Doğu Perinçek – Orta Asya Uygarlığı

Kırk yıldır, Türk tarihinin özellikle iki büyük devrimci atılımı üzerinde araştırma ve incelemelerde bulunuyorum. Birincisi, Türklerin MÖ 1000’lerden MS 1000’lere kadar devam eden uygarlığa sıçrama sürecidir. İkincisi, 150 yıldır devam eden Millî Demokratik Devrimimizin en büyük atılımı olan Kemalist Devrim’dir. Orta Asya kavimlerinin tarihsel gelişimlerini inceleyen Bozkurt Efsaneleri ve Gerçek başlıklı kitabımı, daha 1973 yılında yazmıştım. İlk üç basımı toplam 23 bin adet satan bu kitabı, sürekli geliştirmeye çalıştım. Bu arada son yıllarda Orta Asya’nın uygarlaşma süreçlerine ilişkin çok yeni bulgu ve bilgilere ulaştım. Turfan havzasında çölün altında inşa edilen 5 bin kilometre boyundaki sulama kanalları ağının geçmişi 2 300 yıl öncelerine kadar uzanıyordu. Orta Asya’da olağanüstü bir yerleşme iradesini ve devlet birikimini ifade eden bu büyük eser, “Yeraltındaki Çin Seddi” olarak adlandırılıyordu. 4-6 Ekim 2004 tarihinde Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te yapılan II. Türk Uygarlık Kongresi’ne katılan arkadaşım Dr. Yavuz Daloğlu sayesinde, Göktürk parasının bulunduğunu öğrendim. Bu arada Kaşgarlı Mahmut’un anıtsal eseri Divanü Lügat-it Türk’ün dünyadaki benzerlerinden dört-beş yüzyıl erken üretilmiş olmasını açıklama çabalarım oldu. Bütün bu bilgileri, Bozkurt Efsaneleri ve Gerçek kitabımın 6. basımında değerlendirmeyi düşünüyordum. Ancak hepsini yan yana koyduğum zaman, aslında yeni bir kitabın ortaya çıktığını gördüm.


Bozkurt Efsaneleri ve Gerçek, Türk tarihçilerinin Orta Asya süreçlerine ilişkin Milliyetçilikten kaynaklanan ciddî bilimsel yanlışlarının eleştirisi ekseninde yazılmıştı. Elinizdeki Orta Asya Uygarlığı ise, Avrupa merkezli tarihçiliğin Orta Asya’ya tepeden bakışlarını çürütüyor ve Orta Asya’nın görülmek istenmeyen uygarlık birikimine bazı örneklerle dikkat çekiyor. İşin ilginç yanı, Avrupa merkezli tarih yazımının görmek istemediği olguları, bizim Milliyetçi tarihçilerimizin de görmemiş olmalarıdır. Altı bölümden oluşan kitabın I. bölümü, Bozkurt Efsaneleri ve Gerçek başlıklı kitabımın II. bölüm, 4. kesimiyle bazı tekrarlar içeriyor. Ancak bu gerekliydi. Çünkü Türk adının siyasal ve devrimsel kökeni, başka deyişle Türk adının uygarlığa sıçrama ile aynı tarihsel sürece denk düşmesi, her iki kitabın tezlerinin kanıtlanması açısından şarttır. İlerde bu kitaba, devlet teorisi alanında dünya bilimine önemli katkılarda bulunmuş olan Yusuf Has Hacip’in Kutadgu Bilig ve Nizamülmülk’ün Siyasetname’si üzerine iki incelemeyi eklemeyi düşünüyorum. Orta Asya uygarlığı üzerine öne sürdüğüm görüşlerin eleştirilmesi ve tartışılması umuduyla…

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

Yorum Ekle
  1. Tebrikler Sn Perinçek. Yayınlarınızı izliyorum Atatürk Kitaplığı müdürlüğüm yıllarında Şule Hanıma da yardımcı oluyordum. Takımları da basıldıkça kütüphanelerimize verdiler. Teşekkürler, saygılar. Ali Mazak Bandırma