Uğur Koşar – Allah De Ötesini Bırak

Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla başlarım. Bu kitabı yazmayı vesile kılan Rabb’ime verdiği lütfundan dolayı hamd ü senalar olsun. “Ben bir kulu sevdiğim zaman onun işiten kulağı ve gören gözü olurum. Artık o, (konuşurken) benim (kelamım ve hükmüm)le konuşmaya ve (baktığı her şeyi) benim (verdiğim özel bir görüş)le görmeye başlar.” Bu kitabı yazan Uğur Koşar sadece aracıdır, vesiledir, lütuf ve rahmet tamamen Allah’ındır. Allah her şeyden haberdardır, sanmayın ki size yapılan haksızlığa kayıtsız kalıyor. O, size bir annenin evladına yaklaştığı merhametten daha fazla merhamet duyandır. Duanın karşılığını takip etmeden “Allah de ötesini bırak”. Kul Rabb’ini imtihan etmez. O’na tevekkülle yaklaştığında rahmetini tüm hücrelerinde hissedeceksin. *** Karşında o kadar çok maskeli insan var ki onları tanımak için yoruluyorsun. Şayet dikkat edersen güzel olan bir şey var; o senin hakkını aldıkça, sen onun sevaplarından kazanıyorsun. O halde kaybettim diye üzülme, biraz daha derin bakarsan, aslında kazandığını fark edeceksin!.


*** Ben sana yeni bir bakış açısı getiriyorum. Rabb’ini daha iyi hissedebilmen ve O’na daha yakın olabilmen için sana farklı bir pencere açıyorum. Toplum sana Allah’tan korkmanı söyler, oysa korkunun olduğu yerde sevgi asla yoktur. O halde Allah’tan korkarsan O’nu nasıl kendine yakın hissedebilirsin! Allah sonsuz merhamet sahibidir, O bağışlayanların en hayırlısıdır. Allah’tan korkmak, “Ben bunu yaparsam Rabb’ime layık bir kul olamam, O bana güvenmiş, ben bu güveni sarsarım” demektir. Asıl korku budur. Kendi vicdanından korkmaktır. Allah karşısına hayâ edecek bir amelle çıkmaktan korkmaktır… Ve korktuğunla yakın ilişki kuramazsın, O’nu tam olarak hissedemez ve O’na güvenemezsin. İşte senin asıl sorunun budur!.


(İnsanların Uğur Koşara dünyanın dört bir yanından gelmelerinin sebebi; panik atak, anksiyete, takıntı, özgüven eksikliği, depresyon sorunlarına tek seansta ilaçsız çözüm sunduğu içindir. İlginize teşekkür ederiz…) Uğur Koşar terapisiyle ilgili şu sözleri dile getirmiştir: “Öncelikle şunu çok net belirtmeliyim: Terapi görmek için yıllarca uzmanlara, psikologlara gitmiş ama çare bulamamış insanlarla görüşmeyi seçiyorum. Bunu sana kimse söylememiş olabilir, fakat depresyon artık senin aydınlanmanın, çiçek açmanın habercisidir. Bir çiçek tohumunu düşün; tohumun filizlenmesi, çiçek vermesi için nasıl ki artık son derece patlamaya hazır duruma gelmesi gerekiyorsa insan da depresyondayken çiçek vermeye hazır demektir. Yahut gebe bir kadını düşün lütfen. Onun doğum gerçekleştirmesi için dokuz ay sürenin geçmesi, artık karnının burnuna gelmesi, bir patlamaya bir sıkışmaya hazır olması gerekir, öyle değil mi? Yoksa bebek sağlıklı doğmayacaktır. Bebek dört aylıkken doğarsa ölecektir. İşte bu yüzden senin dibe vurman, depresyonda olman benim için son derece güzel bir şey.


Bana artık senin çiçek açmana yardımcı olmak, sadece bu negatif enerjini pozitife dönüştürmek kalıyor. Psikolojik sorun yoktur, sadece zihinsel bir işletim hatası vardır. İnsan zihni kullanmasını bilmiyor, çünkü onun kullanma talimatını kimse vermedi! Ben insanlara zihnin nasıl kullanılacağını gösteriyorum ve onlar kolayca özlerine ulaşıyor, kalıcı sonsuz huzurla tanışıyorlar, tek sırrım budur. Burada olduğuna göre uzmanlara, psikiyatrlara gitmiş, ilaçlar almış ama kendi özünle buluşamamış olmalısın. Sana yardımcı olamadılar, çünkü sen derin bir uykudasın, tıpkı geceleri yatağında uyuduğun gibi ve bu durumda sana verilen komutları algılayabilir, onları idrak ederek yaşamında uygulayabilir misin? Hayır, bunu nasıl yapacaksın? Sen zaten bir uykudasın… Uykuda olan hiç kimse dışarıdan verilen komutları rüyasında uygulayamaz. Bu yüzden psikologlar, psikiyatrlar insan üzerinde kalıcı bir mutluluk sağlayamamıştır, çünkü onlar farkında olmadan insanlar derin uykunun içindeyken terapi vermişlerdir! Kişinin öncelikle derin uykusundan uyandırılması gerekir ve benim yaptığım sadece sizin uyanmanıza yardımcı olmaktır, sonsuz huzur ise tıpkı kabuslu bir rüyadan uyanır gibi kendiliğinden bir anda gelecektir.” “İnsanları yorgun kılan hayat değil, taşıdıkları maskeleridir” diyerek de birçok insanın farkında olmadan takmış olduğu maskelerinden sıyrılarak kendi özüyle buluşmasını sağlayan üstat, şu sözleriyle insanları farklı bakış açılarına yönlendirmektedir: “Sorun hiçbir zaman problemler değildir, yaşam yolculuğunda problemler her zaman olacaktır, asıl sorun, zihnin oyununa gelerek problemlerle özdeşleşmemiz, onlara bir mıknatıs gibi yapışmamızdır.” Uğur Koşar “Mutsuzluk, zeki insanın bilgeliğe dönüşüm aracıdır” diyerek danışanlarına, acıyı bir araç olarak kullandırıp sonra onu sonsuz bir huzura dönüştürmekte ve kendine özel öğretisiyle görüşme seanslarında bunu yaşatarak anlatmaktadır. Usta, “Dikkatle izlemenizi isterim. Biri sizi üzdüğünde o aslında size sadece bir iğne batırmıştır; öfke, tepki, üzüntü ise sizin içinizden yükselir!” diyerek insanları kendi içine yönlendirip orada özü merkeziyle buluşturarak sorunların sonsuz bir huzura dönüşmesine; kendine özgü birçok öğretisiyle danışanlarının farkındalık kazanmasına ve bilgelik boyutuna ulaşarak aydınlanmasına yardımcı olmuştur. Psikologlar kitaplarını ve terapisini tavsiye etmektedir. Ünlü isimlere, birinci ligden futbolculara, yaşam koçlarına da terapi veren Uğur Koşar, görüşmelerini, İstanbul Mimaroba’daki özel çalışma ofisinde yapmaktadır. Üstadın geliştirdiği, TTS (Theatrical Therapy System) tek seanslık başarı için geliştirdiği en ideal terapi sistemidir. Kendisine www.ugurkosar.

com adresinden ulaşabilirsiniz. Her şey kendimi bulmakla başladı… Yeni bir hayat, yeni bir dünya, sandığımdan çok daha öte bir ben. Tıpkı Yunus Emre’nin dediği gibi: “Bir ben var bende benden içeri.” Peki, o içeriye nasıl gidilecek? Bugüne kadar sana herkes sadece konu başlığı verdi: “Mutluluk içinde.” Ancak oraya nasıl gidileceği hakkında kimse bir fikir vermedi. Bu yola çıkarken bilgelik adına çıkmıştım ve huzuru velilik yolunda buldum! Çünkü onun içinde Allah vardı!. İşte benim tüm niyetim, seni varlığınla tanıştırmak. Bir kez oraya ulaştığında, zihin denen perdeyi, nefis denen karabulutu bir kez buhar ettiğinde ortaya gerçek sen çıkacaktır. Sandığın sen sadece beden ve zihinden ibaretti. Artık özüne ulaşma, Rabb’ini iliklerine kadar hissetme zamanın geldi. Bu kitabı yazmak için bir haber bekliyordum, bir işaret. Mutlaka bir olma zamanı vardır ve ben hiçbir zaman acele etmem. Niyet eder ve Allah’a bırakırım. Daima anımsa: Arzu şeytanidir, niyet ise rahmanidir. Bu senin yaşam anahtarın olsun.

Ne zaman kendini bir arzu içinde bulursan hemen şeytanın elinden tuttuğunu anımsa, çünkü o sana yoğun bir şekilde onu elde etmeni söyler. Tıpkı günah işlettiği gibi! Her ne istiyorsan -eş, ev, araba vb.- şeytanın işi onu sana elde ettirinceye kadar arzulattırmak; sen onu elde edince ise gerçekleri göstererek aradan çekilmek; seni vicdanın. Rabb’inle baş başa bırakmaktır. Sen henüz flört döneminde yoğun istekle bu adamla evleneceğim dersin, o benim ruh ikizim dersin ve kimseye aldırış etmeden evlenirsin ama şeytan seni evlendikten sonra gerçeklerle baş başa bırakacaktır. Adamın artık maskesi düşer, ruh ikizi sandığın o adam sanki başka biridir! Ve bu hep böyle olmuştur. Bu senin nişanlın değil, o gitmiş ve yerine sanki başka biri gelmiştir! Bu yüzden arzu şeytanidir. O senin elde etmen için gözüne perde indirir ve elde ettikten sonra perde kalkar. Gerçekleri gördüğünde ise canın yanmaya başlayacaktır. Yaşam yolculuğunda daima isteklerin olacaktır, niyet de bir istektir, ancak bunun içinde rahmet vardır, nur vardır, Allah vardır. Niyet ederek başladığın her şeyde Rabb’inle birlikte yürümüş olacaksın. Ve sen bir kez Allah’a tam tevekkülle sığındığında o seni asla şaşırtmaz. O ne güzel vekil (yardımcı) ve dosttur. Yeni biriyle mi tanıştın, hemen niyet et ve de ki: Ey Rabb’im! Ben bir yola çıktım, niyetim evlenmek ve huzurlu bir yuva kurmak. Ancak Evvel ve Ahir olan sensin; Alim olan, en iyi bilen de sensin.

Ben sonumu bilemem ki, bu mümkün değil. Bu yüzden sana geldim, kapını çaldım. En iyi bilene tam tevekkülle sığınarak niyetimi sunuyorum. Şayet sevdiğim bu insanla evlenmem hayırlı olacaksa bana bu evliliği nasip et, eğer bu evlilik beni yorup yıpratacaksa sen henüz başlamadan evliliğime “Mâni” isminle engel ol. Bu yolda seni Vekil kıldım.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir