Vladimir Propp – Masalın Biçimbilimi

Dilbilim, göstergebilim, budunbilim, halkbilgisi, insanbilim, anlatı çözümlemesi, vb. alanlarda çağımızın önde gelen bilim adamlarından biridir V. Propp. Temel yapıtı Masalın Biçimbilimi (Morfologiya Skazki, 1928; 1969) de söz konusu alanlardaki kaynakçalarda tartışmasız olarak yer alır. Bir benzetme yaparak belirtecek olursak, F.de Saussure nasıl çağdaş dilbilim alanında Genel Dilbilim Dersleri’yle (Cours de linguistique generale, 1916) bir devrim yaratmış, kuralcı dil incelemelerinden bilimsel dil incelemelerine geçişi sağlamışsa, V. Propp da Masalın Biçimbilimi’yle hem masal incelemeleri alanında, hem de yapısal anlatı çözümlemesi alanında yöntemsel açıdan bir öncü olmuştur. 2. V. PROPP’UN YAŞAMÖYKÜSÜ. V. Propp (1895 -1970) herşeyden önce bir halkbilgisi uzmanıdır; doğduğu kent olan Petersburg’da Slav Filolojisi Bölümü’nde okuyan ve 1915 yılında S.A. Vengerov’un o dönem için önemli sayılan Puşkin konusundaki topluçalışmasına (ilerde doğacak biçimciler okulunun en önemli temsilcileri burada yetişmişlerdir) katılan V. Propp, 1918’de öğrenimini bütünledikten sonra çeşitli okullarda Rus dili ve yazını dersleri vermiş, ardından Leningrad Üniversitesi’nde Almanca okutmuş ve bu konuda bazı incelemeler yayımlamıştır.


Daha sonra da halkbilgisiyle ilgilenmeye başlayarak Leningrad Üniversitesi’nde budunbilim konusunda ders vermiştir. Yayımladığı başlıca yapıtlar arasında Masalın Biçimbilimi (1928), Olağanüstü Masalların Tarihsel Kökenleri (1946)* , Destansı Rus Şiiri (1955), vb. sayılabilir. 3. MASALIN BİÇİMBİLİMİ’NİN ÇEŞİTLİ DİLLERE ÇEVİRİLERİ. V. Propp’un bilim dünyasında adını duyuran çalışma hiç kuşkusuz masalların yapısını araştırdığı Masalın Biçimbilimi adlı yapıttır. Bu yapıtta, A.N. Afanasyev’in derlediği Rus Halk Masalları’nı (olağanüstü masallar ya da peri masalları) bütünce (tutarlılığı belirlenmiş inceleme konusu) olarak seçen ve yaptığı çözümlemeyle bütün olağanüstü masalların kaynaklandığı temel yapıyı ortaya çıkaran V. Propp, bu yapıtı Rusça olarak ilk kez 1928 yılında, ikinci kez de gözden geçirilmiş ve düzeltilmiş biçimiyle 1969 yılında yayımlamıştır. 1958’de, ilk baskısından İngilizceye çevrildikten sonra Batı dünyasmda (yayımlanmasından otuz yıl sonra) insan bilimleri çevresinde önemli bir olay yaratarak çeşitli dünya dillerine aktarılmaya başlanmış, Fransızcaya da 1965 ve 1970 yıllarında iki kez çevrilmiştir. Fransızcadaki ikinci çeviri, gözden geçirilmiş 1969 baskısmda yapılmıştır. Türkçeye de, Fransızcadaki son çeviriden aktarılmıştır bu yapıt. 4.

MASALIN BİÇİMBİLİMİ’NİN ÖNEMİ. Yapısal dilbilimde göstergelerin değeri nasıl öbür göstergelerde kurdukları bağıntılara göre belirlenirse, aynı biçimde herhangi bir metin de öbür metinlere göre * V. Propp, Masalın Biçimbilimi adlı yapıtının elyazması metnini Rusya’ da Ulusal Sanat Tarihi Enstittisü’nün yayımladığı dergiye verdiğinde, incelemeye ek olarak, bir de masalların tarihsel açıklamasına ilişkin bölüm eklemişti. Bu bölüm Masalın Biçimbilimi yayımlandığında çıkmadı ama V. Propp, sonradan bu bölümü geliştirerek Olağanüstü Masalların Tarihsel. Kökenleri, (1946) adlı yapıtını yayımladı. ayrımsal durumuyla değerlendirilebilir. V. Propp da Rus halk masallarının yapısını irdelemeye giriştiğinde bu yolu izlemiştir. V. Propp olağanüstü masalların iki özelliğinin etkisinde kalmış (masalların çok renkli, olağanüstü çeşitliliği ve görünürdeki bu çeşitlilik altında yatan tekbiçimlilik), bu saptamadan kalkarak da halk masallarını karşılaştırmaya yönelmiştir. Amacı, yüzeydeki çeşitlilik, çokrenkli özellik altında, binlerce masala ortak olabilecek “işlevsel” birimleri bulup ortaya çıkarmak, bir başka deyişle, halk masalının yapısını düzenleyen değişmez yasaları belirlemektir. V. Propp, Masalın Biçimbilimi’nde, masalların temel işlevlerini belirlemeye girişmeden önce, masal incelemeleri konusunda daha önce yapılmış çalışmaları eleştirir; ona göre, masalın kökenini, doğuşunu, kaynaklarını araştırmak için öncelikle masalın ne olduğunu bilmek gerekir. Bu açıdan, V.

