Aslı Zengin – iktidarın Mahremiyeti (İstanbul’da Hayat Kadınları, Seks işçiliği ve Şiddet)

İstanbul’da Fuhuş ve Devlet ilişkisinin Kısa Tarihçesi; İstanbul’da fuhşun geçmişine dair ulaşabildiğim kısıtlı kaynaklar arasında Sevengil’in İstanbul Nasıl Eğleniyordu? adlı kitabı değerli bir yapıt. Bu kitap İstanbul’da 1453 ve 1927 yılları arası dönemin kapsadığı eğlence kültürüne bak^arak, insanların gündelik hayatlarını yaşayış biçimlerini ve toplum içinde kurmuş oldukları ilişkileri anlatıyor. Sevengil 16. yüzyılın sonlarına doğru, yani Kanuni Sultan Süleyman’ın döneminin son günleri ve İkinci Selim’in padişahlığı sırasında, fuhşun mahalle aralarında epey yaygın olduğundan bahseder. 10 Özellikle Galata ve Eyüp civarlarındaki mahallelerde icra edilen fuhuş halkın tepkisini çeker ve İkinci Selim’in 1567 yılında verdiği bir hüküm sonucu mahalleli, mahallenin imamı ve müezzinin denetimi altına girer. Bu süreçte fahişelik yaptığı düşünülen birçok kadının evi basılır, kadınlar hapsedilir ve evleri tahliye edilir. Hapsedilen kadınlara gönlünü kaptırmış kişilerden bazıları bu kadınlarla evlenmek ister ve bu durum padişahın kadınlan tahliye etmesiyle sonuçlanır. Fakat ne kadınların ne de kocalarının bir daha İstanbul’ da yaşamasına izin verilmeyerek hepsi sürgüne yollanır. Diğer yandan fuhşun yaygınlaşmasına katkıda bulunan kişiler arasında, padişah tarafından fuhşu kontrol altına almakla görevlendirilen subaşılar 12 bulunur. Subaşılar fuhuş yapan kadınlardan altın toplayarak fuhşa göz yummaktadırlar. Başka semtlerde gördükleri baskı yüzünden fuhuş yapamayan kadınlar, bu durumu fırsat bilerek Eyüp’te rüşvet karşılığı fuhuş yapmaktadırlar. Gidişatı sezen padişah Eyüp’e dair yeni düzenlemeler getirerek, buradaki kahvehaneleri kapatır ve çalgı çalmayı, toplanıp cümbüş yapmayı yasaklar. Mahalle aralarındaki fuhuşu engellemek için alınan önlemler bir süre sonuç verir, fakat bu sefer de İstanbul’un dört bir yanında açılan çamaşır yıkama dükkânları fuhşun merkezi olmaya başlar. Çamaşırı genelde kadınlar yıkamakta, müşteriler ise çoğunlukla genç erkeklerden oluşmaktadır. Bu dükkfuılann tezgâhtarlığını yapanlar ise genelde eski genelev patronları olarak bilinmektedir.


1570 yılı içersinde bu durumun farkına varılır ve çıkan bir padişah buyruğuyla dükkânlardan sorumlu vakıf yöneticilerinden çamaşırcı kadınlara dükkân kiralamamaları ve olan kiracıları da çıkarmaları istenir. Fuhuş İstanbul’da çeşitli kisveler altında Üçüncü Murat zamanında yine ciddi biçimde çoğalır. Esir ticareti fuhşa yataklık eden en etkili yollardan biridir. Kendilerine esir taciri süsü veren kişiler, ellerinin altındaki hayat kadınlarım cariye gibi satıp, sonra satın alan kişinin kadınlarla geçirdiği birkaç günün sonunda kadınları beğenmediğini ve geri iade etmek istediğini söylemesiyle yeniden geri alırlar. Böylece satılmış olan kadının geri iade edilmesi yöntemiyle fuhşun devamı sağlanır. Esir tacirlerinin çoğunu yaşlı kadınlar oluşturur. Yıne bu durumun farkına varılmasıyla, 1583’te çıkan bir emir kadınların esircilik etmelerini yasaklar.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

Yorum Ekle