan da salondaki kadinlarinki kadar agik segik duyulm akta. O nlar da kuzey kum sallarm da gegirdikleri yaz mevsimlerinden soz etm ekte. Y a z ak§am m m olaganiistii giizelligini anlatan biitiin sesler aym hafiflikte, aym bo§lukta. 9 O telin arkasindaki yoldan salonu seyredenlerin arasm da gidip gelen bir erkek, parki gegip agik pencerelerden birine yaklagir. Yolun kar§isina gegmeden gok kisa bir sure once, bir saniyelik bir sure once kadin, oykiideki kadin, biiyiik salona girer. P arka agilan kapidan girm i§tir igeri. Erkek, pencereye vardiginda, kadin orada, erkekten birkag m etre otede, obur kad in lan n arasmdadir. Erkek, durdugu yerden, istese de kadinm yiizunii goremezdi. K adin salonun plaja bakan kapisina doniik durm akta. Kadin, geng bir kadin.


A yaginda beyaz tenis a ya k k a b ila n var. Boyunun uzunlugu, bedeninin esnekligi, yaz m evsim i gok giine§li gegtigi halde teninin bembeyaz kaldigi, saglannm siyahligi segilebiliyor. Yuziinu gorebilm ek igin i§igin arkadan gelm esi gerekirdi, denize bakan pencerelerden birinden goriilebilirdi yiizii. K adm beyaz bir §ort giymi§. Beline siyah ipekten bir e§arp baglami§ geli§iguzel. Saglarm daki koyu m avi bant, goriilem eyen gozlerinin m avisiyle aym tonda olsa gerek. Otelde ansizin birine seslenilir. K im e oldugu belli degil. Kulaga tuhaf, §a§irtici gelen bir ad soylenir bagirarak; Dogu’ya ozgii bir a harfinin uzatilmi§, aglamakli tinismdan ve segilemeyen bir sessiz harfin, sozgelimi bir t ya da / harfinin camsi du10 varlari arasinda bu sesli harfin titre§iminden olu- §an bir ad. Ses o kadar net, o kadar yuksektir ki, herkes susar, sanki hig gelm eyecek bir agiklam ayi bekler. Q igliktan kisa bir sure sonra, kadim n bakm akta oldugu kapidan, otelin iist katlarm a gikan m erdivenin altindaki kapidan biiyuk salona yabanci bir delikanli girer. M avi gozlii, saglan siyah bir yabanci delikanli. Y abanci delikanli geng kadim n yam na gider. E rkek de kadm gibi gengtir. O da kadm gibi uzun boyludur, beyazlar igindedir, kadm gibi.

E rkek durur. A radigi ki§i, kadm dir. Digaridan yansiyan i§ikta, gozlerinin m avisi insani korkutur. K adm a yaklagtiginda, erkegin onu bulm aktan oturii sevingle doldugu ve yine kaybetm enin karam sarligim ta§idigi fark edilir. Teni, a§iklan n teninin beyazligindadir. Saglanysa, siyah. A glar. O bilinm edik sozciigii kim in haykirdigi belli degildir, ama sanki ses otelin karanliklarm dan, koridorlardan, odalardan gelmi§ gibidir. P arktaki erkek, yabanci delikanli ortaya gikar gikmaz, farkm a varm adan otelin salon pencerelerinden birine yakla§m i§tir. E lleri pencerenin pervazm a asili durur, sanki cansiz gibidirler, bakm anm gerektirdigi gabayla, gormenin uyandirdigi heyecandan giiriimu§ gibi. Geng kadin, yabanci delikanliya eliyle kumsah gosterir, kendisini izlem eye gagirir onu, elinden tutar. Y abanci delikanli bir an duraksar gibi 11 olur, birlikte salonun penceresine sirtlarim doniip kadinm gosterdigi yone, giinbatim m a dogru yiiriirler. Denize agilan kapidan gikarlar di§anya. E rkek, agik pencerenin di§mda durur hep. Bekler.

Uzun sure k a lir orada, insanlar gidinceye kadar, gece ininceye kadar. Sonra kum saldan gegip parktan uzaklagir, sarho§lar gibi sendeleyerek, bagirarak, acikli film lerdeki um utsuz insanlar gibi aglayarak. Zarif, ince, uzun boylu bir adamdir. Gozyaglarm in yalin ligin a bogulmu§ baki§i ve fazla pahali, fazla gvizel giysilerinin fazla ozel uyum u, §u anda yagadigi yikim m iginde devam eder. Bu yalniz adam in parkin alacakaranligindaki varligi, birden goriintuyu karartti, buyiik salondaki kadm seslerinin algalip tiimviyle yok olmasina neden oldu. Bu ak§am m gecesinde geg bir vakit, guniin giizelligi kaderin bir oyununda oldugu gibi §iddetle yok oldugunda kar§ila§irlar. E rkek, deniz kiyisindaki kafeye girdiginde, kadm birileriyle birlikte orada bulunm aktadir. E rkek, kadm i tanim az. M avi gozlu, saglari siyah yabanci delikanliyla birlikte olsaydi taniyabilirdi ancak. D elikanlm m yoklugu, kadini erkege yabanci kilar. E rkek bir m asaya oturur. E rkek nasil kadm i tam m azsa, kadm da onu hig tanimaz. 12 K adm erkege bakar. Kagm ilm az olarak. Erkek yalm z ve giizeldir, yalm zliktan bitkindir; oliim anm daki herhangi biri kadar giizel ve yalmzdir.

Aglar. K adin erkegi hig tanim az, varligm dan bile habersizdir. B irlikte oldugu insanlardan ayn lir. igeriye yeni giren ve aglayan adam m m asasina gider. K ar§isina oturur. E rkege bakar. E rkegin gozleri kadini gormez. Ne ellerinin m asanin uzerinde kipirtisiz durdugunu goriir ne solgun giilum sem esini ne de titrem ekte oldugunu, ii§udiigunu. K adm o ana kadar erkegi §ehrin sokaklarm – da hig gormemi§tir. N esi oldugunu sorar. Higbir §eyi olm adigm i soyler erkek. Higbir §eyi. K aygilanm am asim soyler. Ansizin ruhu pargalayan, pargalanm ak iizereymig izlenim ini yaratan sesin yum u§akligi. E rkek aglam aktan kendini alamaz.

K adm der ki: Aglam anxza engel olm ak isterdim. K adm aglar. E rkek higbir §ey istemez gergekten. K adm i dujnnaz bile. K adm olmek mi istedigini sorar erkege, bu mu, olme istegi mi der, belki yardim ci olabilir ona. E rkegin bir §eyler soylemesini ister. E rkek hayir der, higbir §eyi yoktur, ona aldirm am asim soyler. K adm kendini alamaz, konu§ur: “Evinize donmemek igin geldiniz buraya.” “Evet, dogru.” “Evinizde yalnizsm iz.” Evet, yalm zdir. E rkek soyleyecek §ey bulamaz. K adm a nerede oturdugunu sorar. K adm 13 kumsala inen sokaklardan birinde, bir otelde kalmaktadir. Erkek duymami§tir soylediklerini.

Duymadi. Aglamayi keser. Yeniden gormek istedigi birinin izini kaybettigini soyler. Sik sik bu tiir olaylardan, oliimcul uzuntiilerden otiirii aci gekme egiliminde oldugunu da ekler. Yammda kalm, der kadina. Kadm kalxr. E rkek sessizlikten biraz rahatsiz olmu§ gibidir. K adm a operadan hoglamp ho§lanm adigm i sorar, konu§m ak zorunda hisseder kendini. K adm operadan ho§lanm adigmi, am a Callas’i sevdigini, 50k sevdigini soyler. Onu sevmem ek miim kun miidur? B ellegini yitirm iggesine agir konugur. V erd i’y i de sevdigini, M onteverdi’yi de sevdigini soyler. Hig d ikkat ettiniz mi bilm em -d iye ekler-, operayi pek sevm eyince insan, artik higbir §eyi sevm eyince, onlari sever. E rkek bu soylediklerini duydu. Y in e aglayacaktir. D udaklari titriyor.

V erdi ve M onteverdi adlari aglatir ikisini de. Kadm , geceler boyle uzun, boyle sicak oldugunda kendisinin de kafelerde va k it gegirdigini soyler. Biitiin §ehir di§aridayken insan bir odada duramaz. K adm da mi yalm zdir yoksa? Evet. E rkek aglar. Durm am acasina. K an a kana aglar. A rtik higbir §ey soylemez. Ne biri ne oburii konu§ur artik. K afe kapanm caya kadar orada kalirlar. E rkegin yiizii denize donuktiir, kadm sa masanm oteki tarafm da, eikegin kar§ismdadir. Iki saat bo5mnca erkege bakar kadm , gormeden. A ra si14 ra hatirlayip gdzyaglarm m arasm dan giilumserler birbirlerine. Sonra yine unuturlar. Erkek, fahige olup olm adigim sorar kadm a.

K adm gagirmaz, gulm ez de. “Bir bakim a oyle,” der, “ama para almam.” E rkek ayrica kafede galigtigm i sanmi§ti kadinin. Hayir. Erkege bakm am ak igin bir anahtarla oynar kadm. “Ben oyuncuyum, beni tam yor olm alism iz,” der kadm. E rkek tam m adigi igin oziir dilemez, higbir §ey soylemez. A rtik soylenenlerin higbirine inanm ayan bir adamdir. B elki de kadm in onu kegfetmeye galigtigm i diigiinur. K afe kapanmigti. K endilerini di§arida bulmu§lardi. E rkek gokyiiziinun denizle kavu§tugu yere bakmi§ti. U fukta hala giinbatim im n izleri vardi. Yazdan, olaganiistu giizellikteki o akgamdan soz etmigti. K adm neler olup bittigini anlamami§ gibiydi.

“Biz agliyoruz diye kapatiyorlar,” demigti erkege. E rkegi denizden uzakta, anayol iizerindeki bir bara gotiirur. O rada giin doguncaya kadar otururlar. Erkek, zor bir donem yagadigim orada soyler kadma. Son saatinizi, der kadm. Guliimsemeden soyler. Evet, der erkek, oyle, oyle sandim, hala da oyle samyorum. Zor lam a bir guliimseme belirir dudaklarm da. Sonra, gehirde yeniden gorm ek istedigi birini aradigxm, bu yiizden agladigim soyler; tam m adigi birini, o akgam, rastlantiyla gordiigii, omrii boyunca bekledigi birini, ne paha15 sm a olursa olsun, hayatm a bile mal olsa, bir daha gormek istedigi birini. Boyle biri oldugunu soyler. Kadm der ki: “Ne rastlanti.” Ekler: “Sam rim bu yiizden yakla§tim size, bu um utsuzluk yiiziinden.” Kadm giiliim ser, um utsuzluk sozciigiinu kullandigi igin utanm i§tir. E rkek anlamaz. V e ilk kez bakar kadm a.

“Agliyorsunuz,” der. Iyice bakar. “Teniniz ne kadar beyaz, deniz kiyism a yeni gelmi§ gibisiniz,” der. Teninin giinegten hig yanm adigim soyler kadm, evet, boyle tenler vardir – ba§ka bir §ey soylem ek iizereyken vazgeger. E rkek gok d ikkatli bakar kadma; hatirlayabilm e gabasi iginde, kadm i gormeyi bile unutur. “Ne garip, sanki sizinle daha once kar§ila§m i§ gibiyim ,” der. K adm duguniir, bu kez o bakar erkege, nerede, ne zam an gormiig olabilecegini dii§iinur. “Hayir. Bu geceden once hig gormedim sizi,” der. E rkek tenin beyazligina doner, sanki gozya§- larm in nedenini aram ak igin beyaz ten bir bahane olabilirm i§ gibi. A m a degildir. “Sizinkiler k a ­ dar m avi gozler hep biraz… korkutur insam… am a belki de saglarim z bu kadar siyah oldugu igindir…” der. K adm gozlerinden soz edilm esine ali§ik gibidir. “Saglarm siyah ya da sari olu§u gozlerin mavisini degi§tirir,” der, “sanki goz rengi saga bagliym i§ gibi. Siyah sagm gozleri givit m avisi, biraz da acikli olur; oysa sari sagm gozleri daha sarimsi, daha grim sidir, insam korkutm az.

” Biraz once soylem ek uzere oldugu §eyi soyler: “Gozleri m avinin bu tonunda olan birini tamdim; bakigim n merkez noktasi, nereden geldigi 16 anla§ilmazdi, sanki m avinin tiimu bakiyorm u§ gibi.” E rkek birdenbire goriir kadim . K adinm kendi gozlerini ta rif ettigini goriir. Kadm aglar, hoyratga aglam aya ba§lar, araliksiz, §iddetli, aglam a giicu birakm ayan higkinklarla. “Kusurum a bakm aym ,” der, “sanki bir su<; i§- lemi§ gibiyim, olm ek istiyorum .” E rkek kadm m da onu terk etmesinden, §ehirde gozden yitm esinden korkar. O yle olmaz, kadm onun kar§ism da aglar, sirn agiklanm i? gozleri ya§lara bognlur. Gozleri kadim giplak birakir. Erkek, kadm m ellerini alip jdiziine bastirir. M avi gozlerin mi onu aglattigm i sorar. K adm evet der, sam rim oyle, oyle denebilir. E llerini erkege birakir, istedigini yapsm diye. E rkek ne zam an oldugunu sorar. Bugun. E rkek kadm m ellerini oper, yiizunu, dudaklarm i oper gibi.

Duman gibi hafif, tatli koktugunu soyler kadma. K adm opmesi i§in dudaklarm i uzatir. Ona, bu tam m adigi erkege, kendisini opmesini soyler. “Onun §iplak bedenini, dudaklarm i, teninin her noktasm i, gozlerini opiiyorsunuz,” der. Sabaha kadar, yaz gecesinin oliimcul lstirabina aglarlar. Salonun i§iklari sonecek, 05am ba§layacaktir.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir