Etiket: Fernand Braudel

Fernand Braudel – Uygarlıkların Grameri

Tarih bilgisi, insanın maddi bir üretim yapabilmesine, hatta en sıradan gündelik ihtiyaçlarını karşılamasına bile olanak vermez. İnsanın maddi hayatını sürdürmesi konusunda bu denli pasif bir konumda olan tarih, gene de her uygar toplum tarafından büyük bir istekle eğitim programlarının baş köşesine konulmuştur. Hatta sıklıkla karşımıza çıkan ve neredeyse bir dogma halini alan bir görüşe göre, […]

Fernand Braudel – Maddi Uygarlık – Mübadele Oyunları

Eğer her şey basit olabilseydi, bu cildin, maddi hayatın zemin katının -bu eserin birinci cildinin konusu- üzerinde, ekonomik hayatın hemen üstte yer alan katlarını ve bunun üzerinde de, kapitalist eylem katını keşfettiğini söylerdim. Bu, katları olan bir ev simgesi, eğer onları somut anlamı içinde zorlayabiliyorsa, nesnelerin gerçeğini oldukça iyi bir şekilde aktarabilmektedir. “Maddi hayat” (işin […]

Fernand Braudel – Maddi Uygarlık – Gündelik Hayatın Yapıları

Bütün bilimler gibi tarih de önce ele en kolay gelenlerle işe başlamıştır. İnsani değişmenin alanı ve bu alanı inceleyen, incelediği için de düzene sokan disiplin olan tarih, edebi bir tür olmaktan, bilimsel bir anlama çabası haline gelmeye kadar uzanan uzun soluklu macerası esnasında, değişim sürecinin derin nedenlerine ulaşabildiği ölçekte bilimsel bir içerik kazanmıştır. Aslında edebiyat […]

Fernand Braudel – Akdeniz, Mekân ve Tarih

BU KİTAPTA gemiler yol alır; dalgaların şarkıları sürer gider; bağcılar Cinque Terre yamaçlarından Cenova Rivierası’na inerler; Provence’da, Yunanistan’da zeytinler toplanmıştır; Venedik’in durgun sularında ya da Cerbe kanallarında balıkçılar ağ çeker; tekne yapımcıları, vaktiyle yapılan teknelere benzer tekneler yapar… Ve biz yine, onlara göre, zamanın dışında olduğumuzu fark ederiz. Giriştiğimiz deneme, geçmişin ve bugünün sürekli karşılaşması, […]

Fernand Braudel – Akdeniz, İnsanlar ve Miras

Akdeniz, kendisini çevreleyen ovalar ve dağlar, kentler ve çöller kadar, tanrıları da barındırıyordu. Akdeniz sularında, bir kıyıdan diğerine sitelerinin tanrılarını taşıyan yürekli denizciler, yeni topraklar peşinde koşuyor, oralarda koloniler kurup tapınaklar dikiyorlardı. Çoğu kıyıya yakın yapılmış bu tapınakların kalıntıları bize bugün hâlâ o eski zaman efsanelerini, insanlarla tanrılarının, bu ayrıcalıklı denizin çevresinde Batı uygarlığının temellerinden […]