Dilimize daha önce Hırçın Kız ve Huysuz Kız başlıklarıyla aktarılan [1] The Taming of The Shrew (Aksi Kızın Uysallaştırılması), Eser Kayıt Bürosu’nun kayıtlarına 2 Mayıs 1594 tarihinde girmiştir: “Peter Shorte. Edited unto him for his copie under master warden Cawoodes hande a booke intituled A pleasent conceyted historie called ‘The Tayminge of a Shrowe.’” [2] Hırçın Kız [3] , 1594 tarihinde 1. quartodan Cuthbert Burby tarafından yayımlanmış, Peter Short tarafından basılmıştır. Peter Short 1596 yılında bu metni yayıncı Burby için ikinci kez basmıştır. 1603’te Short’un ölümünden dört yıl sonra bu metin Short’un varislerinden izin alınarak 1607’de Nicholas Linge tarafından bir kez daha basılmıştır. Ancak bu kötü düzenlenmiş quarto Shakespeare’in kendisinden izin alınmadan ve bozularak yayımlanmış bir uyarlamaydı. En önemlisi de bunu yayımlayan ve basan kişilerin Marlowe’un Dr. Faustus’u ile Tamburlaine (Timurlenk) adlı oyunlarından metne uymayan bazı parçaları da bu metne eklemiş olmalarıydı. Bu oyunu 1594’te “Pembroke’s Man” adlı topluluk oynamış, sonra da taşra turnesinden dönen başka bir topluluk, “Chamberlain’s Man”, aynı yılın Haziran ayında temsil etmişlerdi. Anlaşılan, oyun 1593 yılındaki büyük veba salgınından önce yazılmıştır. Bu da Shakespeare’in Pembroke topluluğunu bıraktığı yıl olan 1592’dir. Bu ikinci topluluğun oynadığı metin daha düzgün olan 1. folioda basılmıştır. Ancak “doğru” diyebileceğimiz metin, yazarın ölümünden yedi kadar yıl sonra, 1623’te 1. folio temel alınarak basılan, toplu oyunlarını içeren baskıyla hayata geçirilmiştir. Bu foliodaki metin de tiyatronun reji defterinden alınmıştır. Bu oyun düzeni defterinde o dönemin ünlü oyuncularını adları da vardır; Richard Burbage’ın yanı sıra o dönemde çok sevildiği anlaşılan John Sincklo ya da Sinckler adlı oyuncunun hem sahneleme aşamasında hem de tiradlarda oyuna katkıda bulunduğu anlaşılmıştır. Sonradan King’s Company’nin ortaklarından ve topluluğun başoyuncusu olan Nicholas Tooley de Shakespeare’in metnini deşifre eden oyunculardan biridir. [4] Bu komedya birçok açıdan İtalyan komedyasından esinlenmiştir. Nitekim Shakespeare Tranio ve Grumio adlarını Plautus’un Mostellaria (Küçük Hayalet) adlı oyunundan almıştır. Ama yazarın asıl esinlendiği kaynak, Avrupa komedyasına taze bir hava getiren ve oyunlarını Ferrara Sarayı’nda oynatan Ludovico Ariosto’dur. Ariosto da oyunlarını Terentius ile Plautus’a borçludur. Bunlardan biri de I Suppositi (Sahteciler) adlı oyunuydu, Shakespeare bu oyunun İngilizce çevirisini okumuştu. Bu oyunda bir yan karakter olan Petruchio, Hırçın Kız’da tamamen değişik bir biçimde bir baş karakter durumuna girmiş, Ariosto’nun oyununda Bianca üzerine kurulu entrika, Petruchio ile Katherina arasındaki ilişkiye dönüşmüştür. Shakespeare’in oyununda da kılık değiştiren âşıklar ve sahte bir baba vardır. Yazar bu oyuna birbirini geliştiren iki önoyun eklemiş, kalaycı, dilenci ve her zaman sarhoş Christopher Sly karakteri ve onun başından geçenler ile o dönemdeki Londra seyircisi ile yakın bir empati kurmuştur. Burada Christopher Sly aynı zamanda Hırçın Kız adlı oyunun seyircisi olmuştur. Böylece metin Ariosto’nun metninden tamamen farklı bir biçimde “oyun içinde oyun” düzeneği içinde geliştirilmiştir. Ne yazık ki, önoyunlar kusurlu bir biçimde, yukarda belirttiğimiz bozuk quartodan alınmıştır. Ayrıca baskıda da hatalar yapılmış ve sonuç olarak yazarın yazdığından değişik, hatalı bir metin ele geçmiştir. Bugün elimizde olan özgün metin –düzeltilmiş de olsa– bazı boşlukları ve belirsizlikleri içermektedir. Yazarın dışında gelişen bu hatalara rağmen, Hırçın Kız oyununu yazdığı sırada on dokuz yirmi yaşlarında olan Shakespeare’in dehası yine de belli olmaktadır. 2. Önoyun Önoyun’un kaynağı henüz tam olarak bilinmediği gibi, hiçbir araştırmacı da bunu öğrenme gereksinimi duymamıştır. Ancak Shakespeare çocukluğunda evrensel bir masal olan “uykucu” ya da “sarhoş adam” masalını duymuş olabilir; bu masalda bir adamın uyanınca kendisini çok zengin bir konakta pahalı giysiler içinde ve uşaklar arasında bulup bir soylu efendi olduğuna inanması anlatılır. Benzer masallar hemen hemen bütün ulusların folklorunda vardır. Gerçi on sekizinci yüzyıla kadar Avrupa’da bilinmiyordu ama bir örneğini de Binbir Gece Masaları’nda buluruz: Halife Harun el Reşid, Ebu Hasan’a tıpkı önoyundaki gibi bir oyun oynayıp eğlenir. Shakespeare’den önce böyle bir masal İngilizceye çevrilmemiştir. 1584 yılında Heuterus’un Latince olarak yayımladığı ve Shakespeare’in okumamış olduğu De Rebus Burgundicis (Burgundi Bilmecesi) aşağı yukarı 1600 yıllarında Goulart adlı biri tarafından Fransızcaya, 1607’de Edward Grimeston tarafından İngilizceye çevrilmiştir. Grimeston’un çevirisinde Burgundi dükü İyi Yürekli Philip sokak ortasında sızıp kalmış sarhoş bir işçiyi görünce ona bir oyun oynamak ister, adamı o halde sarayına getirtir, üstüne pahalı giysiler giydirir, uyanınca çok zengin bir şölen düzenletip tekrar sarhoş eder ve sokakta bulduğu yere taşıtır. Bu masal Shakespeare’in yazdığından tamamen farklıdır. Ancak bazı diyaloglarda ufak tefek benzerlikler görülmektedir. Bir gün bu yapıtın daha eski bir çevirisi bulunursa Hırçın Kız’daki önoyun ile karşılaştırmak daha sağlıklı bir sonuç doğuracaktır. Sly sahnelerinin kaynağı üzerinde kesin bir bilgimiz olmaması değerlendirilmesine engel değildir. Sly ile Meyhaneci Kadın ile başlayan önoyun, hiç kuşkusuz seyircinin ilgisini çekecek niteliktedir. Sly, birkaç bardak kırdıktan sonra Meyhaneci Kadın tarafından sokağa atılır: SLY İnan ki tepelerim. MEYHANECİ KADIN Hadi oradan, prangaya vurulası sarhoş dilenci! SLY Hadi sana aşağılık orospu, Sly’lar dilenci değildir. Kayıtlara bak da gör, biz Richard Fatih’le birlikte geldik. Bunun için paucas pallabris, dünyanın canı cehenneme. Sen de çeneni kapa! MEYHANECİ KADIN Kırdığın bardakların parası ne olacak? SLY Bir metelik bile vermem. Aziz Jeronimy hakkı için git başımdan. O soğuk yatağına git de kendini ısıt. MEYHANECİ KADIN Ben yapacağımı bilirim. Üçüncü kale bekçisini buraya getireyim de gör sen. (Çıkar.) SLY Üçüncü, dördüncü, hatta beşincisini de getir. Ona yasayla cevap veririm. Buradan bir santim bile kımıldamam ulan. Gelsin bakalım. Benden de selam söyle. (I/1: Önoyun 1) Latince bilmediği halde, kendini bilgiliymiş gibi göstermek için lügat paralayan ve her şeyi birbirine karıştıran, sonra da sızıp kalan kalaycı Sly’ı avdan dönen bir soylu görür, maiyetindekilere onu malikânesine taşımalarını söyler. Bunu sırf eğlenmek için yapar. Bu sahnedeki konuşmalar bir yandan sınıf çatışmasını ima ederken diğer yandan soyluların işçilere karşı aşağılayıcı tavrını da gösterir. Oyuncuların girişi bu önoyuna yeni bir renk getirir. İşte bu oyuncular Hırçın Kız adlı oyunu temsil edecekler, Sly da onları seyredecektir. Bunun bir komedya olduğunu söylediklerinde, Sly komedyanın ne olduğunu bilmediği için “comedy” sözcüğünü mal, eşya, emtia anlamına gelen “comonty=commodity” olarak anlar. Aslında “commodity”i de söyleyemediği için “comonty” der. Biz bunu “komedya” – “ko-medyum” olarak çevirdik. HİZMETLİ Efendimizin oyuncuları iyileştiğinizi öğrenmişler, Size eğlenceli bir komedya oynamak için gelmişler, […] SLY Güzel, oynasınlar bakalım. Şu “ko-medyum” dediğiniz şey, Yılbaşı sıçraması, takla atan cambazlar gibi bir şey değil mi? (I/1: Önoyun 2) Sly uyandıktan sonra lordun ve hizmetlilerin ona soylu kişilere gösterildiği gibi saygıyı göstermelerine kızar, “Siz beni delirtmek mi istiyorsunuz? Ben Christopher Sly değil miyim?” diye bağırır. Eğlenceyi başlatan lord ve hizmetliler onun bir soylu efendi olduğunu ve bu evde oturduğunu, ama evhamdan aklını bozduğunu söyleyip sonunda ikna ederler. “Artık iyileştiğim için şükürler olsun Tanrı’ya” diyen Sly’ı hepsi “Amin” diyerek yanıtlarlar. Genç bir uşağı kadın kılığına sokup karısı olarak tanıtırlar. Sly, “Ona nasıl hitap etmeliyim?” diye sorar. Lord, “Madam” demesi gerektiğini söyler. SLY İyi de, Alice madam mı, Joan madam mı? LORD Yalnızca “madam” yeterli, lordlar karılarına böyle hitap eder. SLY Madam karı, diyorlar ki rüya görüyormuşum, On beş yıldır ya da daha uzun bir süredir uyuyormuşum. (I/1: Önoyun 2) Oynanan oyunun I. Perde, 1. Sahne’sinin sonunda Sly’ı uyuklarken yakalarız. Hizmetli beğenip beğenmediğini sorduğunda, Sly, “…iyi bir şeye benzediği muhakkak, ” dedikten sonra, “Daha devam edecek mi?” diye ekler. Belli ki ya sıkılmıştır, ya uyumuş ve oyunu izlememiştir. Karısı kılığındaki uşak, “Lordum, henüz başladı, ” dediğinde, Sly, “Mükemmel bir eser bu madam karı… bitse bari” diye yanıtlar. Bu, Sly’ı oyunda son görüşümüzdür. Yazar yukardan, balkondan oyunu seyreden Sly’ın öyküsünü burada bitirmiş midir, yoksa bazı parçalar kayıp mı olmuştur? Sanki bu önoyuna bir “son oyun” gerekirmiş hissine kapılıyor insan. Önoyunda güldürüden daha derin bir yön vardır. Burada kişiliği silinmek istenen bir sınıf temsil edilir. Lord ile Sly arasındaki ilişkinin paraleli Petruchio ile Katherina arasındaki ilişkidir. Burada da Petruchio’nun dobra ve gözü pek Katherina’yı süt dökmüş kedi durumuna getirmesi söz konusudur. Ama aslında ne Sly, ne Katherina kendi kimliklerini kaybetmezler. Zeki bir kadın olan Katherina evliliğini ve kendini kurtarmak için Petruchio’ya “boyun eğiyormuş” gibi yapar. Kimlik ve kişilik birbirinden farklı şeylerdir. Sly’ın bir süre için kimliği değişir, ama kişiliği değişmez. Katherina’nın ise kimliği değişmez, ama kişiliği değişmiş gibi görünür. Aralarındaki fark budur. 3. İkincil Olay Dizisi Bianca ve talipleri ile gelişen ikincil olay dizisinin kaynağı üzerinde hiçbir belirsizlik yoktur. Hatta Shakespeare, Lucentio’nun kimliğini açığa çıkardığı anda kaynağına gönderme bile yapmıştır: LUCENTIO İşte Lucentio burada. Gerçek Vincentio’nun gerçek oğlu, Sahteciler gözlerinizi bağlarken Kızınız evlilik bağlarıyla benim oldu. (V/1) “Sahteciler” için İngilizce metinde “supposes” sözcüğü kullanılmış; George Gascoigne ’nin oyununun adı da Supposes olduğuna göre, yazar bu sözcükle kaynağı göstermiştir. Oyunun iç kapağında “Ariosto tarafından İtalyanca yazılmış, Graves Inn’li Bay George Gascoigne tarafından İngilizceye çevrilmiştir” yazısı vardır. Ariosto-Gascoigne öyküsünde Erostrato (Shakespeare’de Lucentio), ilk görüşte âşık olduğu Damon’un (Baptista) kızı Polynesta (Bianca) ile gizlice ilişki kurar. Bunu başarmasının nedeni de kılık değiştirip Damon’un konağına uşak olarak girmesidir. Erostrato’nun başuşağı Dulipo (Tranio) da efendisinin kılığına girer. Erostrato’nun rakibi yaşlı Cleander’dir (Gremio). Öykü, hemen hemen Hırçın Kız’daki gibi gelişir. Erostrtrato oradan geçen bir yolcuyu (Öğretmen) Shakespeare’in oyunundaki gibi kandırıp babası Philogano (Vincentio) diye tanıtır. Efendisinin yerini alan uşak ve uşağın yerini alan efendi Latin komedyasında da sık kullanılan bir şeydi. Shakespeare bazı değişiklikler yapmıştır. Örneğin, Ariosto’nun oyununda Polynesta gebe kalır, oysa Bianca evleninceye kadar bakiredir. Ariosto’nun oyununda klasik komedyanın değişmezi olan asalak tipi Pasiphilo için Shakespeare oyununda bir yer bulamamıştır. Polynesta’nın sırdaşı olan bir hemşire vardır, ama Bianca gebe olmadığı için bu tip de Shakespeare’in oyununda yoktur. Bunların yerine Shakespeare, Bianca için bir üçüncü talibi, Hortensio’yu eklemiştir. Hortensio da kılık değiştirerek Litio adıyla Bianca’ya müzik öğretmeni olmuştur; tıpkı Lucentio’nun Cambio adı altında Latince öğretmeni olması gibi. Kısacası, Shakespeare’in “sahteciler”i Ariosto’nunkinden sayıca daha çoktur. Shakespeare’in oyunundaki Bianca ile geliştirilmiş olan ikincil oyun dizisi, genel olarak Plautus’un başı çektiği antik Latin komedyasından çok farklı değildir. [5] Kılık değiştirmeler, sevgililerin rekabeti, bir yabancının başkasının kimliğine bürünmesi, akılların karışması, aldanmalar, quid pro quo [6] sahneler, yalanlar, çeşitli düzenbazlıklar vb. Hele V. Perde, 1. Sahne’de Lucentio’nun babası Vincentio’nun başına gelenler, sahteciliğin doruğudur. Lucentio’nun uşağı, efendisinin babasını tanımadığını söyler, hele küçük yaştan beri yetiştirip emek verdiği uşağı Tranio’nun Vincentio’yu tanımadığını söyleyip kendisinin Lucentio olduğunu iddia etmesi bardağı taşıran son damla olur. Penceredeki yabancının ben Vincentio’yum demesi de cabası. Gerçek Vincentio bu “sahteciler” yüzünden nerdeyse zindana atılmak üzeredir ki, Gremio bu işte bir katakulli oduğunu sezerek engel olur. Lucentio ortaya çıkınca da gerçek anlaşılır. Az da olsa, Supposes’daki bazı konuşmaları Shakespeare biraz değiştirerek kullanmıştır. Örneğin, baba Philagano’nun “Oğluma ne yaptın, aşağılık herif, ” sözleri ile baba Vincentio’nun “Söyle alçak, oğlum Lucentio nerde?” demesinde oğulun öldürülmüş olabileceği korkusu sezilir. Başka bir örnek, Philagano’nun uşağı ile konuşmasıdır: “Beni tanımıyor musun?” Uşak, “Hatırladığım kadarıyla efendim, şimdiye kadar sizi hiç görmedim.” Shakespeare’in Vincentio’su sorar: “Buraya gel, serseri. Beni unuttun mu ha?” Biondello, “Unutmak mı? Hayır efendim. Nasıl unuturum, sizi hayatımda hiç görmedim ki.” Shakespeare, Bianca’yı sadece Katherina ile zıtlık yaratmak için işlememiştir. Katherina’nın böyle aksi olmasındaki nedeni de dolaylı olarak göstermiştir. Bianca, babasının sevgili, şımartılmış kızıdır. Bianca’ya gösterilen sevginin onda biri bile Katherina’ya gösterilmemiştir. Aslında kişilik sahibi olan Katherina’dır, ama silik ve her şeye boyun eğen kurnaz Bianca ona tercih edilmektedir. Zaten dobra ve açık sözlü olan Katherina’nın –hele o dönemde– başa baş söz yarıştırması erkeklerin gözünde onu aksi, hırçın ve huysuz yapmıştır. Ama oyun ilerledikçe bu durum seyircinin gözünde Katherina’yı daha sempatik yapar. Petruchio’nun baskısı ile Katherina seyirci için aynı zamanda bir kurban olmaktadır. 4. Katherina ile Petruchio Petruchio’nun aksi bir kız olarak tanınan Katherina’yı uysallaştırması, herhalde maço erkeğin hayalidir. Sokrates’in büyük bir düşünür olmasının nedeni karısı Ksantippe’nin aksi ve huysuz olmasına bağlanır. Bizde Karagöz’ün karısı da aksidir, ama aynı zamanda şirrettir, Karagöz’ün kafasında boza pişirir. Hemen tüm ülkelerin folklorunda aksi ve huysuz kadınlar vardır. Çünkü bunlar güldürü öğesini ateşlerler. Aksi bir kadının uysallaştırması teması üzerine önemli bir kaynak Richard Hosley tarafından bulunmuştur. Bu manzum olarak yazılmış bir baladdır. Bu baladın başlığı A Merry Jest of a Shrewde and Curste Wyfe, Lapped in Morelle Skin, for her Good Behavyour’dur. [7] Bu balad KatherinaPetruchio olay dizisine oldukça iyi bir kaynak olmuştur. Ancak en büyük fark uysallaştırma eyleminde izlenir. Baladda bir şeytan olarak da görülen aksi kadının da babasının sevgili evladı olan bir küçük kız kardeşi vardır. Aksi ve huysuz kadın evlenip kocasının evine gider ve bir süre sonra uysallaşmış olarak babasının evine döner. Kabataslak bu Hırçın Kız’da da böyledir. Ancak baladda koca kadının elbiselerini yırtıp kan getirene kadar kızılcık sopasıyla çıplak tenine vurur, kadın bayılır. Shakespeare, bu insanlık dışı işkenceyi beğenmediğinden, uysallaştırma işlemi için aşırı yollara başvurmamayı tercih etmiştir. Shakespeare’in Petruchio-Katherina ilişkisi için yeni bir bulguya gitmesine gerek yoktu, çünkü buna benzer karı-koca ilişkileri halk masallarında vardı; güveyin eski elbiselerle düğün törenine gelmesi, kadının kocası ne derse onu onaylaması, kocaya mutlak itaat, hatta şapkayı beğenmemiş görünerek onu ayaklarıyla ezmek vb. halk masallarında da görülür. [8] Petruchio’nun aksi ve hırçın bir kadının eğitilmesini bir atmacanın, bir şahinin eğitilmesiyle bir tutan zihniyeti, her ne kadar komedya açısından çekici gibi görünse de, o dönemde erkek gözüyle kadına nasıl bakıldığını açık ve seçik göstermektedir. Aksi bir kızın uysallaştırılmasını konu alan bu oyunun o dönemde çok sayıda erkek seyircisi olduğunu tahmin etmek zor değildir. Katherina’nın ikinci sahnede ellerini iple bağlayıp kız kardeşi Bianca’yı hırpalaması seyirci gözünde eğlenceli olduğu kadar, bir antipati de oluşturmuş olabilir. Ama oyun ilerledikçe ve Katherina Petruchio’nun acımasızlığı altında bir kurban olmaya başladığında seyirci bu kez Katherina’ya sempati duymaya başlamış olabilir.
William Shakespeare – Hircin Kiz
PDF Kitap İndir |