Vladimir Mayakovski – Şiirler

Mayakovski çağdaş Rus şiirinin simgesi sayılıyor. Onun geniş soluklu., coşkulu lirizmi, şiir diline getirdiği yenilikler, yaşamı ve yapıtlarıyla uyandırdığı ilgi, devrimin baş ozanlığını üstlenip sonra sonra bağımsızlık tutkunu, özsever kişiliğiyle devrimcilik sorumluluğunu bağdaştıramayarak genç yaşta canına kıyması, adını sürekli gündemde tutan etkenler oldu. Olacak da. Bir felaketler ozanıdır Mayakovski. Ancak Dostoyevski’nin ta ­ sarlayabileceği bir çelişkiler karmaşasıyla yaratılm ıştır. «Cinayetten, küfürden, kırımdan daha korkunç»tur yüzü. Çılgın imgeleri sayıklamalardan doğmuş gibidir. Şiir yalnızca zihinsel bir uğraşı değildir onun için. Yazdığı her dizeye bütün varlığıyla, kaslarıyla, sinirleriyle katılır. Onun şiirlerinde çok güçlü, güçlülüğü oranında da tedirgin, duyarlı bir gövdenin bütün kasılm alarını, tepkilerini görürsünüz. Bu yanıyla belki de tektir dünya şiirinde. Rus şiirinin geleneksel düzenini içerik ve biçim araştırm alarıyla altüst eder. O güne dek kimsenin bilmediği ses uyuşmaları, ses kakışmaları, çmlamlı, zengin iç ve dış uyaklarla, ölçü tanımaz, aşırı benzetmeler, abartm alarla yüklü etkin, sarsıcı bir şiir dili yaratır. 1917’den sonra kendini devrimin hizmetine verir.


Şiirleri, oyunları, yazılan ve çizip boyadığı afişlerle devrimin günlüğünü tutar sanki ve bundan övünç duyar. Bir propaganda, bir politika şiirinin yaratıcısıdır ve bu yenilik uğruna iç dünyasını örtme, yadsıma gereğini duymuştur. * Bu kitap Mayakovski’nin 1817’den önce yazdığı şiirlerin en önemlilerini içeriyor. Ozanın sanat yaşam ının ilk evresini oluşturan bu yapıtlarda onun gerçek yüzü bütün açıklığıyla görülebilecek. Bu şiirlerin önemli bir özellikleri de Rus fütürizm inin ilk ve başat ürünlerinden olmaları. C) Çağdaş Rus şiirinde fütürizm 1909’da Velimir Khlebnikov ve Vasili Kamenski adlı iki ozanla Aleksandr Kruçonikh ve David Burlük adlı iki ressam ın çevresinde toplanan genç sanatçılarla başlıyor. Ama en yetkin temsilcisini Mayakovski’nin katılmasıyla buldu. Genç fütüristler İtalyan ozanı Filippo Tomasso M arinetti’ nin 1909 başlarında yayımladığı bir bildiriyle başlayan «fütürist sanat» akım ından etkilenmiş görünmemek için kendi akım larını «kübo-fütürist» diye adlandırdılar. Bu sözcükteki ckübo» öneki 1906’da Fransız resminde başlayan «cubisme» akımının etkisiyle seçilmişti. Rus fütürizm inin İtalyan fütürizmiyle bir benzerliği yok. Birincisi yerleşik sanat ilkelerine, gelenekçiliğe, törel değerlere, kitaplara, müzelere karşı çıkıyordu. Gücü, hızı, makineleri, mitralyözleri, savaşı yüceltiyor, ilerde Mussolini’nin düşünce yapısıyla birleşecek bir sanat ortamı hazırlıyordu kendine. Rus fütüristleriyse kentsoylu değerlere karşı çıkan, bunu yaparken de her türlü yola, gürültüye, alaya, rezalete başvurmaktan çekinmeyen bir tutum u yeğlediler. Bu değerlerin batıdan alınma hazır kalıplara göre biçimlenmiş, ulusalcı niteliklerden yoksun bir birikim olduğunu biliyor, bu birikimin doğal sonucu olan aydın işi, bilgiç, incelikli sembolist şiirin sultasına son vermek, bunun yerine kaba, halk işi, bağırtkan, gürültücü bir şiiri yerleştirmek istiyorlardı. 1912-17 yılları arasında yayımlanmış yazın dergilerinden bir kaçının adına şöyle bir göz atmak, o günün beğenisini kavramaya yeter: Gebermiş ay, Eşek kuyruğu, Domuz yavrulan, Yargıçlar balıklığı, Halkın beğenisine şamar… * ‘‘Bu şiir okulu, özellikle ülkenin bellibaşlı kentlerinde düzenlenen ilginç «şiir geceleri»nde.

bile bile seçilmiş kışkırtıcı, rezalet koparıcı bir tavırla, halkın beğenisini sarsmaya girişti. Başlangıçta çocukluk sayılan fütürizm, senra sonra, B’.ok’dan Gori l ki’ye uzanan yazınsal görüşlerce de ciddiye alınmaya başlıyor, bunda akıma katılan güçlü kişilerin, en başta da Mayakovski’nin payı büyük; şiir söylemekte çok üstün yeteneği olan apaş tavırlı o harika çocuğun daha şimdiden son derece güçlü yapıtları vardır* Mayakovski, 1922’de yayımlanan toplu yapıtlarının başına konulmak üzere yazdığı Ben, kendim adlı yaşamöyküsünde fütürist girişimlerinin ilk günlerini şöyle anlatıyor: “…Daha kesinleşmemiş düşünceler yerine, hiç olmazsa, kişiliklerdeki belirginlik. Moskova’da, Khlebnikov. Onun ölçülü dehası o zam anlar fıkır fıkır kaynayan David’le silinmişti gözümden. Fütürist sözcük cizviti K ruçonikh’in çevresinde dolaştırıyordu David bizi.” * ü ç beş gecelik coşkunluğun ardından bir bildiri doldurduk elbırliğiyle. David idi hep derleyen, kopya çeken, başlık atan ve dergiyi bastıran: Halkın beğenisine şamar. * Halk arasında tartışm alar. David’le benim çılgınca nutuklarımız. Gazeteler fütürizm le dolmaya başlıyor. Ama pek de kibarca değil. Bana da açıkça «köpoğlu köpek» diyorlar. * Hiç takım elbisem olmadı. İki gömleğim vardı acınacak halde.

Denenmiştir, kıravat gösterir gömleği. Para yok. Kızkardeşimden b.r parça sarı şerit aldım. Sardım boynuma. Sükse dehşetli. Kıravatmış insanı şirin gösteren, göze çarptıran demek. Kıravat büyüdükçe de süksenin büyüdüğü besbelli. K ıravatlann boyutları sınırlanınca hemen işin hilesine kaçtım: kıravattan bir gömlek, gömlekten de bir kıravat çıkardım. Karşıkonulmaz bir etkiydi elde edilen. • Sanat generalleri dişlerini göstermekte gecikmedi. Prens Lyof, okulun müdürü, eleştirinin de, taşkınlığın da önlenmesini öneriyordu. Takmadık. • Claude ^rioux: Lettres de Maiakovski a Lili Brik, Gallimard, Paris – 1969. « «Sanatçılar» kurulu bizi okuldan kovdu.

* « Rusya’yı dolaştık. Akşam toplantıları. Konferanslar. Yöneticiler kulak kabartıyordu. Nikolayef’de büyüklere ve Puşkin’e dil uzatmamamızı öğütlediler. Her konferans verilişinde, bir tüm cenin tam ortasında polis dalıyordu içeri. Vasya Kamenski de bizim takıma katılıyor. Temelden bir fütürist. Benim için bu yıllar biçim üzerinde, sözcük ustalığı üzerinde çalışma yıllarıydı. Yayıncılar yüz vermiyordu bize. K apitalistlerin burnu kundakçı kokusu alıyordu bizden. Koşuklarımdan bir tekini bile kabul eden çıkmadı. Halkın beğenisine şamar adlı dergide Mayakovski ve arkadaşları bir bildiri yayımladılar. Dergiyle aynı adı taşıyordu bu bildiri: Umulmadık îlk Yeniliğimizi bütün okuyanlara. Yalnız biziz zamanımızın yüzü.

Zam anın av borusu bizimle çalıyor söz sanatında. Daralmıştır geçmiş. Akademi de, Puşkin de hiyerogliflerden daha anlaşılmazdırlar. Puşkin’i, Dostoyevski’yi, Tolstoy’u falan fırlatıp atm alı Çağdaş Vapurun güvertesinden. tik aşkını unutm ayan son aşkını tanım ayacaktır. Kim kalkar da son aşkını Balm ont’un o müstehçen ıtriyatevine vermeye gider gönül rahatlığıyla? O mudur bugünün erkekçe ruhunun yansıması? Savaşçı Brussov’un kara giysisinden korkup da kâğıttan zırhını kurtarm aktan kim çekinir ki? Bilinmedik güzellikler saklam aktadır bu zırh belki de. Bütün Andreyev’lerin yazdığı kitapların kirli, çiğ yum urta aklarına bulaşmış ellerinizi yıkayın.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir