Ayşe Kaygusuz Şimşek – Aydede ile Ateş İnternette

Akıllı ve zeki ama mutsuz olan Ateş’e sevgiyi Aydede öğretmişti. Aydede adını da Ateş koymuştu ona. “Dede senin adın, Aydede, olsun mu?” “Tabii, olabilir. Sen mutlu olduktan sonra adımın ne önemi var. Hem bu, Aydede adını da sevdim.” demişti. Sonra Ateş, Aydede’yi annesi ve babasıyla tanıştırmıştı. Ateş ve ailesi, Aydede’nin kimsesi olmadığı için ona birlikte yaşama teklifinde bulunmuş, Aydede de bir süre onlarla yaşamayı kabul etmişti. Ateş o gün okuldan geldikten sonra biraz oyun oynadı, biraz da Aydede ile te4 5 6 7 levizyonda film izledi. Her akşam olduğu gibi bu akşam da ödevlerini Aydede ile yapacaktı. Ancak Ateş izledikleri filmden çok etkilenmişti. Akşam yemeğinden sonra da Aydede ile filmin konusunu ve karakterlerini, yani filmin karamanlarının davranışlarını konuşmaya devam ettiler. -Filmin baş karamanı yaratıcı bir kişiliğe sahipti. Bu kişilere ‘girişimci’ de denir, dedi Aydede. Ateş: -Diğer oyuncunun davranışları da çok etkiliydi, diye ekledi.


-Evet, dedi Aydede: -Birleştirici bir kişiliği var. Yani etrafındaki insanları sevgiyle kucaklıyor. Onlar konuşmaya devam ederken; Ateş’in ak6 7 şam ödevini yapmadığı annesinin dikkatini çekti. Annesi: -Bu kadar güzel şeyler konuşurken, akşam ödevini yapmayı unutacaksınız sanırım, dedi ve onlar için getirdiği meyve tabağını sehpanın üzerine bıraktı. -Haydin bakalım şimdi ders, ödev zamanı, dedi. Ateş önce ders programına baktı. O da ne! Yarına hazırlaması gereken Türkçe ödevi vardı. Ödevin konusu, sorumluluklarımız ve başarı idi. Nasıl başarılı olunur, sorusunun yanıtını başarılı bir yaşamı anlatarak yanıt verecekti. Ateş için en başarılı yaşam babaannesinin yaşamıydı. Çünkü babaannesi dedesini kaybettiğinde üç çocukla kalmış, 8 9 8 9 10 11 hiçbir geliri olmadığı halde onları kimseye muhtaç etmemişti. En acılı günlerinde bile sabırla düşünmüş, mantıklı çözümler üretmişti. Çocuklarının ihtiyaçlarını gidermek için evinde yaptığı bazlama, gözleme, yufka ekmekleri götürüp pazarda satmıştı. Bütün bunları yaparken bir taraftan da okumaya başlamıştı. Üniversiteye başladığı gibi bir de okuduğu kitaplarla evinde güzel bir kitaplık oluşturmuştu.

Ateş; “Arkadaşlarıma, büyük başarıların, disiplinli, planlı ve kararlı çalışmalarla olacağını, babaannemin hayatından vereceğim örneklerle açıklamalıyım.” diye düşündü. Bu düşüncesinden dolayı kendini çok mutlu hissetti. Bu konuda kesin babaannesini anlatacaktı ama yine de herkes gibi 10 11 o da internetten faydalanmak istiyordu. “İnternette başka neler bulabilirim ki acaba?” diye, biraz da merakla bilgisayarın başına geçti. Ama internete nasıl bağlanacağını bilmiyordu. Aydede’den yardım istedi. Aydede Ateş’in yardım talebini seve seve kabul etti. Aydede: -İnternet her ne kadar bizim çağımızın aracı olmasa da böyle basit işleri çabuk öğrendik. Sonra, ben de senden çok şey öğreneceğim Ateş. Şimdi sizin çağınız bilgi ve iletişim çağı. Bir anlamda internet çağı da diyebiliriz buna. Haydi, gel bakalım. İşte, bilgisayarın birkaç dakikada bağlandı internete, dedi. Ateş: -Teşekkür ederim Aydede.

Sen istersen şimdi yatağına geçip dinlenebilirsin. Ben artık ödevimi kendim yapabilirim, dedi.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir