Etiket: Nuriye Celegen

Nuriye Celegen – Sunnet Pedagojisinde Ergenlik

AHMED BİN HANBEL HAZRETLERİ, huyun da rızık gibi insanlar arasında taksim edilmiş olduğunu söyler. Her insanın rızkı farklı olduğu gibi, her çocuğun huyu da farklıdır. Herkesi eşitlemek mümkün değildir. Kiminin hırsı ve ihtirası fazla olurken, kiminin de merhameti ve şefkati fazla olur. Huylarımızla sınanırız. Kulluk sınavı, bize rızık olarak verilen iyi huyları doğru için kullanmanın, […]

Nuriye Celegen – Ortude Yetmis Esma

ÖRTÜ… FITRATIN KADINA giydirdiği elbise. Kadının siperi, kalesi. Kadın ruhuna konulmuş İlahi sırrı koruyan kabuk. Özündeki kaderi programın filiz verdiği toprak. Nesillerin anası ile dünyevilik arasına gerilmiş perde. Manevi kış soğuklarından koruyan libas. Kadının edebi, ahlakı, if eti. Kadının manevi güzelliği… Ne acı ki, son birkaç yüzyıldır şeytanî bir el uzandı o örtüye. Kadın fıtrat […]

Nuriye Celegen – Iffet-i Kalp

Karanlığa teslim olmuş iki kadın oturuyorduk. El-İşa uzun entarisini toplayarak yürüdü. Karanlığın sükûnetine son vermek istercesine kandili yaktı. Ürkek bir ışık etrafa düştü. Kandil titredi, arka bahçedeki zeytin ağaçları titredi. Hüzün değmiş yüreklerimiz çaresizlikle titredi. Solgun aydınlık iki çehreyi birbiriyle buluşturdu. Bakışlarımız konuştu bir müddet. Kalplerimizi kelam etmekten mütereddit bekleştik. Söz büyüğündü, öyle oldu. – […]

Nuriye Celegen – Hay Sultan

Dışarıda kar. Savruk, beyaz dervişler gibi. Herkes evine sığınmış. Kış aylarında dışarısının celali, insanı başka bir cemalle evlerin kucağına atıyor. İncecik bir kar. Elif gibi ruhlara değiyor. Soğuk pencereye üşüşmüş. Cam, soğuğa bağrını germiş. Direniyor. Tatlı bir buğu içerideki sıcağı pencerede aşikâr ediyor. Soba harlanmış, ürkek ışıklı odaya şavkı düşüyor. Dışarıda soğuk, içeride sohbet demleniyor. […]

Nuriye Celegen – Ask-i Sukun

ALEM, SIRRIN aşikâr olmamış hazinesindeydi. Kenz-i mahfinin (gizli hazine) görünme seyri, yokluğun örtüsünü aralattı. Kenzin açılımı, sırrın paylaşımıydı. Sır, mahremiyetti, gizli tutmuştu kendini. Gizli kenz, ezel sırrını sıyırmayı, sır örtüsünü aralamayı, mahremiyet peçesini indirmeyi, giz perdelerini bin bir sır dolu hazine ile açmayı istedi. İstedi ki, bilinsin; istedi ki, görünsün. Mahremiyet “Elif… Lâm… Mim…” dedi […]