Jean-Jacques Rousseau – Bilimler ve Sanatlar Üstüne Söylev

Bu söylev, Dijon Akademisi’nin 1749’da ortaya attığı şu yarışma sorusuna cevap olarak yazılmıştır ve birinciliği kazanmıştır: “Bilimlerin ve sanatların gelişmesi ahlâkın düzelmesine yardım etmiş midir?” Rousseau bu soruya yalnız ünlü söylevi ile değil, bütün hayatı ve eserleriyle hayır cevabını vermiştir. Söylev’in önemi Rousseau’nun yazarlık hayatında bir hareket noktası oluşu ve eserlerindeki başlıca tezi özetleyişidir. Rousseau ölünceye kadar bu söylevdeki fikirlere bağlı kalmış ve bütün eserleri sanki aynı fikirlerin genişletilmesi ve ispatlanması için yazılmıştır. Rousseau’nun tezi ne kadar garip görünürse görünsün, bugün bile kuvvet ve tazeliğini korumaktadır. Avrupa uygarlığının şimdiki buhran günlerinde birçok düşünürler sanat ve bilimlerin insan hayatındaki yeri ve önemi sorunlarına dönmektedirler. Dijon Akademisi’nin sorusu bugün yeniden sorulsa Rousseau gibi cevap verecek düşünürlerin bulunmayacağı ileri sürülemez. Rousseau bu söylevi niçin, nasıl yazdığını İtiraflar’da şöyle anlatır: “O 1749 yılı aşırı sıcak bir yaz olmuştu. Paris’le Vincennes arası iki fersahtır. Arabalara para verecek durumda olmadığım için yalnız olduğum günler, öğleden sonra saat ikide yayan gidiyordum, bir an önce eve varmak için de çabuk yürüyordum. Paris’in modası gereği ağaçlar hep budanmış olduğu için hemen hiç gölge vermiyorlardı. Çok kez sıcaktan ve yorgunluktan yürüyemez olup uzanıyordum bir yere. Adımlarımı yavaşlatmak için yanıma bir kitap almayı akıl etmiş, bir gün de Mercure de France dergisini almıştım. Okuya okuya yürürken Dijon Akademisi’nin ertesi yılın edebiyat armağanı için yayınladığı şu soru gözüme ilişti: ‘Bilimlerin ve sanatların gelişmesi ahlâkın bozulmasına mı düzelmesine mi yardım etmiştir?’

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir