Etiket: Şebnem İşigüzel

Şebnem İşigüzel – Venüs

Göbek Deliği Göbek deliği annemizin hatırasıdır. Hem bağımlılığımızın hem bağımsızlığımızın işareti. Benim için biraz farklı tabii. Evet, sanırım buradan başlamak en doğrusu: Doğuyla batının tam ortasında, Isǚ tanbul Boğazı’nda dünyaya geldim. 23 Temmuz 1908’de bir kayığın içinde. Hatta, “Neden erkek değil de kız!” diye öϐkelenen babam ter ter tepinip kayık alabora olduğundan, suyun içinde. Odžnce, […]

Şebnem İşigüzel – Sarmaşık

O kış hayatlarımız sarmaşık dalları gibi birbirine geçecek, bütün felaketler ve kötülükler bizi bulacaktı. Birbirimizin varlığından haberimiz yokken, hayatlarımızı var eden tesadüfler birleştirecekti bizi. Sarmaşıkların sırnaşık cılız gövdeleri gibi aşklarımız, kederlerimiz, kayıplarımız ve arzularımız birbirine dolanacaktı. Tesadüflerin hayatın atomları olduğunu, böyle saçmalıkları düşündüğüm için değil de, kafamı üç gün önce traş ettiğimden, o sert kır […]

Şebnem İşigüzel – Gözyaşı Konağı

1876 yılı baharında gayrimeşru bebeğimi doğurmak üzere evin erkeklerinden habersiz Büyükada’ya gönderildim. Yanıma Bedriye Kalfa’yı verdiler. Evin kadınlan baba ve ağabeyime küçük bir hikâye takdim ettiler. Para kazanma hırsıyla yaşayan babam yokluğumu dikkate alacak vaziyette değildi zaten. Sadece ağabeyim bir süre uzaklarda olacağımı duyunca şaşırmış. Sofrada kızılcık hoşafım kaşıklarken bir an donup kalmış. Ona öyle […]

Sebnem Isiguzel – Resmigecit

“Paşalar tavan arasında toplanmış” dedi. Ayağa kalksa o incecik bacaklar o koca gövdeyi nasıl taşıyor diye şaşırabileceğiniz adam. Ziyaretçi diyeceğiz ona. Dürbünle amaçsızca gökyüzünü, dallara konmuş kumruları seyreden, meseleye sessiz kaldı, ki kahramanlarımızdan birisi o. “Görüyor musun Başkent’in bütün kumruları toplandı?” Tavan arası istihbaratını veren ziyaretçi, Çoban lakaplı bu siyasetçinin böyle alakasız şeylerden söz eder […]

Sebnem Isiguzel – Kaderimin Efendisi

Hemşire biraz önce rutin işlemleri; ateşini ve nabzını ölçmek, bir morfin iğnesi daha yapmak üzere odaya girdiğinde fark etmişti kadının öldüğünü. Karısının başucunda bekleyen Fikri Çalışkan’a, “Başınız sağolsun,” demişti. “Karınız ölmüş.” Ateşi 36.5 dermiş gibi, bu morfin iğnesi onu sabaha kadar idare eder dermiş gibi, her zamanki gibi sakince, hiçbir şey olmamış gibi söylemişti bunu. […]

Sebnem Isiguzel – Eski Dostum Kertenkele

Her şey, her şey o kadının yüzünden oldu. Ne güzel paraları göğsüme bastırmıştım. Yumuşacıktılar. Başparmak ıslık çalar çalmaz dışarıdaydım. Sanki bir kuklaymışım, bacaklarım tahtaymış gibi gümüş rengi yolda koşuyordum. Birden o uğursuz kadın çığlığı dolaştı tahta bacaklarıma. Rüzgârımla mavi yağmurluğum şişti. Tanrı’dan, rüzgârla şişen yağmurluğumun bir çift kanat olmasını diledim. Olmadı. Balon da olabilirdi. Bir […]