Kızın elinde bir defter ve bir klasör vardı. Okul formasına benzeyen mavi ekose bir etek giymişti ve bir değil tam iki saat takmıştı. Kulağının arkasına bir kurşunkalem iliştirmişti. Mavi-yeşil gözlükleri ile hemen göze çarpıyordu. Kız, Judy Moody’nin yemek masasına yaklaştı ve Judy’nin arkadaşları Rocky ve Frank’in arasına cup diye oturdu. 1 O, Judy Moody OLMAYAN kız, tam da röportaj havasında gibi görünüyordu. Bu çok önemli görünen, gözlük takan kız da kim acaba, diye düşündü Judy Moody. “Ben Amy Namey, Kız Muhabir,” diye kendini tanıttı kız. “Atlatma ne demek, biliyor musunuz?” “Şey… Kurbağa atlatma oyunundaki gibi mi?” diye sordu Judy. “Kurbağalarla ilgisi yok,” dedi kız. “Haberle ilgili. Atlatma haber yapmaktan bahsediyorum. Ben muhabirim,” dedi. “Gözü pek muhabir Nellie Bly gibi.” O, Judy Moody, kulaklarına inanamadı.
“İlk kadın doktor Elizabeth Blackwell gibi mi?” diye sordu Frank. Judy daha iyi duymak için öne eğildi. 2 “Bakın!” dedi kız ve klasörüne bir şeyler yazdı. “Ben Bayan Valentine’m sınıfı 3V’de okuyorum. Size birkaç soru sorabilir miyim? Gazetem için.” “Kendi gazeten mi var?” diye sordu Frank Pearl. “Tabii ki!” dedi kız. Hemen ardından, Süper Önemli Kız Muhabir, ketçap şişesinden mikrofonunu uzattı. “Okulda en sevdiğiniz öğle yemeği hangisi?” diye sordu. “Pizza mı, tavuk mu, yoksa tost mu?” “Tost kahvaltıda yenir,” dedi Judy. “Pizza!” diye haykırdı FrankTe Rocky aynı anda. ” Kabul edildi,” dedi kız ve klasöründeki listeyi işaretledi. “Ben öğle yemeğimi evden getiriyorum,” dedi Judy. “Sizce kantinde haftanın kaç günü pizza olmalı?” diye sordu. “Üç,” dedi Frank.
“Beş!” diye haykırdı Rocky. “Her gün! Ekstra peynirli!” “Kabul edildi,” dedi kız. Elindeki listeyi işaretleyen, klasörtaşıyan bu Pizza Muhabiri de nereden çıkmıştı? Hem Judy’nin en iyi arkadaşları Frank ve Rocky neden onunla konuşuyordu? “Okulda her gün öğle yemeğinde pizza verilmesini sağlayamazsın,” dedi Judy. “Neden olmasın ki?” diye sordu kız. “Annemin tanıdığı aşçılar var. Ayrıca burası özgür bir ülke.” 5 “Hey! Sen de hep böyle söylemez misin?” dedi Frank, Judy’ye. “Söylemem!” “Söylersin işte!” dedi Rocky ve Frank aynı anda. “Üçüncü soruya geldik,” dedi kız. “Virginia Dare Okulu’nda oaşka neler olmasını istersiniz?” “Kocaman bir atıştırmalık makinesi!” dedi Frank. “Yüzme havuzu!” dedi Rocky. “Paten alanı!” dedi Frank. “Fotoğraf Günü kaldırılsın!” dedi Rocky. Kız Muhabir arka arkaya sıralanan istekleri hızla not ediyordu. “Pizza Muhabirleri öğle yemeğinde bizi rahatsız etmesin,” dedi Judy.
6 Kız yazmayı bıraktı. Bu kez “Kabul edildi!” demedi. Buna rağmen Judy de kendini olaya kaptırmıştı. Fikrini söylemeden edemedi. “Tamam. Benim de bir isteğim var! Bu defaki gerçek!” dedi. “Okulda sakız istiyoruz!” “Evet,” dedi Rocky. “Evet!” dedi Frank de. “Kabul edildi!” dedi kız. “Böylece okulda da ÇÇÇ koleksiyonu yapabilirim,” dedi }udy. “Evdeki gece lambamın üstü gibi, sıramın altında da yeni bir tane başlatabilirim.” Kız bunları da kabul etti ve kaydetti. “ÇÇÇ standı, yani Çoktan Çiğnenmiş Çiklet standı,” diye açıkladı Judy.
.
