Joel Levy – Tuhaf Gerçekler

Açıklanamayan ve tuhaf olayların hikâyeleri İnsanoğlu anlayamadığı ya da açıklayamadığı olaylardan her zaman için korkmuş ve dehşete düşmüştür: doğaüstü (doğal dünyanın dışında ya da ötesinde gerçekleşen olaylar- tanrılar, hayaletler ve büyü) ve doğa ötesi (araştırma yaptığımız zaman doğal dünyaya ait olduğunu keşfedebileceğimiz, psişik güçler gibi) olaylar bunların başlıcalarıdır. Açıklanamayan örnekler ve anormal olaylar tahmin edebileceğimizden çok daha sık karşımıza çıkmaktadır. ALTTA 2 0 Ekim 19 6 7 ‘d e Roger Patterson ve Robert Gimlin Bluff Creek, Kaliforniya’da Yeti’nin fotoğrafını çekmiştir. Bu fotoğrafın gerçekliği hala tartışma konusudur. AÇIKLANAMAYAN OLAYLAR Gizemli Canavarlar Dünya keşfedilmeye başlandıktan ve bu dünyanın sakinleri acaip yaratıklar için yeterince varolma alanı olduğunu fark ettikten sonra bu olaylara daha fazla inanmaya başladılar, insanlar için unikorna (unikorn: tek boynuzlu hayal ürünü at) inanmakla, arkasından su fışkırtan devasa bir deniz canavarına inanmak arasında fark yoktu. Günümüzde bile gizemli yaratıklar normal bilimin saçaklarında pusuya yatmaktadır. Gizli zooloji bilimi Yunanların “tuhaf hayvanlar üzerinde çalışma” kavramından türemiştir ve Loch Ness Canavarından Yeti’ye kadar tüm tuhaf hayvanları incelemektedir. Aşağıda, varolmuş olma olasılığı en yüksek olan beş gizli zoolojik yaratık verilmiştir. İlk beş muhtemel gizli zoolojik yaratık 1. Yeti: Yeti, sasquatch gibi isimlerle bilinen bu yaratığın, bir maymun adam olduğuna inanılıyordu. Homo sapiens’lerin akrabası olan bu yaratık bir şekilde varlığını sürdürmeyi başarmış ve vahşi bölgelerde yaşamını sürdürmüştü. 2. Büyük uzaylı kediler: Aslında bunlar uzaylı kediler değillerdi; yanlış bir yerde, İngiliz taşrasında doğmuş olan normal büyük kedilerdi. Bunlar pantere benzeyen büyük kedilerdi ve çiftçiler bunları, koyunlarını çalmakla suçlamaktaydı. 3.


Deniz Yılanları: Tarih boyunca dev deniz canavarlarının varlığına dair kanıtlar bulunmaktadır. Avustralya’nın Büyük Bariyer Kayalığı’nda 1964 yılında görülen Tadpole Canavarı da bunlardan biridir. Farklı türlerin sürekli olarak keşfedildiği okyanus yaşamına dair çok az şey bilmekteyiz. 4. Göl Canavarları: Dünyanın birçok farklı yerindeki göllerden canavar görüldüğüne dair raporlar vardır. Bunların en bilineni Nessie diye de adlandırılan Loch Ness Canavarıdır. Bu canavarların varolduğuna dair ciddi kanıtlar bulunmamaktadır ve bilim insanları göllerin, büyük canavarları barındırmak için fazla küçük olduğunu düşünmektedir. 5. C hupacabra’lar: Bu terim İspanyolca’da “keçi-emici” anlamına gelir ve Latin Amerika’da görüldüğü belirtilen bir canavarı adlandırmak için kullanılır. Arkasında dikenleri olan ve kurt-kanguru karışımı bir görüntüye sahip olan bu yaratık keçilerin ve diğer canlıların kanlarını emmesiyle bilinir. İlk beş en tuhaf gizli zoolojik yaratık Bu melez yaratıkların varolma olasılığı acaba var mıdır? 1. Kappa: Maymun-kaplumbağa karışımı, kurbağa bacaklı bir Japon yaratığıdır. Kappa’ların başlarının arkasında bir su havuzu bulunmaktadır ve genellikle salatalıkla beslenirler. 2. Am emait: Hipopotam bedenli, timsah kuyruklu ve aslan başlı bir Antik Mısır yaratığıdır.

3. Catoblepas: Bufalo bedenli, hipopotam bacaklı, uzun boyunlu bir Afrika yaratığıdır. Pis bir koku yayar ve ona bakmanın ölümcül olduğu düşünülür. 4. Manticore: Aslan bedenine ve başına, yarasa kanatlarına, akrep kuyruğuna ve insan yüzüne sahip bir canavardır. Sıcak bir gülümsemeyle kurbanlarını avlar ve kuyruğuyla onları zehirler. 5. Bonnacon: Koç boynuzlu bufaloya benzeyen bir Orta Asya yaratığıdır. Arkasından püskürttüğü zehirle tüm dünyayı yok edebileceğine inanılır. • Ü S T T E Bonnacon ismi Ann VValsh’ın Bestiarius ‘undan gelmektedir -bu kitap, İngiliz kökenli olduğu düşünülen ve ahlaki dersler veren bir fabl kitabıdır. Bu yaratık aynı zamanda Pliny tarafından Naturalis Historia adlı eserinde tanımlanmıştır. AÇIKLANAMAYAN OLAYLAR Vampirler Bram Stoker ve onun filminin birçok farklı versiyonunu yapanların sayesinde vampirler belki de dünyanın en çok bilinen doğaüstü varlıkları haline gelmişlerdir. Aslında vampirler Stoker’dan yüzyıl önce edebiyatta işlenmiştir. Lord Byron’ın 1816 yılında yazmış olduğu gotik bir roman vardır. Folklorik açıdan ise vampirlerin kökeni antik çağlara dayanmaktadır.

Vampirlerden dünyanın birçok farklı kültüründe bahsedilmiştir. Portekiz’de bunlara vampiro, Hindistan’da vetala, Kuzey Am erika Yerlileri arasında anchanchu, Güney Amerika’da azeman, Trinidad’da sukuyan ve Malezya’da bajang ismi verilmiştir. Mitlere göre bir vampir şu durumların biri ya da hepsi gerçekleştiği zaman meydana gelebilir: kurban başka bir vampir tarafından ısırıldığında, intihara kalkıştığında, kara bir kedi kurbanın açık mezarının üzerine atladığında ve/ya da ölü kişinin uyanma anında açık aynalar olduğunda vampirlerin meydana çıktığı varsayılır. S A Ğ D A Aynı zamanda Drakula olarak da bilinen Kazıklı Voyvoda 15. yüzyılda, şimdi Romanya’nın bir parçası olan Eflak’ın prensiydi. Hakimiyeti boyunca uyguladığı inanılmaz derecede vahşi ve zalim işkencelerle anılırdı ve Bram Stoker’ın Drakula’sına esin kaynağı oldu. BÖLÜM BİR Vampirleri kovmak için uygulanan geleneksel yöntemler 20. yüzyılın başları gibi oldukça yakın bir döneme kadar insanlar vampirlerden duydukları korku ile yaşamaktaydı. Bu konuda bir mitler bütünü oluştu, insanları, evleri ve yeni ölmüş olanları bu zulümden korumak için çeşitli yöntemler geliştirildi.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir