Osman Kaplan – Terzi Sincaplar

Evvel zaman içinde bir ülke varmış. Ülkedeki insanlar çok çalışkanmış. Kimileri tarımla uğraşır, güzel sebze ve meyve yetiştirirmiş. Kimileri de ticaretle uğraşır, ülkeye güzel mallar getirirlermiş. İnsanların memnun olmadıkları tek şey zalim krallarıymış. Kral, halkından sürekli, yapamayacağı şeyler ister, yapamadıkları zaman onları cezalandırırmış. Bu yüzden halk çok mutsuz ve tedirginmiş. Kral, bir gün adamlarıyla halkın arasına çıkmış. Ülkenin terzisine de uğramış. Terzi, “Eyvah, yandım!” diye düşünmeye başlamış. Kral, başlamış saymaya : –Bana bir elbise dikeceksin. Bu elbiseyi mutluyken giyen mutsuz olacak. Mutsuzken giyen mutlu olacak. Hastayken giyen iyileşecek, iyiyken giyen hasta olacak, demiş. Terzi de: – Ama efendim, ben böyle bir elbise dikemem.


Lütfen benden başka bir şey isteyin, demiş. Kral da: – Ben onu bunu bilmem. Terzi değil misin? Söylediğim gibi bir elbise istiyorum. Tam bir ay zamanın var, demiş. Terzi: – Peki efendim, nasıl isterseniz, deyip olduğu yerde yığılıp kalmış. Bir ay değil bin ay olsa terzi böyle bir elbiseyi dikemeyeceğinden eminmiş. Terzi, o ülkenin en becerikli terzisiymiş. Hatta komşu ülkelerdeki insanlara bile elbise dikermiş. Ama hiç, kralın istediği gibi bir elbise dikmemiş. Adamcağız bu işin içinden nasıl çıkacağım diye düşünmekten uyuyamıyormuş. Derken günler bir bir geçmiş, elbisenin teslim edilmesine üç gün kalmış. Artık adamcağız komşularıyla, tanıdıklarıyla helalleşiyormuş. Aslanlara yem olacağını düşündükçe tüyleri diken diken oluyormuş. Son gece terzi, ellerini açıp “Allah’ım, aslanlara yem olmak istemiyorum. Ne olur, beni zalim kraldan kurtar!” diye dua etmiş.

Güneş’in doğmasına az bir zaman kalmış. Tam bu sırada tavandan sesler gelmeye başlamış. Terzi: “Nasıl olsa farelerdir.” deyip aldırış etmemiş. Fakat sesler giderek artıyormuş. Sonra tavandan üç tane sincap, terzinin masasının üzerine atlamış. Sincaplardan biri yaşlı ve gözlüklü, biri orta yaşlı, diğeri de gençmiş. Yaşlı sincap, terziye: – Üzülme terzi kardeş. Biz sana yardım etmeye geldik. Ben bu ülkedeki ormanın terzisiyim. Yanımdakiler de kalfamla çırağım, demiş. Kaç gündür uyumayan terzi, “Herhâlde rüya görüyorum.” diye düşünmüş. Terzi sincap, devam etmiş: –Başından geçenleri duyduk. Kötü kral senden sihirli bir elbise istemiş.

Bu elbiseyi komşu ülkenin kralına gönderip onun mutsuz olmasını istiyormuş. Bütün bunları bize, evinin duvarında yuvası olan bir güvercin anlattı, demiş. Terzi de gördüklerinin rüya olmadığını anlamış. Heyecandan bayılacak gibi olmuş. Sincaplar, konuşuyormuş, üstelik kralın niyetini de sezmişler. Terzi: – Peki ne yapacağız, demiş. Usta sincap: – Meraklanma, önce şu elbiseyi dikelim. Gerisini sen bize bırak, demiş. Sincaplar, ormana gidip ipek böceğinden kumaş, örümceklerden ip, arılardan iğne alıp gelmişler. Sincaplar elbiseyi dikerken terzi de onları izlemiş. Sonunda ortaya göz kamaştıran bir elbise çıkmış. Usta sincap: – Şimdi bu elbiseyi güzelce hazırla. Kralın adamları geldiğinde onlara teslim et, demiş. Bu sırada kralın adamları gelmiş. – Ne oldu kralımızın emrettiği elbise? Yoksa onu dikmedin mi? Eğer dikmediysen ne olacağını çok iyi biliyorsun, demişler.

Terzi: – Hiç kralımızın emrini yerine getirmemek olur mu? Elbiseyi en güzel kumaşımdan, tam kralımızın istediği gibi diktim, demiş. Adamlar, elbiseyi alıp gitmişler. Kralın vezirlerinden birinin babası çok hastaymış. Vezir, elbiseyi gizlice babasında denemek istemiş. Tam elbisenin olduğu odadan çıktığı sırada kralla karşılaşmış. Kral: – Ne arıyorsun bu saatte burada, demiş. Vezirin heyecandan dili tutulmuş, ağzı kupkuru olmuş. – Şey kralım, içerdeki elbiseyi çok merak ettim. Siz onu göndermeden önce bir kez ben görmek istedim, bağışlayın efendim, demiş. Kral: – Peki kolunun altındaki o paket neyin nesi, diye sormuş. Vezir de zaten bunu sormasından korkuyormuş. “Artık sonum geldi!” diye düşünürken kralın eşi gelmiş. – Nerelerdesin, sabahtan beri seni arıyorum. Çabuk benimle gel, diyerek kralı götürmüş. Kral, vezirine: – Seninle yarın görüşürüz, deyip gitmiş.

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir