Gene Deweese – Barış Koruyucuları

“Bu tam bir yaban kazı avıydı, Bir Numara, ama itiraf etmeliyim ki, beni hiç rahatsız etmedi.” Aslında Kaptan JeanLuc Picard oldukça memnun görünüyordu. Konforlu koltuğunda arkasına yaslanarak otururken, genellikle oldukça sert çizgilere sahip olan yüzünde hafif bir gülümseme vardı. Ana ekranda, en yakın Yıldız Üssüne doğru Warp1 hızıyla ilerleyen Atılgan’ın yanından kayıp giden yıldızlar görünüyordu. Orion bölgesinin oldukça uzak bir köşesindeydiler. Picard’ın sağında oturmakta olan Birinci Subay Yarbay William Riker gülümsedi. “En iyi koşullar altında bile, Ferengi’lerle ilişki kurmak pek de hoş birşey değildir.” Picard başıyla onayladı. Yüz ifadesi anımsadığı birşey yüzünden sertleşmişti. “Olayları olduğundan önemsiz göstermek konusundaki yeteneğin her gün daha da gelişiyor, Bir Numara. Kişisel fikrimi sorarsan, meslek hayatımın geri kalanını o ismi bir daha duymadan geçirmeye hiç itirazım olmazdı doğrusu.” “Buna bir de şu açıdan bakın, efendim,” dedi Riker, “Ferengi’lerin bu bölgede faaliyet gösterdiklerine dair hiçbir kanıta rastlamadık, ama daha önceden bilinmeyen iki M sınıfı2 gezegen keşfettik ve her ikisi de birkaç kuşak sonra Federasyonla temas kurmaya hazır olabilir.” “Evet, Kaptan,” diye gönüllü olarak söze karıştı Binbaşı Data, “üç milyardan fazla zeki varlığın keşfiyle sonuçlanan bir görev, ‘yaban kazı avı’ olarak değerlendirilemez.” Androide bakan Riker gülümsedi. “Bu ifadeye aşina olmanız beni şaşırttı, Bay Data.


” “Tam tersine, Yarbay, değilim. Kaptan bunu ilk kullandığında oldukça tuhafıma gitti. Sahip olduğum bilgilere göre, Ferengiler, değer yargıları Federasyonunkilerle uyuşmasa bile, gelişmemiş, barbar veya ilkel anlamında ‘vahşi’ olarak nitelendirilemezdi. Bu yüzden, bunun benim programımda olmayan metaforik bir ifade olduğu sonucuna vardım. Ancak, kaptanla aranızdaki konuşmanın gidişatı bu deyişin anlamını kavramamı sağladı.” Riker bir kahkaha attı. “Peki, nedir bu anlam?” Data bir soluk aldı ve koltuğunda sözlüye çağırılmış bir öğrenci gibi doğruldu. “Başlatılmasına sebep olan bilginin yanlış ya da yanıltıcı olmasından dolayı beklenen sonuca ulaşmamış bir proje, boşa harcanan çaba,” dedi ve onay beklercesine Picard’a baktı. “Çok iyi, Bay Data,” dedi kaptan neredeyse kıkırdayarak. “Daha önce bu ifadenin hiç bu kadar kesin bir tanımını duymamıştım özellikle bunu ilk kez birkaç dakika önce duymuş birinden.” “Teşekkür ederim, efendim, ama tasarlanma biçimim” Birden, Data sustu ve önündeki göstergelerde ortaya çıkan henüz tamamlanmamış bir mesaja bakarken parlak sarı gözleri belirgin biçimde büyüdü. Parmakları çabucak panel üzerinde gezindi ve gelen bilgiyi teyid etti. “Kaptan,” dedi sonra, “tarayıcılar oldukça büyük bir nesnenin varlığını işaret ediyor. Sıfır, bir, iki – sıfır, sıfır, beş yönünden yaklaşıyor.” “Başka bir yıldız gemisi mi?” diye sordu Picard.

“Sakın Ferengiler olduğunu söylemeyin.” “Kütlesi küçük bir yıldız gemisininkine benziyor, efendim, ancak herhangi bir enerji saptamıyorum.” “Sahipsiz bir gemi mi?” Picard doğruldu ve hafifçe öne eğildi. “Mümkün, efendim, ancak bu uzaklıktan”

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir