Melih Cevdet Anday – Teknenin Ölümü

HÜZÜNLÜ BİR AKŞAM BORUSUNUN EZGİSİ İÇİN SÖZ
Av bitti, titreyen borular
Akşamı kovalıyor köpeklerle
İkimiz içinse yarına kadar
Topal Hephaistos’la nar ateşte
Dövülecek üzünç namluları var.
Kemikten yapışık kardeşler gibi
Vurgun yemiş tinimle kutsal tenim
Ah biri kanatsız ateş böceği
Siz boğumlu deyin, ben eklemli diyeyim
Toprak yutan arısıdır öteki.
İki dilli yazı bulundu alnımızda
Tapısını bire indiren Amenofis
Gizli gizli ağlar Güneş tanrıya
Hangimiz mutsuz kıral Hattusilis
Hangimiz ermiş mutluluğa.
Masallar dinlerdi sevdalı Cemşit,
Sindbad, balık gözlü Şirin, Şehrazat,
Ey sevi. Afrodit benzeri dikit,
Kaç çeşit demir deldi Ferhat,
Hematitte, limonit, pirit.
Ufuk tüm ışıkları yedi bitirdi.
Horus’un kasrında ne aradığın?
Unutma, avutmaya geldik kendimizi
Ama tanrıları ölmüş Amoritler kırgın
Tahta idoller karşıladı bizi.
Kargışlı Şahinin başıdır deniz
Düştü mü kanlarla her akşam
Ormanlar içinde ikimiz,
Çıldırtan bir dumandır yaşam
Şeytanın kandilleri ve biz.
Kimi gün karıştırırım birbirimizi
Dirhemler gibi kurnaz tüccarın elinde,
Olur acıdan yoksarım kendimi,
Eski bir şatoda demir şövalye,
Ölmüş çoktan, boş kalmış içi.
Hem İskender’in talihli atıyım
Zaferden zafere koştum Küçük Asya’da,
Hem de Kıbrıs’ta satıldığım
Kıvırcık saçlı, mağrur Romalı’ya
Gün yüzü görmeden kömür çıkardım.
Olmuştu bahtımın Sultanı,
Zambaklar kraliçesi nice bir straliçe.
Kalbim ki menhirlerdir, suskun aşkı
Ansıtmak için dikilmiş yazıdan önce,
Unutansa ben gene, ben zavallı.
Hem Mesih’tim, hem Barabbas’tım,
Kim çarmıha gerildi o gün
Kimdi bağışlanan karıştırmışım,
Bugünse bağışlayan göğsün
Kollarını açınca ben çarmıhım.
Birdim iki oldum, iki iken bir
Ne yalnızken birim, ne de seninle iki.
Sevi de yalnızlık gibidir
Var yok eder durur kişiyi
Akşamları boru sesiyle gelir.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir