Ayşe Gül Altınay – Vatan, Millet, Kadınlar

Vatan-Millet-Kadınlar’ıµ yeni baskısı kitabın işaret ettiği tartışmaİar açısından son derece hareketli bir döneme denk geliyor. Geçtiğimiz üç yılda bu konuda yapılan çalışmaların önemli ölçüde artmış olması çok sevindirici. Toplumsal cinsiyet araşurmalannın öğrenciler arasında (hem li,sans hem yüksek lisans düzeyinde) yaygınlaşıyor olması ayrıca sevindirici. Bu durum, yertl ve farklı bilgi kaynaklarının gün ışığına çıkmasını .hızlandınyor. Vatan-MillehKadınlar’ın Giriş yazısında kısaca bahsi geçen Ermeni feminist Hayg.anuş Mark ÜZerine en kapsamlı bilgiye Boğaziçi .Üniversitesi lisans ve yüksek lisans öğrencileri Melissa Bilal, Lema Ekmekçioğlu ve Belinda Mumcu sayesinde ulaştık (Bilal v.d’. 2001). Bu yazıda, Bilal, Ekmekçioğlu ve Mumcu okuyucuya Hayganuş Mark’ı tanıtmakla .kalmayıp son ·d erece önemli bazı sorunsallann da altını çiziyor; kadınlar arası iktidar ilişkilerinin tarihsel olarak nasıl biçinilendiği ve bugüne nasıl yansıdığı konusunda üz.erinde durulµıası gereken , gözlemler�e bulunuyorlar. Feminist çalışmalardaki artışı Tarih ve Toplum ile Toplumsal. Tarih dergilerirtden (özellikle de Mart özel sayılanndan) izle­ .


mek mümkün. Bu dergiler, hem kadın tarihi alanında yapılan . yeni araştımalan okuyucuya taşımaya, hem de feminist tarih11 yazımı üzerine tarnşmal ann derinleşmesine katkıda bulunmaya devam ediyorlar. Ne yazık ki, toplumsal cinsiyet bağlamında çok önemli diğer bir araşunna alanı olan erkeklik henüz tarih çalışmalarına damgasını vurmuş değil. Az sayıda istisna dışında, tarih yazarlarının çoğu erkeklere cinsiyetsiz bireyler, genel tarihe ise cinsiyetsiz bir süreç olarak bakmaya· devam ediyorlar. Erkeklere yalnız “insan” olarak değil, “erkek” olarak da bakılmaya ve farklı erkeklikler araşurılmaya başlandığında tarih şüphesiz ki çok farklı yazılacak. Aynca, bu dergilerin artan kadın tarihi yazılarına bakınca insan düşünmeden edemiyor: T ürkiye’deki toplumsal cinsiyet çalışmaları ağırlıklı olarak tarih alanında mı yapılıyor, yoksa diğer alanlardaki çalışmaları biraraya getiren, yayınlanınaianna vesile olan dergiler mi yok? Neyse ki dergiler olmasa bile başka vesileler var. Hem kadın tarihi, hem de kadın ve milliyetçilik bağlamında yeni ve önemli bazı yazılar Tanıl Bora’nın derlediği Modem Türkiye’de Siyasi Düşünce ciltlerinde çıktı (Berktay 2001 ve 2002, Os 2001, Saktanber 2001, Sirınan 2002). Daha yakın döneme bakan ve etnografiyle sözlü tarihin ön plana çıkrığı yeni çalışmalar ise iki feminist derlemede toplandı (llyasoğlu ve Akgökçe 2001, Bora ve Günal 2002). Her iki kitap da feminizmin dinamik bir araştırma ve siyaset gündemi olduğunu, üstelik bu gündemin büyük şehirler ve bildik isimlerle sınırlı yürümediğini gözler önüne seriyor. Yeni bilgi kaynaklan ve bilgi oluşturma yöntemlerini arayan bu iki derleme, yazıların içeriği ka- . dar bu Çabalan ile de dikkat çekiyorlar. Benzer bir çaba, cinsellik politikaları, “farklı” olanın dışlanma mekanizmaları, kadın dili ve kadına yönelik şiddet gibi konulan ele alan çok sayıda yeni yayında da göze çarpıyor (Ataman 2001, Bingölçe 2001, Halis 2001, Hocaoğlu ·2002, Özbay ve Soydan 2003, Selek 2001, Yıldırım 2001). Tüm bunlar çok sevindirici. Ancak hala çok ciddi eksikleri- ı) miz var.

Örneğin, Vatan-Millet-Kadınlar’ın altını özellikle çizdiği bir alan karanlıkta kalmaya devam edyi or: Ordular, savaşlar, ve militarizm. Türkiye’rıin yakın tarihine damgasını vuran askeri darbelerin, 1984 sonrasında yaşanan savaşın, ağırlıklı ola12 rak erkeklerden oluşan ordunun, ve eğitimden siyasete her alanda hayanmızı şekillendiren militarizmin Türkiye’deki kadınlık ve erkeklik deneyimleri için ne anlama geldiğini henüz yeterince tartışmıyoruz ve araşnnnıyoruz. Oysa, 11 Eylül 2001 sonrasında hızla rnilitarize olan dünya siyaseti, Afganistan ve Irak savaşları, Türkiye’nin Irak’a asker gönderme planları ve Kürt sorununun tekrar silahların konuşacağı bir zemine taşınma olasılığı militarizmi tartışmayı ve alternatif bakış açılan geliştirmeyi daha da acil ve önemli kılıyor. Umuyorum bu kitapta da makalesi bulunan feminist araştırmacı Cynthia Enloe’nun Türkçe’ye çevrilen iki kitabı ve Ekim ayında lstanbul ve lzmir’de yapacağı konuşmalar bizlere bu konuda ilham verir ve yeni tartışma alanlan yaratmamıza vesile olur.1 Vatan-Millet-Kadınlar’m ilk baskısı bizleri çok sevindiren tepkiler aldı. Benim için en önemli kazanç birçok genç araştırmacı ile bu kitap aracılığıyla tanışmak oldu. Yeni baskının başka buluşmaları mümkün kılması dileğiyle …

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir