Kategori: Tarih

Ahmet Kahraman – Kürt İsyanları

Soykırım, sürgün ve asimilasyon fırtınalarıyla savrulmalarına, yurtlarının parçalanıp bölünmesine rağmen, varlıklarını koruyabilen Kürtler, Ortadoğu’nun en eski halklarından biridir. Bölgenin yerlileri olarak, aynı zamanda, burada yaratılan kültürün mirasçıları, ama, Rus sosyal bilimci N. Y. Marr’ın deyimiyle, “tarihin üvey evlatları”dır Başka bir deyişle Kürtlerin tarihi, “anne ve babaların kayıp evlatlarını, kardeşlerin birbirini aradığı bir tarih”tir… Bu pencereden […]

Özlem Kumrular – İslam Korkusu – Kökenleri ve Türklerin Rolü

Sevgili okur, bu kitapta başrollerini Türklerin ve Arapların oynadığı, Ortaçağ başından Yeniçağ’a uzanan sürede Avrupa’daki İslam korkusunun hikâyesini bulacaksın. Büyük bir kısmı beni de şaşkına çeviren sürpriz bilgileri, hep dünyanın öbür ucunda buldum. Küçük bir ipucunun peşinden gidip hikâyenin eksik parçalarını bir araya getirdim. Beyrut’ta bir kitapçıda, Sardinya Adası’nda bir arşivde, Cezayir’de bir kütüphanede, Ljubljana’da […]

Özgür Topyıldız – Anadolu Yıldızı Eskişehirspor

Gümüş Takımın Güzel Hatırası İlk gittiğim maç, 10 yaşında, bir Eskişehirspor maçıydı. UEFA Kupası ilk tur maçı: 1. FC Köln-Eskişehirspor. Müngersdorf Stadı’nda, Overathlı, Floheli, Weberli Köln’e karşı, Fethili, Kâmuranlı, Burhanlı Eses’i seyrettim. O zamanlar, bir Galatasaray-Fenerbahçe-Beşiktaş vardı, bir de “ötekiler” vardı. İkisinin arasında da Eskişehirspor vardı. Eskişehirspor, “ötekiler”in en güçlüsüydü. Aslında, onların ötesindeydi. Aslında, Galatasaray-Fenerbahçe-Beşiktaş’ın […]

Önder Kaya – Roma İmparatorluğu’ndan Hitler Almanyası’na Avrupa Tarihi

“Tarihi kazananlar yazar” sözünün bir gereği olarak Avrupa ya da nam-ı diğer “Batı”nın bakış açısını bilmek, Batı’nın yaşadığı tarihsel süreç hakkında bilgi sahibi olmak günümüzde her zamankinden daha da önemli hale gelmiştir. Zira hâlihazırda baskın olan dinsel, kültürel, siyasal eğilimler büyük ölçüde bu küçük kıtanın şekillendirdiği değerlerdir. Çağımızda bu denli etkin olan Avrupa’nın, mekan ve […]

Ömer Seyfettin – Turan Devleti

«BİR MİLLETİN TABİİ HUDUTLARI DAĞLAR VE IRMAKLAR DEĞİLDİR. İSTİNAD ETTİĞİ MİLLİYETİN LİSANI VE DİNİ SINIRLARIDIR.» ÖMER SEYFETTİN (ARKA KAPAK) Ömer Seyfettin’in İki Şiiri Ömer Seyfeƫn’in, hikâyeleri kadar olmamakla birlikte, oldukça başarılı şiirleri vardır. Aşağıda bunlardan iki örnek veriyoruz: KIZILIRMAĞA Ah, ey Kızılırmak! Ağlıyor musun? Dalgaların coşmuş, bilmiyor durmak, Çöktü yüz bin ocak, anlıyor musun? Ben […]

Ömer Seyfettin – Balkan Harbi Hatıraları

Ömer Seyfettin, şair, hikâyeci, fikir ve siyaset adamı, asker, öğretmen, nazariyatçı ve tenkitçi yönüyle Tanzimat’tan sonraki Türk edebiyatının ve düşünce dünyasının göz ardı edilemeyecek önemli bir şahsiyetidir. Hakkı Süha Gezgin’in ifadesi ile o, “Dalları meyvelerinin ağırlığı ile esneyip sarkmış bir ağaçtı.” [1] Ömer Seyfettin’in otuz altı yıllık hayatında ortaya koyduğu birçok hikâye, tiyatro eseri, bazıları […]

Oya Boyla – Mobilya Tarihi

Mobilya yerleşik ve gelişmiş toplumlara ait bir üründür. Mobilyalar insanın günlük yaşamını kolaylaştıran eşyalardır. Çağdaş insan evde, işyerinde, taşıt araçlarında, otelde, hastanede, dükkânda, kısaca bulunduğu tüm mekânlarda mobilyasız bir düzeni düşünemez bile. Oysa dünyada bazı topluluklar hala ona gereksinim duymadan yaşamaktadır. Beş bin yıllık tarihine karşın birçok toplumda sıradan insanlar mobilya ile günümüzden ancak iki […]

İlber Ortaylı – Osmanlı Düşünce Dünyası ve Tarihyazımı

Tarih derken, kelimelerin üzerinde durmak lâzım. Bir tanesi historia, ikincisi tevârîh, üçüncü tabir bilhassa tarih felsefesi açısından geçecek olan res gestae’dir. Historia Latinlerin tarih kelimesi, aslı Yunanca; “somut bir malzeme, müşahhas bir malzeme, bilgi” demek. Arabcadaki “tarih” kelimesinin kökü “ay bilgisi” demek, yani takvim bilgisi, çok müşahhas. Res gestae ise, Latincede “res” “şeyler” demek; gestae […]

Osman Pamukoğlu – Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok

Sen de uzak ülkelerden dönüyorsun Ve bana bütün söyleyebildiklerin, Akşam evinin eşiğine oturmuş Serinleyen bilinin, Aklına gelebilecek düşünceler. Peki, ne anlamı var öyleyse; Bunca yolculuğun. LouisAragmı “Tarih nankör değildir, bir kameti unutmaz; İstikbalin vicdan* aj* istemez, kin tutmaz” Mekmet Emin Yurdakul Önsöz Savaşı, O’nun ne olduğunu bilmeyen ve hiçbir zaman ateş altında bulunmayanlar çıkarmış ve […]

Ahmet Çavuşoğlu & Cengiz Kavuş – Tapınak Şövalyeleri ya da Gizli Dünya Devleti

Baron’u Patrikhane’de edilen yemin öldürdü, – Yıl 1118… Avrupa’dan İstanbul’a gelen 9 ünlü şövalye Patrik huzurunda bir yemin eder. – Asırlardır, binlerce Baron’u yaratan veya öldüren karanlık güç bu yeminle vücut bulur. Mart Perşembe günü her hafta olduğu gibi milyonlarca kişi, telaşla işlerini dizinin başlayacağı saatten önce bitirip ekran başına oturdu. Bu, yaklaşık 2 yıldır […]

Ahmet Cevizci – Felsefe Tarihi Thales’ten Baudrillard’a

İnsanlar mesleki kariyerlerini, genellikle hem alanın normlarını, gerekli kıldığı şeyleri veya ihƟyaçlarını hem de kendi yapabileceklerini hesaba katarak planlarlar. Bu ikisinin birlikteliğinden sağlam ve doğru sonuçların çıkmasını, en azından boşuna yaşamamış veya kürek çekmemiş olmak adına isterler. Böyle bir planlamayı, doktorayı biƟrdiğim sene ben de yapƨm. Aslında tam olarak yapƨğım bile söylenemez. Çünkü aldığım eğiƟmin […]

Ahmet Cevdet Paşa – Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt)

Geçmiş nesillerin geleceklere kalıcı olacak en güzel yadigârı, tarih ilmi olup, çeşitli milletlerin geçmiş zamanlarda birbirlerine olan üstünlük ve meziyetlerinin bir ölçüsüdür. Tarihçiler, zamanlarının olaylarını zaptetmek sureti ile nesilden nesile bu emsalsiz ilme hizmet etmişlerdir. Her devlet kendi olaylarını yazdırmaya himmet ettiği gibi, Devlet-i Aliye’de de tarih sahnesinde göründüğü andan itibaren bugüne kadar olaylar birbiri […]

Orhan Kurmuş – Emperyalizmin Türkiye’ye Girişi

Bu kitabın ilk basımı 1974 yılında yapılmıştı; aradan 34 yıl geçmiş. İkinci basım 1977, üçüncü basım 1982 yılında yapıldı. Bu, dördüncü basım oluyor. İleride anlatılacağı gibi kitap, aslında, 1973 yılı Aralık ayında Londra Üniversitesi’ne sunulan ve 1974 yılı Ocak ayında kabul edilen doktora tezimin 1 kısaltılarak Türkçeye çevrilmiş biçimidir. Akademik zorunluluklardan kaynaklanan ritüel nitelikli pasajların […]

Orhan Hançerlioğlu – Düşünce Tarihi

GÖK BOŞLUĞUNDA BİR DÜNYA Milyonlarca yıl önce, SUDA BİR HÜCRE Canlılığın gerçekleşebilmesi için hücre (cellule) yaşamına elverişli bir ortam oluşmalıydı. İşte, canlılığın ilk adımı olan hücre, okyanusların bu tuzlu sularında gerçekleşmiş olmalı. Bilgin Oparin, hidrokarbonların, tuzlu suyun etkisiyle inorganik karbon bileşimlerinden meydana geldiğini tanıtlamış bulunuyor. Okyanuslarda erimiş olarak bulunan hidrokarbonların birbirleriyle birleşerek gittikçe daha gelişmiş […]

Oral Sander – Siyasi Tarih 1 – İlkçağlardan 1918’e

10 Eylül 1995’te yitirdiğimiz Prof. Dr. Oral Sander’in siyasi tarih alanına en büyük katkısı, konuyu çok geniş bir çerçevede ele almasıdır. Diplomat için “her şeyden anlayan kişi” tanımı da yapılır. Profesör Sander de diplomatik tarihi (siyasi tarihi) çok yönlü, disiplinlerarası bir çerçevede ele almıştır. Siyasi tarihi bir uygarlık tarihi, kültür tarihi temeline oturtmuştur. Oral Sander […]

Oral Sander – Anka’nın Yükseleşi ve Düşüşü (Osmanlı Diplomasi Tarihi Üzerine Bir Deneme)

Osmanlı devletinin dünya tarihinde gelmiş geçmiş en büyük imparatorluklardan biri olduğunu söylemek herhalde yanlış olmaz. Böyle bir devletin tarihi bugünü kadar genellikle “iç tarih” açısından yazılmış, dünya devletler sistemi içindeki yeni pek az ele alınmıştır. Bu tutumun sonucu olarak, dünya ve özellikle Avrupa güç dengelerindeki yeri, siyasi tarihin ana konusu olan temel gelişmeler ya da […]