Propp, masalların artsüremli bir incelemesinin yapılabilmesi için öncelikle eşsüremli bir incelemenin gerektiğine inanır. Masal konusundaki daha önceki çalışmalara ve yöntemlere getirdiği eleştirilerden sonra, yöntemini açıklayarak işlevlerin saptanmasına girişen V. Propp’a göre, işlev kişinin eylemidir ama bu eylem de olay örgüsünün akışı içindeki anlamına göre belirlenmiştir. Bir başka deyişle, kişilerin eylemleri, masalların temel bölümleridir ve V. Propp bu eylemleri, kişilerin |her masalda sürekli değişebilen özelliklerinden soyutlayarak ele alır ve her eylemi, anlatının akışı içindeki yerini dikkate alarak belirler. Sonunda da 31 işlev saptar. Kuşkusuz, bütün masallarda, bu işlevlerin tümüne rastlanmaz ama, aradan bir ya da iki işlevin eksikliği (bazı masallarda, bazı kesitlerin atlandığı, kısaltıldığı görülür) bu işlevlerin, masalların olay örgüsünde ortaya çıkış düzenini (sırasını) sarsmaz, değiştirmez. Masallardaki kişilerin, birbirlerinden farklı olmalarına karşın, yaptıkları eylemler birbirine benzer. Demek ki, V. Propp’un işlev diye adlandırdığı bu eylemler, masalların sürekli var olan öğeleridir. Kişiler ne olursa olsun, bu işlevlere rastlanır, anlatıyı oluşturan da bu işlevlerdir. V. Propp’un üstünde çalıştığı masallarda herşey bir kötülükle başlar; kötülük belli bir ailede, belli bir çevrede bir eksiklik yaratır (sözgelimi bir kişinin kaçırılması), bir kahraman bu eksikliği gidermekle görevlendirilir, ona eyleminde birileri yardım ederken, birileri de karşı çıkar. Kahraman, birçok deneyden, sınamadan geçerek eksikliği gidermeye çalışır ve sonunda görevini başarınca ödüllendirilir. Bu genel anlatı süreci içinde yer alan işlevler, yukarıda da belirttiğimiz gibi, aynı sıralama içinde birbirlerini izlerlerken, 7 kişi çevresinde dağılım gösterirler.

V. Propp, işlevleri ve kişileri belirledikten sonra, masalın birbirini bütünleyen iki tanımmı verir. Birinci tanım işlevlerin dizilişlerine göre yapılan tanımdır, ikinci tanımsa masalın 7 kişiden oluşan bir taslağı izlediğini belirtir. V. Propp ayrıca bu işlevlerin ikili bir düzen içinde bulunduklarını (ikilikler, yapısal çözümlemenin bir özelliğidir), bir masalın nasıl kesitlenip, nasıl çözümleneceğini, vb. açıklar. Kendi dönemindeki budunbilim, budunbilgisi, halkbilgisi çalışmalarından ileri düzeyde olan Masalın Biçimbilimi’nin değeri ancak 1958 yılında İngilizceye çevrilmesinden ve başta C. Levi-Strauss, A.J. Greimas, R. Barthes, C. Bremond, T. Todorov, vb. bilim adamlarının bu yapıta dayanarak metin çözümleme yöntemlerini geliştirmeleriyle ortaya çıkmıştır. Daha değişik bir anlatımla, yapısal çözümleme yönteminin çeşitli alanlarda yaygınlık kazanmaya başladığı 1960 yıllarında V.

Propp’un kitabı bir çözümleme yöntemi araştıranlar için sağlam bir temel oluşturmuştur. Ancak, bu kitap yalnızca insan bilimlerindeki çözümleme yöntemlerine değil, çeşitli ülkelerdeki halkbilgisi çalışmalarına da yön vermiştir. MEHMET RİFAT Vladimir Propp MASALIN BİÇİMBİLİMİ GİRİŞ Biçimbilimin özel bilim dalı olarak tanınması gerekir; bu bilim dalı, başka bilim dallarında ancak gerektiği zaman ve yüzeysel bir biçimde ele alınan şeyleri, kendine başlıca konu edinir, öbür bilim dallarında dağınık bulunan şeyleri toparlar, doğanın nesnelerini kolayca ve uygun bir biçimde incelemeyi sağlayan yeni bir bakış açısı ortaya koyar. İlgilendiği olgular son derece anlamlıdır; olguları karşılaştırmada başvurduğu anlıksal işlemler insan doğasına uygundur ve onun hoşuna gider; öyle ki, başarısızlığa uğramış bir girişim bile, yararlık ve güzelliği birleştirir. GOETHE Biçimbilim sözcüğü, biçimlerin incelenmesi anlamına gelir. Bitkibilimde, biçimbilim, bir bitkiyi oluşturan bölümlerin, bu bölümlerin hem birbirleriyle, hem de bütünle kurdukları bağıntıların, bir başka deyişle, bir bitkinin yapısının incelenmesini kapsar. Masalın biçimbilimi diye bir kavramın ve terimin varolabileceğim hiç kimse, düşünmemiştir. Oysa, halk masalı alanmda, biçimlerin incelenmesi ve yapıyı düzenleyen kuralların ortaya konması olanaklıdır; hem de, örgensel oluşumları inceleyen bİçimbiliminki kadar bir kesinlikle. Bu sav, terimin yaygın anlamıyla, genel olarak masallara uygulanamasa da, herhalde olağanüstü diye adlandırılan “gerçek anlamdaki” masallara uygulanabilir. İşte bu yapıt da, yalnızca bu tür masallara yöneliktir. Burada sunduğumuz girişim, oldukça titiz bir çalışmanın sonucudur. Bu tür yaklaşımlar, araştırmacı açısından belli bir sabır gerektirir. Ama, biz açıklamamızı, okurun sabrını taşırmayacak biçimde yapmaya çalıştık; böyle bir şeyle karşılaşılabilecek her durumda da, yalınlaştırma ve kısaltma yoluna başvurduk. Yapıtımız üç aşamadan geçti. Önce, çok sayıda çizelge, şema ve çözümleme kapsayan geniş bir inceleme biçimindeydi.

Böyle yayımlanması olanaksız göründü: Çünkü bu çalışmanın boyutu bile, yayımlanmasını engelleyen bir nedendi. Bunun üzerine, en çok içeriği taşıyabilecek en küçük boyuta indirgemeye giriştik çalışmamızı. Ama, böylesine kısaltılmış, özetlenmiş bir açıklama da, konuya yabancı bir okurun anlayabileceği bir düzeyde olmayacaktı: Çalışmamız bu biçimiyle bir dilbilgisine ya da bir armoni elkitabına benziyordu. O zaman, yapıtın biçimini değiştirmek gerekti. Bununla birlikte, açıklaması yaygınlaştırılamayacak şeyler do vardır. Nitekim, yapıtın son biçiminde de rastlanacaktır bunlara. Ama, en azından şuna inanıyoruz ki, bu çalışma, elinizdeki biçimiyle, bir çeşitlilik dolambacı içinde bizi izlemeyi kabul edecek, ama sonunda bu çeşitliliğin şaşırtıcı bütünlüğüyle karşılaşacak olan her masalsever tarafından anlaşılacaktır. Daha kısa ve daha somut bir açıklama yapabilmek için, uzmanın beğenebileceği birçok şeyi bir yana bırakmak gerekti. Bu yapıt, ilk biçimiyle, ilerde görülecek küçük bölümlerin dışında, kişilerin nitelikleri bakımından çok zengin bir alanın incelenmesini de kapsıyordu; masalın değişim, bir başka deyişle, dönüşüm sorunlarını ayrıntılı bir biçimde inceliyordu; karşılaştırmalı büyük çizelgeler sunuyordu (bunların, ek bölümünde, yalnızca başlıklarına yer verilmiştir); başında da, daha kesin bir yöntemsel toplubakış yer alıyordu. Yapıtımızın bu ilk biçiminde, yalnızca masalm biçimbilimsel yapısının incelenmesini değil, ama kesinlikle özel olan mantıksal yapısının incelenmesini de sunmayı amaçlıyorduk; böylece, masalın tarihsel incelemesinin temelleri atılmış oluyordu. Açıklamanın kendisi de daha ayrıntılıydı. Burada, ayrı ayrı verilen öğeler, daha önce, titiz karşılaştırma ve incelemelerden geçirilmişti. Ama, öğelerin yalıtılması bu çalışmanın eksenini oluşturur ve sonuçlarını belirler. Bunu bilen okur, söz konusu taslakları kendi basma bütünlemeyi başaracaktır. Kitabın bu ikinci baskısı, ilk baskısından, bazı küçük düzeltmelerle ve bazı bölümlerin daha ayrıntılı biçimde sunulmasıyla ayrılmaktadır.

Yetersiz ve eskimiş görülen başvuru kaynaklan da çıkartılmıştır. Afanasyev’in derlemesinin devrimden önceki baskısına yapılan göndermeler de, Sovyet baskısına göre yeniden düzenlenmiştir.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir