Shakti Gawain – Yaratıcı İmgeleme

Sevgili Dostlar, Bu kitabı, bunu, öğrendiğim ve yaşam deneyimimi, yaşamaktan duyduğum hazzı son derece genişleten ve derinleştiren birçok harika şeyi sizlerle paylaşmanın en iyi yolu olarak gördüğüm için yazdım. Kendimi yaratıcı imgeleme sanatı üzerinde bir uzman olarak görmüyorum kesinlikle. Ben de bu konunun öğrencisiyim henüz ve yaratıcı imgeleme üzerine çalışıp, tekniklerini kullandıkça, onun ne denli […]

Ali Şeriati – Ideallerin Yenilgisi

Tarihin bütün nesillerinden daha çok eziyet çekmemize rağmen, sevinerek söyleyeyim ki biz çok mesut bir nesiliz. İnsanın dert ve yenilgisi dönemlerini gördüğümüz için mesut bir nesiliz. Acaba gerçek dert ve yenilgi, yalancı ümit ve sevinçten daha iyi değil midir? Şuurdan doğan dert, akılsızlıktan doğan dertsizlikten daha iyi değil midir? Ben yirminci asım ikinci yansında olduğum […]

Sezai Karakoç – Mehmet Akif

Geçen yüzyılın sonlarında, büyük Devletimizin altın topraklarını bölüşmek için, Batılıların bir araya getirdikleri birçok şart, tarihî – kültürel birikme ve sürtüşmelerle iyice yıpratmaktadır iç yapımızı. Tanzimat, kısa zamanda, dış etki ve eritilmemiş iç yabancı unsurların çalışmaları ve düşünce kurumlarımızın zayıflığıyla, ufak bir kaydırış ve yön değiştirişle, bir «iç ve köke dayanan yenilenme» olmaktan çıkmış ve […]

Seyyid Muradi – Gazavat-ı Hayrettin Paşa – Barbaros Hayreddin Paşa’nın Hatıraları – 2

Büyüklerinin kıymetini bilmeyen milletlerden büyük adamlar yetişmez olur. Genç nesiller ve halk, daima hatırlanan ve rağbet gören isimleri kendine örnek edinmektedirler. Süfli ve günlük, birer eğlence vasıtası olan kimselerden, geçlci, yalancı ve zararlı şöhretlerden, milletin gerçek büyüklerine yeri kalmayan yayın organlanmız, büyük şahsiyetlerden mahrum günlerin, bu yakın ve uğursuz gelceğin işaretini veriyorlar. Halbuki biliyoruz ki, […]

Seyyid Ahmet Arvasi – Diyalektiğimiz ve Estetiğimiz

Elinizdeki bu kitap müstakil bir eser olmakla birlikte Türkİslâm ülküsünün bütünlüğü içinde düşünülebilir. Allah’a hamdolsun, bununla mücerred bir kültür ve medeniyet kadrosu olarak hayal ettiğimiz Türkİslam Ülkücülerine sunacağımız mesajları tamamlamış oluyoruz. Bu, bizim için büyük bir bahtiyarlık olmuştur. Allah müsaade eder ve ecel fırsat verirse, bundan sonraki çalışmalarımızı, tamamen insanlık âlemine tevcih edeceğiz. Yani, bundan […]

Lev Nikolayeviç Tolstoy – Şeytan

ŞEYTAN YA DA İÇİMİZDEKİ FEMME FATALE Lev Tolstoy (1828-1910) Anna Karenina’yı bitirdikten yaklaşık on yıl sonra, 1898 Kasımı’nda, Şeytan adlı uzun öyküsünü kaleme almıştır. İlk bakışta, yayınevimizce hazırladığımız Kreutzer Sonat (1890) ile dolaylı da olsa tematik bir bağlantısı bulunan bu uzun öykü, okuru oldukça düşündürecek tuhaf bir ‘kara delik’ çevresinde dönmektedir. Bizim kültürümüzün tanımıyla, genç […]

Seyit İlktürk – WhatsApp’teki Tanımadığım Kız

Sağ elimin işaret parmağını beş inçlik telefonumun ekranına sürünce telefonun ne kadar ısındığını fark ettim. Şaşırmadım buna çünkü saatlerdir telefon ile vakit öldürüyordum. Yalnız olduğumu düşünebilirsiniz ama aslında değildim o an. Ülkenin en güzel üniversitesinin en kalabalık kantinindeydim.. İçerisi hınçla doluydu. Öğrenciler kümeleşmiş şekilde ya ders çalışıyorlar ya da etrafa kahkahalar salarak sohbet ediyorlardı. Bense […]

Seyit İlktürk – Ucube Lise Öyküleri

Anne ve Babamı Öldürdüm, Her şey o gün oldu. İki yıldır yanık olduğum kıza nihayet cesaret edip, çıkma teklifi etmiştim. Sevdiğim kız yani Ayşe teklifime cevap bile vermemişti. Sadece gözlerime dik dik bakmış ve arkasını dönüp gitmişti. Hiçbir şey yapamamıştım o yavaş yavaş uzaklaşırken benden. Sadece gitmişti. Üzgün üzgün sınıfıma doğru giderken arkadan biri kolumu […]

Seyit İlktürk – Bir Asosyalin Değişimi

Kalabalık bir oturma odasının tam ortasındayız. Kahkaha atan, dedikodu yapan ve kenarda gizlice dertleşen teyzeleri görmek mümkün bu odada. Hepsinin elinde beyaz porselen bir tabak, ev sahibinin ikram ettiklerini tadıyorlar. Kimisi sarmayı çok gevşek bulmuş. Kimisi kurbiyeyi beğenmiş ve tarifini istiyor. Ev sahibinin meşguliyetine aldırmadan ısrarla kurabiye tarifi soran şu kırmızı gömlekli teyzeye pis pis […]

Şevk Sarayı – Kahire Üçlemesi 2 – Necip Mahfuz

Ahmet Abdülcevat sokak kapısını kapatıp yıldızların solgun ışığı altında uyuşuk adımlarla avluyu geçti. Yorgun bedeniyle abandığı bastonu avlunun sert, tozlu toprağında ahenkli bir ses çıkıyordu. Başında bir ağırlık vardı.Temmuz sıcağında midesi ateş gibi yanıyor; bu cehennemi ortamda bir an olsun ferahlayabilmek için yüzünü, kafasını, boynunu soğuk suyla yıkamaya can atıyordu. Aklına soğuk su gelince sevinip […]

Sevim Ak – Vanilya

Eylülün son günleri. Hava serinledi, günler iyice kısalmaya başladı. İnsanın canı, artık yünlü giysiler giyip, sıcak salep içmek istiyor. Kıymık, ekşi yoğurt yemiş gibi bakıyor bana. “Salebi de nereden çıkardın şimdi? Şu gökyüzündeki terziden söz etsek ya,” diye homurdanıp duruyor. Kıymık bu günlerde aklını havayı erkenden karartan suçluyla bozmuş. Suçlu dediği de gökyüzünde bulutların arasında […]

Sevil Atasoy – Labirent

Zor ve Gizemli Bir Dünyaya Hoş Geldiniz Size, akıllara durgunluk veren Ölüler Meydanı Jemaa el-Fna’yı anlatabilirdim. Ya da Katmandu’dan Lhassa’ya planladığınız yolculukta yanınıza alacaklarınızı. Gelin görü gizemli ve çekici dünyasına hoş geldiniz. Lisa Eder Cinayetinden Artakalan Kül, Kan, Kıl ve Koli Bandı 20 ekim 2004 günü, Kassel – Hannover Otoyolu’na dakikalar mesafesindeki St. Thomas Kilisesi’nde […]

Sevil Atasoy – Kusursuz Cinayet Yoktur

eğer bu ölümse, ölümden korkmamalı; güzel yüzünde, ölüm bile güzeldi. era quel che morir chiaman gli sciocchi: morte bella parea nel suo bel viso. Francesco Petrarca Daha öncekilerde olduğu gibi, bu kez de bir dizi gerçek suç öyküsü ve adli bilim denemesiyle karşınızdayım. Her ne kadar yazdıklarım pek keyifli şeyler olmasa da, Akdeniz güneşinin altında […]

Sevil Atasoy – Karanlığa Yolculuk (Gerçek Suç Öyküleri ve Başka Karanlık İşler)

“Tepedeki küçük odada sevişen kaç kişiydiler, üç mü? Yoksa dört, beş ya da altı mı? Kızlardan birinin boğazı kesilmeseydi eğer, bu kimsenin umurunda olmazdı.” Tıpkı 2006’da yayımlanan Labirent ve 2007’deki Bu Ayak İzi Senin Dr. Watson!’da olduğu gibi, Karanlığa Yolculuk da, büyük ölçüde suç delilleriyle ilgili. Yaşamını önemli ölçüde “delilden sanığa” kavramına ve delilleri incelemeye […]

Ali Şeriati – Hür Düşünce Mektebi

Her zamanki coşkulu ve sürükleyici uslubuyla Dr. Ali Şeriati, elinizdeki eserin bir nevi hazırlama amacını şöyle açıklıyor: “Hedef, bir ümmet oluşturmaktır. Böyle bir ümmet, yeryüzünde, zaman ve hayat metninde hayra davet eder, güzellik ve iyiliğe çağrı yapar, kötülük ve çirkinlikle mücadele eder. Böyle bir ümmet dünya halkının tümü için ideal, üstün, güzel bir örnek ve […]

Ali Şeriati – Her Hicret Bir İnkilaptır

İnsan’ın ve insanlığın bir kurtarıcıya ihtiyacı var. Bu, belki dün de böyleydi, yarın da böyle olacak. Son Peygamber’den önce o bekleniyordu. O’ndan sonra da o beklendi ve şimdi de beklenen ve beklenmesi gereken O’ndan başkası değil. Yeryüzü, O’nun önderliğinde daha dün bir inkılap yaşadı Daha dün, bir kere daha yerinden doğruldu insan, ve insanlığımızı teessürle […]