Etiket: Necip Mahfuz

Şevk Sarayı – Kahire Üçlemesi 2 – Necip Mahfuz

Ahmet Abdülcevat sokak kapısını kapatıp yıldızların solgun ışığı altında uyuşuk adımlarla avluyu geçti. Yorgun bedeniyle abandığı bastonu avlunun sert, tozlu toprağında ahenkli bir ses çıkıyordu. Başında bir ağırlık vardı.Temmuz sıcağında midesi ateş gibi yanıyor; bu cehennemi ortamda bir an olsun ferahlayabilmek için yüzünü, kafasını, boynunu soğuk suyla yıkamaya can atıyordu. Aklına soğuk su gelince sevinip […]

Şeker Sokağı – Kahire Üçlemesi 3 – Necip Mahfuz

Mangalın etrafına toplanmış ellerini ısıtıyorlardı: Emine’ninkiler incecik ve kuru, Ayşe’ninkiler kaskatı, Hanafi Kadın’ınkiler ise kaplumbağa kabuğu gibiydi. Bembeyaz ve çok güzel olanlar Naime’ninkilerdi. Ocak ayının ayazı renkli yaygıları, duvar diplerine yerleştirilmiş divan ve sedirleriyle eski halini koruyan oturma odasının kuytu köşelerinde biriken suları donduracak kadar şiddetliydi. Tavandan sarkan büyük yağ lambasının yerini elektrik ampulü almıştı. […]

Saray Gezisi – Kahire Üçlemesi 1 – Necip Mahfuz

Hakkında konuşanlar; Arap edebiyatının en önemli figürü, uzun yıllar yaşayan en büyük romancımızdı. Arap romanının gelişmesini neredeyse tek başına sırtladı ve kendisinden sonra gelen genç yazarlar için yeni yollar açtı. Ahdaf Souief (Arap yazar) En büyük eseri, magnum opus’u Kahire Üçlemesi olan Necip Mahfuz, İnglizlerin Dickens’ı veya Fransızların Balzac ve Zola’sı ile karşılaştırılmıştır. Rusların Tolstoy’u, […]

Necip Mahfuz – Midak Sokağı

Pek çok şey, Midak Sokağının eskiden parlak günler yaşamış ve Kahire’nin tarihinde bir zamanlar parlamış bir yıldız olduğunu göstermekte birleşir. Hangi Kahire demek istiyorum acaba? Fatımilerinki mi, Memluklarınki mi, yoksa Sultanlarınki mi? Bu soruların karşılığını bilse bilse arkeologlar bilir, ama ne olursa olsun, sokağın tarihsel bir anı olduğu ve değerliliği kesindir. Yoksa başka türlü nasıl […]

Necip Mahfuz – Cebelavi Sokağının Çocukları

Burada anlattığım, sokağımızın hikayesi, daha doğrusu hikayeleridir. Ben sadece son zamanlarda, yani benim zamanımda yaşanan olaylara tanık oldum, ama onları da hikaye anlatma geleneğimiz tarzında anlattım. Sokağımızda yaşayan herkes, kahvehanelerde duyduğu veya nesilden nesile aktarılan bu hikayeleri anlatır; burada yazdıklarım sadece bu kaynaklara dayalıdır. Ne zaman sosyal bir etkinlik için bir araya gelinse, hikayeler anlatılır. […]