Kolektif – Kadim Çin’in Askeri Klasikleri 1

Çin, Yedi Askeri Klasik’ in orijinal önsözünün yazılmasından bu yana geçen on beş yıllık süreçte, kayda değer bir dönüşüm geçirdi. Ekonomi, eşine rastlanmamış bir biçimde büyüdü. Hızlı ve sürekli modernleşme hayatın her alanını etkisi altına almaya, Kültür Devrimi fiziksel ve düşünsel etkisini kaybetmeye başladı. Süper güç olma başarısım garantilemiş gibi görünmesine rağmen, Çin Halk Cumhuriyeti’nin yükselişinin dünya çapındaki refahı mı besleyeceği, yoksa her tarafa yayılan bir yıkıma mı neden olacağı sorusunun yamlı belirsizliğini korumaktadır. Modern şehirlerin hızla çoğalmasıyla ve hemen uyarlanan en yeni teknolojilerin etkisiyle çelişkili bir biçimde, bir zamanlar büyük bir şamatay la karşı çıkılan ve pek çok yönü unutulmuş olan geleneksel kültür, yükselen toplumsal huzursuzluğu sindirrnek ve yozlaşma ile hedonizme şevkle balışı yavaşlatmak için yeniden ortaya çıklı. Hatta kasıtlı olarak yeniden canlandınldı. Otoriteler tarafından uzun zamandır feodal bir lanet olarak görülen Konfüçyüsçülüğe bile, Marksizm’in ardından ortaya çıkan boşlukta, reformcu bir araç gözüyle bakıldı. Bu çalkantılı ortamda, Çin’in klasik askeri metinlerinin popülerliği arth ve neredeyse her yerde bulunur hale geldi. Savaş Sanatı ve Altı Gizli Öğreti gibi çalışmalar şu anda, meseleye ağır ve bilimsel bir biçimde yaklaşan incelemelerden tutun da yerel dille yazılan ucuz cep kitaplanna kadar uzanan geniş bir yelpazede, pek çok biçimde yayımlamyor. Oldukça ünlü ve popüler olan çizgi romanlar, bol resimli popüler yayınlar ve uyarlamalar, akla gelebilecek her yerde çağallılarak ulaşılabilir hale geldi. Bu klasikierin kavramlan ve ilkeleri stratejik düşüncenin temelini oluşturup zihinleri etkilerken, sayısız askeri terimi de dile soktu. Aynca bu klasikierin içerikleri, dövüş sanatları konulu uzun tiyat7 rolar için önemli materyaller, filmler için can alıcı temalar ve diğer popüler kültür ürünleri için hayati içerikler sunmaktadır. Daha önemlisi, klasik askeri metinler ÇHC’nin “Eşsiz Çin karakteristikleriyle çağdaş askeri bilim” i yaratmak için askeri öğretilerini yeniden şekillendirmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Aldatmanın Taosu’ nda da ele alındığı gibi, Çin’ deki Askeri Bilim Akademisi gibi kuruluşlar, çağdaş savaş alanlarına uyarlanması mümkün olabilecek kavramlar ve taktik?el ilkeler için söz konusu klasikierin her bölümünü inceliyor. Böylelikle Çin’in nispeten yetersiz silahlı kuvvetlerinin, beklenmedik ve alışılmışın dışında tedbirler sayesinde avantajlar elde etmesi amaçlanmaktadır.


Savaşların üç bin yıllık askeri tarihinden çıkarılmış ve daha önce sadece askeri dünyayla sınırlandırılmış bulunan bu yedi metin, bu sayede eşsiz bir okuyucu kitlesine ulaşmakta ve yeniden hayat bulmaktadır. 8 Ralph D. Sawyer 2007 Önsöz Son yıllarda Amerikalı ve Avrupalıların Uzakdoğu’ya olan ilgileri büyük bir artış gösterdi. Çin hakkında yazılan kitaplar ve makaleler 1970’lerden bu yana popülerliklerini koruyor. Japonya’yı ve Japon yönetim uygulamalarını konu alan eserlerse 1980’lerden günümüze artarak yayımlanmaya devam ediyor ve daha çok felsefi derinliğe sahip Doğu düşüncesini iş dünyasına strateji teorileri ve savaş terimleriyle anlatmaya odaklanarak güncelliklerini koruyor lar. Ünlü Japon kılıç ustası Musashi’nin ve kadim Çin askeri teorisyeni Sun Tzu’nun yazıları sürekli farklı dillere çevrilip, yeniden araştırılıp tartışılıyor. Bununla birlikte, uçsuz bucaksız Çin askeri külliyatı -tarihi önemi ve günümüzdeki değerine rağmen- Batı’ da hala bilinmemektedir. Çin askeri düşüncesi, muhtemelen dört veya beş bin yıl önce Neolitik Çağ’ da köy çatışmalarıyla başlamış, efsanevi kültürel kahramanların ve bilge imparatorların çarpışmalarıyla destanlaşmıştır. Daha sonrasında, erkekler bütün ustalıklarını savaş alanlarında göstermeye mecbur kaldıklarından, silahlar geliştirilmiş, taktikler evrimleşmiş ve güç yapıları yükselmiştir. Sonuçta, baskın figürler -belki de klan ya da aşiret reisieri daha savaşçı halkIara komuta ediyorlardı- iradelerini diğer gruplara kabul ettirerek hakimiyet alanlarını genişletmiş ve içlerinden bazı gruplar dikkate değer politik güçler haline gelmişlerdir. Tarihi çağların şafağında, daha önceki dönemden günümüze kalan yazılı materyallere ve eseriere göre, sık sık görülen şiddetli çarpışmalar eyaletlere yayıldı ve güçlü bireyler tüm ülke üzerinde bir hakimiyet peşinde koşup hanedanlıklarını kurmaya çalıştı. Daha sonrasında savaşın kapsamı genişledi; silahların dayanıklılığı ve etkisi arttı, askeri örgütlenme, taktikler ve teknoloji hep birden gelişti. Nihayetinde, savaş alanlarında yapılanlardan 9 dersler çıkarmak ve komuta uygulamaları düşünsel çalışmaların odağı haline geldi. Çıkan tecrübeleri muhafaza etmek ve geçmişte yapılan hatalardan kaçınmak için çaba sarf edildi. Böylece askeri taktikler ve strateji bilimi doğdu.

MÖ 2. yüzyılda Çin, bin yıldır süregelen neredeyse aralıksız çalışmaların çoktan sonuna gelmiş ve uçsuz bucaksız, güçlü ve imparatorluk olarak yönetilen bir ülke haline gelmişti. Bütün bu süreç esnasında yetenekli komutanlar ortaya çıkmış ve büyük savaşlara girilmişti. Seferler bitmek tükenmek bilmez bir hale gelmiş, ancak oldukça az sayıda askeri yazı ve içlerinde Sun Tzu’nun ünlü Savaş Sanatı’nın da olduğu alh temel kitap ayakta kalmışh. Bu eserlerden geriye kalanlar toplarup yaklaşık 1200 yıl sonra Sung Hanedanlığı döneminde düzenlenene kadar, yüzyıllar boyunca kuşaktan kuşağa aktarıldılar. T’ ang Hanedanlığı döneminde tamamlanan bir çalışmayla, askeri düşüncenin geleneksel temellerini içeren ve imparatorluk döneminde askeri görevlendirmeler için temel oluşturacak bir derleme olan Yedi Askeri Klasik oluşturuldu. 1970’lerin başında, yüksek rütbeli bir subaya ait Han Hanedanlığı mezarını kazan arkeologlar, bambu şeritlere yazılmış ve oldukça iyi korunmuş son derece değerli çok sayıda metin keşfettiler. Bunların içinde Yedi Askeri Klasik’in bazı temel parçalan ve Sun Bin’in Savaş Sanatı’mn· kapsamlı cüzleri bulunmaktadır. Her ne kadar bu kitap -Sun Tzu’nun soyundan kişiler tarafından düzenlenenHan Hanedanlığı döneminde derlenen bibliyografik listede görünse de, anlaşılan Han döneminde kaybolmuş ve iki bin yıl boyunca bulunamamışh. Böylece bu önemli buluş, kadim çağlardan günümüze gelen askeri materyalierin sayısını -bunlara kesinlikle daha sonraki döneme ait birkaç yüz yazıyı da eklemek gerekirtoplam sekiz klasik çalışmaya çıkartmışhr. Çin tarihi boyunca taktiksel çalışmalar kaydedilmeye devam edilse de, yüzyıllar içerisinde askeri külliyahn önemli bir kısmının • Sun Bin, Kay1p Savaş Sanati, Çev. Haluk Hepkon, Kırmızı Kedi Yayınları, istanbul, 2008. lO ilgisizlikten, doğal afetlerden, kasıtlı yıkımlardan ve savaşlardan dolayı kaybolduğu şüphe götürmez. Bununla birlikte kadim materyaller ve komutanlar ile kralların kahramanlıklarının anlatıldığı vakayinameleri de içeren Tso chuan ve Shih chi gibi erken döneme ait kayıtlar, şahsiyetler ve yaptıklarıyla ilgili kapsamlı bilgi içeren Yirmi Beş Tarih Kitabı ve Savaşan EyaZetler isimli çalışmalar, askeri konulardaki tartışmalar hakkında bizlere geniş bilgi vermektedir. Kaynaklar bol olmasına rağmen, bu tarihi yazıların sadece bir kısmı; Tso chuan’ın tamamı ve özellikle Yedi Askeri Klasik’in ikisi (Sun Tzu’nun Savaş Sanatı’nın üç temel versiyonu ve birkaç küçük bölümü ile Griffith’in eklerinden birinde rastladığımız Wu Tzu) tercüme edilmiş ve yayımlanmıştır.

Tahrip edilmek ve unutulmak gibi bir derdi kalmayan bu kadim Çin askeri metinleri, yirminci yüzyıl düşünce yapısını büyük oranda etkilemiş ve Asya’ da yeniden doğmuşlardır. Bunlar sadece askeri alanda tartışılmamış, yüzyıl boyunca Japonya ve Çin’ de en ince aynntısına kadar incelenerek aynı zamanda iş hayatında ve kişisel alanlarda da etkili olmuşlardır. 1980’lerde Sun Tzu’nun düşüncelerini canlandırarak şirketlere iş ve pazarlama temelinde yol gösterıneyi hedefleyen bir işletme kitabı, komünist Çin Halk Cumhuriyeti’nde ve sonrasında da kapitalist Hong Kong’da en çok satan kitaplar arasına girmişti. Japon şirketler, kurumsal strateji olarak uygulanabilecek anlayışlan incelemek amacıyla düzenli olarak çalışma gruplan oluşturmuşlardır. Koreliler, para birimlerinin değerini yükseltmeleri, pazarlarını açmaları ve ticaret sınırlarnalarına teslim olmaları için süregelen yoğun uluslararası baskılar karşısında, uluslararası iş savaşı için gereken stratejileri bu kitaplarda keşfetmektedirler. Şirketlerin Kore’ dekine benzer bir durumla karşı karşıya kaldıklan Tayvan’ da yenilikçiler tarafından on yıllardır görmezden gelip küçümsenen kadim stratejistlerin düşüncelerini hayata, iş dünyasına, spora ve borsaya uygulayan kitaplara rağbet aniden arttı. Belki de daha şaşırtıcı olanı, Japon yazarların, Yedi Askeri ll Klasik’ te yer alan ilke ve taktikleri, örneğin insan ilişkileri, karşı cinsle ilişkiler, şirketler arası rekabet gibi modern toplumun tüm alanlarına uygulamaya olan düşkünlükleriydi. Bu konuda Japon ya’ da her yıl en az bir akademik tercümeye karşılık birkaç popüler baskı yayımlanmaktadır. Her an işe giden ya da işten gelen bir beyaz yakalı bu kitapları okurken görülebilir, hatta bu yönde eğilimleri olanları tatmin etmek için çizgi roman baskıları dahi bulunmaktadır. Haliyle, klasiklerden alınan stratejilere sık sık romanlarda, filmlerde, televizyonda rastlayabilirsiniz ve Asya’ nın her yerindeki güncel medyada buradan yapılan alıntıları görebilirsiniz. Burada göz ardı edilemez bir çekicilik söz konusu; Kadim Çin’ deki bütün askeri yapı hakkında gerçekten kapsamlı bir başlangıç sunan eldeki materyaller hızla kullanılabilir hale geliyorlar. Strateji, taktikler ve askeri düşüncenin evrimini anlamak için önemli olan pek çok başlık, keşfedilmeye ve incelenmeye değer. Ancak, biz, bilinçli olarak, kapsamlı düşünsel meselelerin verimsiz taslaklarını oluşturmaktansa, zırh ve silahlar gibi temel materyal yönlerini gözden geçirmeye ve tarihsel şartları tanımlamaya odaklandık Her ne kadar Taoizm ile askeri düşünce arasındaki ilişki gibi başlıkları tamamen ihmal etmesek de, bu alanlar başka bir çalışmada daha geniş ele alınmalı ve uzman monograflara bırakılmalıdır. Benzer şekilde, her ne kadar farklı konseptlerin bellibaşlı özelliklerini özetlemiş olsak da, derinlemesine bir inceleme yapmadık ya da teknoloji, konuşlarımanın somut taktikleri gibi konulara değinmedik Yedi Askeri Klasik’te bulunan tartışmalarının ötesinde, söz konusu stratejilerin uygulanması konusunu ayrıntılarıyla ele almadık. Ayrıca, tesadüfen bulunan bir not haricinde, bu metinlerin Kuan tzu, Lord Shang’ın Kitabı ya da belirgin bir şekilde Savaşan Devletler Dönemi’nin askeri politikalarını, idari tedbirlerini ve stratejik konseptlerini benimseyen diğer felsefi yazılada arasında bir ilişki olup olmadığını incelemedik Sistematik incelemeleri, her bir klasikteki fikirlerin ve yöntemlerin 12 birleştirilmesini içeren bu ve diğer pek çok başlık, kendi içlerinde kapsamlı çalışmalar gerektirmektedir.

Çünkü bunların da dahil edilmesi, zaten oldukça hacimli olan bu kitabı daha da hantal hale getirecektir. Bu konulara askeri teknoloji ve taktiksel düşüncenin karşılıklı gelişimini içeren ilerideki bir çalışmada odaklanacağız. Bu kitap, daha önce ihmal edilmiş askeri yazılar üzerine uzmanlığı olan birkaç kadim Çin çalışmalan uzmanı haricinde herkese hitap ettiğini düşündüğümüz, genel okuyucu kitlesi için yazılmış bir kitaptır ve gerekli olabilecek birçok konu hakkında az çok tamamlayıcı notlar da sunmaktadır. Notların tamamı, farklı hedef kitleleri için tasarlandı; çevirinin çoğu ayrıntılı dipnotlar gerektirse de, bu notları en aza indirmek için her düşünce, kavram ve strateji hakkında derinlemesine açıklamalar yapmaktan kaçındık Notların çoğu Çin tarihine ve yazılarına aşina olmayan okuyucular için kolaylık olsun diye, sadece içeriksel bilgiler vermekte ya da şahsiyetleri ve terimleri tanımlamaktadır. Bunun dışındakiler ise, Asya’yı inceleyen profesyonellerin ya da amatörlerin tarihsel, teknik ve askeri konularda daha fazla yaradanabiieceği bilgilerden ya da bellibaşlı ufuk açıcı makalelerden aktarılan bölümlerden oluşmaktadır. Notların çoğu, çeviri konularının karmaşıklığı üzerine yapılan yorumlardır: Tarafımızdan kabul edilen d üzeltıneler ve bunları takip eden yorumlar alternatif okuma imkanı sağlamaktadır ve kimi zaman da geleneksel okumanın aksine kendi değerlendirmelerimize itimat ettiğimizi göstermektedir. Son olarak, dogmatik açıklamalar yapmaya kaçındığımız yerlerde konu ya geçici olarak karara bağlandı ya da akademik tarhşma konusu olarak bırakıldı. Her okuyucu, kitabı dikkatle okumaya ve bu metinlerin anlaşılması ile araştırma arasındaki büyük ilişkiye odaklanmaya cesaretlendirildi.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir