Roland Barthes – Eiffel Kulesi ve Açılış Dersi

“Biz, yazarlar, heykeltıraşlar, mimarlar, ressamlar, Paris’in bugüne kadar hiç dokunulmamış güzelliğinin tutkun aşıkları, değeri bilinmemiş Fransız zevki adına, tehdit altındaki Fransız sanatı ve tarihi adına, başkentimizin tam ortasına yararsız ve canavar görünümlü Eiffel Kulesi’nin dikilmesine var gücümüzle, tüm öfkemizle karşı çıkıyoruz. Paris kenti, giderilemeyecek biçimde alçalmak ve çirkinleşrnek için, bir makine yapımcısının tuhaf ve ticari hayallerine daha uzun süre katlanabilecek midir? Ticari Amerika’nın bile istemediği Eiffel Kulesi, Paris’in ayıbıdır, bundan hiç kuşkunuz olmasın. Herkes hissediyor, herkes söylüyor bunu, herkes derin üzüntü duyuyor bundan ve bizler de bu kadar yerinde bir telaşa kapılmış dünya kamuoyunun zayıf bir yankısından başka bir şey değiliz. Ve nihayet, yabancılar Sergimizi ziyarete geldiklerinde şaşırıp ‘Ne yani? Fransızlar o kadar övündükleri zevkleri konusunda bizlere bir fikir vermek için bu berbat şeyi mi buldular?’ diye haykıracaklardır. Bizlerle alay etmekte haklı olacaklardır, yüce gotik yapıların Paris’i, Puget’nin Paris’i, Germain Pilon’un Paris’i, Jean Goujon’un Paris’i, Barye’nin, vd’nin Paris’i Mösyö Eiffel’in Paris’i haline gelecektir.” Le Temps, 14 Şubat 1887 Başkalarının yani sıra Ernest Meissonier, Charles Gounod, Charles Garnier, William Bouguereau, Alexandre Dumas fils, François Coppee, Leeonte de Lisle, Sully Prudhomme ve Guy de Maupassant tarafından da imzalanan “Sanatçıların Protestosu”ndan alınmıştır. Hiç sevmediği halde sık sık öğle yemeği yermiş Maupassant Kule’nin lokantasında: Paris’te onu görmediğim tek yer burası dermiş. Gerçekten de Paris’te Kule’yi görmemek için bitmez tükenmez önlemler almak gerekir; hangi mevsim olursa olsun, sisler, alacakaranlıklar, bulutlar arasında, yağmurda, güneşte, hangi noktada olursanız olun, sizi ondan ayıran çatıların, kubbelerin ya da yeşil dalların görünümü ne olursa olsun Kule oradadır; öylesine girmiştir ki gündelik yaşama, bundan sonra artık Kule için özel bir nitelik yaratmamız olanaksızdır; sadece varlığını sürdürmekte inatçıdır o, taş gibi ya da ırmak gibi; tıpkı anlamı pekala sınırsızca sorgulanabilen ama varlığı tar tışılamayan bir olgu gibi gerçektir o. Paris’te hiçbir bakış yoktur ki günün belirli bir anında ona takılmamış olsun; ben bu satırları yazarken ondan söz etmeye başladığım sırada, o, penceremle çerçevelenmiş olarak karşımda durmakta; ocak ayında gecenin onu silikleştirdiği, sanki onu görünmez kılmak, varlığını yalanlamak istermiş gibi olduğu anda bile bakın işte iki küçük ışık yanıyar ve hafifçe göz kırpıyor dönerek tepesinde: Bütün bu gece boyunca da orada kalacak o, Paris’in üstünden, kendisini gördüklerini bildiğim bütün dostlarıının bakışiarına bağlayarak beni: Onunla birlikte biz hepimiz devingen bir figür oluştururuz, o da bu figürün değişmez merkezidir: Dostluk doludur Kule. Kule bütün dünyada da varlığını korur. Önce Paris’in evrensel simgesi olarak, bu kentin görüntüyle anlatılması gereken her yerde vardır o; Middlewest’ten Avustralya’ya, hiçbir Fransa yolculuğu yoktur ki bir bakıma Kule adına yapılmamış olsun; Fransa üstüne hiçbir ders kitabı, afiş ya da film yoktur ki onu bir halkın ve bir yerin en büyük göstergesi olarak sunmasın: Evrensel yolculuk diline aittir o. Dahası da var: Tam anlamıyla Paris’i dile getirmesinin ötesinde insana özgü en genel düşseilikle ilgilidir 13 o; yalın, kalıpsal biçimi sonsuz bir şifre eğilimi kazandırır ona: Sırasıyla ve hayalgücümüzün çağrılarına göre, Paris’in, modernliğin, bağlantı kurmanın, bilimin ya da XIX. yüzyılın simgesidir o; füze, bitki gövdesi, derrick * , fallus, parataner ya da böcektir, düşün büyük yolculukları karşısında kaçınılmaz göstergedir o; onunla karşılaşmak zorunda kalmamış olan Paris’li bir bakış bulunmadığı gibi, er ya da geç onun biçimini bulmayan ve onunla beslenmeyen bir düş de yoktur; bir kalem alın elinize ve bırakın elinizi, yani düşüncenizi kendi haline, çoğu zaman Kule çıkacaktır ortaya, şu yalın çizgiye, tek mitsel işlevi, şairin deyişiyle taban ile tepeyi ya da yer ile gökü birleştirrnek olan şu yalın çizgiye indirgenmiş olarak

.

PDF Kitap İndir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir