Halide Edib Adıvar – Yolpalas Cinayeti

Halide Edib Adıvar’ın Avrupa’da (eserin sonundaki notuna göre Paris’te) bulunduğu 1936 yılında kaleme aldığı bu cinayet romanı aynı yıl Yedigün dergisinde, günler öncesinden başlayan bir ilan ve reklam kampanyasından sonra yayımlanmıştır. Hüseyin Cahit Yalçın, Reşat Nuri, Peyami Safa, Muhsin Ertuğrul gibi edebiyatçıların kadrosunda bulundukları, ayrıca Halide Edib Adıvar’ın, özellikle Avrupa’da gördüğü çeşitli yerlerle ilgili, mesela “Mistral İlinde”, “Şekspir’in Doğduğu Yer”, “İngiliz Kadın Hapishanesinde Gördüklerim” gibi yazılar görderdiği Yedigün dergisi, Yolpalas Cinayeti’ni okuyucusuna: “Halide Edib yeni romanını, değer bilen okuyucularına Yedigün sayfalarında sunma imkânını bize vermiş bulunuyor. Türk edebiyatının bu hakikaten edib romancısı Avrupa’da yazdığı son romanının ilk müsveddelerini gönderdi. Pek yakında bu sayfalarda zevkle, bedii heyecan ürpermeleriyle okuyacaksınız. Çünkü bu roman Türk edebiyatında bir merhale olacaktır,” diye ilan ediyordu. Eser, hemen ertesi yıl (1937) Muallim Ahmet Halit Kitap Evi tarafından “Realist Roman” sunuşuyla basılmıştır. Halide Edib bu kısa romanında, bir cinayet olayını, İstanbul yüksek sosyetesinin ve dolayısıyla devrin yaşantısından bir kesitin sosyal eleştirisini yapmak için kullanır. Halide Edib’in bu az bilinen eseri yazarının özgün dili ve üslubu korunarak ve günümüz okuru için anlaşılması güç olabilecek kelimelerin karşılıkları aynı sayfada verilerek yayıma hazırlanmıştır. Hâkim1 : — Adın ne? — Kaz Akkız. — Evrakında Nadire yazılı. — O hizmetçilik adım. — Lâkabın 2 neden Kaz? — Köyde kaz güderdim. — Kaç yaşındasın? Mücrim3 biraz düşündü. Parmakları ile hesap yaptı. — Yirmi üç kadar olacak.


— Emin değil misin? — Nüfus tezkerem4 sonradan çıktı. Asıl yaşımı göstermiyor. — Nüfus tezkeren yaşlı mı gösteriyor? — Hayır daha genç gösteriyor. Adliye, aksi ispat edilinceye 5 kadar ekseri 6 şüphe eder. Hâkim’e bu, bir kurnazın doğru görünmek için yaptığı manevra 7 gibi geldi. Ahali 8 derhal kızın doğruluğuna iman etti 9 . Yüzünü iyi görebilmek için arkadaki başlar kalktı. Hâkim devam etti: — Şoför Mükerrem’i vurduğunu itiraf etmişsin. — Evet, vurdum. — Niçin vurdun? — Anamın emmisi 10 oğlu da onun için. — Ananın bütün emmisi oğullarını vuracak mısın? — Onlara rastlamadım. Bu, halka kızın anasının bütün emmi oğullarını vurmaya karar verdiği hissini verdi. Fakat mücrim başını öne eğmiş düşünüyordu. Biraz sonra Hâkim’e baktı. Yaş meselesinde gösterdiği sarahat 11 ve doğruluk merakını bir daha izhar etti 12 .

Kalınlaşan ve boğuklaşan bir sesle ilâve etti: — Mükerrem’le başka hesabımız vardı. — Ne hesabı? — Diyemem. — Hakikati söylemezsen hakkında fena olur.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

Yorum Ekle