David Furlong – Piramitler Gerçeği

Ne kadar çok bakarsam, bir dairenin kavisi üzerinde dizilmiş oldukları o kadar açık hale geliyordu. 1975 yazının bir günü, hayatımı değiştiren ve beni inanılmaz bir maceranın içine çeken bir keşif yaptım. Bu keşif beni Glastonbury, Stonehenge ve Avebury’ye götürdü; ve Mısır’daki Büyük Keops Piramidi’ne. Yolculuğum beni zamanın derinliklerine sürükleyerek antik mitleri ve özellikle efsanevi Atlantis gibi kayıp uygarlıkları araştırmaya yönlendirdi. Bir labirentin içinde dolaşır gibi birçok yanlış yola ve çıkmaz koridora saptım; ancak, yolculuğum beni antik çağlar ve 5000 yıldan uzun bir süre önce İngiltere’de yaşamış olan gizemli insanlar hakkında araştırma yapmaya daima zorladı. Keşfimin başlarında İngiltere’deki Cotswold Hills yakınlarında küçük ve sevimli bir Georgian kasabası olan Cheltenham’da yaşıyor, mimarlık ve planlama danışmanlığı yapıyordum. İşim, sık sık kasaba dışına çıkarak eski kiliseleri ve arkeolojik yerleri ziyaret etmeme fırsat veriyordu. Mesleğim, değişik ölçeklerde birçok harita kullanmamı da gerektiriyordu. Haritaları öğrencilik yıllarımdan ben heyecan verici bulurum zaten. Yine bir gün, Avebury’deki anıt eserlerin bulunduğu ordu haritasına .bakarken, tamamıyla olanaksız gibi görünen bir şey gördüm. Beni şaşırtan bir şey. Araştırmam gerektiğini bildiğim bir şey. Harita, arazi üzerinde bulunan şeylerin iki boyutlu resimlerini ve bilgilerini içeriyordu. Farklı ölçeklerde haritalar, farklı boyutlarda bilgiler sunar; bütün dünyayı gösteren bir haritada ancak en genel özellikler gösterilebilirken, küçük bir bölgeyi gösteren bir haritada detaylı bilgiler bulabilirsiniz.


Farklı ölçeklerde haritalara bakmak, üç boyutlu bir nesnenin giderek daha detaylı hale gelen yakınlaştırılmış görüntülerine bakmaya benzer. Yüzeyleri düz olduğu için, haritalarda arazinin kıvrımlarının gösterilmesi gerekir. Ama yine de dağlar ve vadiler sanki aynı seviyedeymiş gibi görünür. Örneğin tepelerin bulunduğu bir bölgede yürümek, haritada gösterildiğinden farklı görüntüler ve etkiler ortaya çıkaracaktır. Kullandığım 1:50.000 ölçekli harita, yaklaşık 160 kilometrekarelik bir alanı gösteriyordu. Swindon ve Devizes bölgelerini gösteren bu harita, araştırmamın başladığı nokta oldu diyebilirim. Gösterdiği Wiltshire bölgesi arkeolojik yerlerle doludur; çok sayıda gömülü höyükler, taş daireleri, dikilitaşlar ve benzeri diğer antik yerlerle. Ziyaretçilerin gezebileceği birçok yer vardır. Ama haritayı öylesine incelemiyordum. Harita üzerinde, kiliseler veya antik yerlerin bulundukları noktalar arasında bağlantılar bulup bulamayacağıma bakıyordum.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir