“Croisade (Haçlı Seferi)” sözcüğü, ender görülen, geç yerle§mi§ bir terimdir. Ortaçağ Latince’ sinde, Xlll. yüzyılın ortasından önce görünmez. Arapça kar§ılığı lıurub assalibiyya (haç uğruna sava§) ise, ancak 1850 yılında ortaya çıkar. Haçlı Seferleri, Doğulular’ın gözünde, aslında uzun süre Franklar tarafından yürütülmü§ sava§lar olarak kalmı§tır. Her §eyden önce, hacı olan Franklar, kendilerini, “haç simgesiyle i§aretlenmi§” (crucesigrıati) […]
Kategori: Genel
Cavit Sunar – Melamilik ve Bektaşilik
Islâmda meydana gelen (Tarikat)lar, asl ında, yine Islami olan (Tasavvuf) yolunun, özellikle, pratik yönünü te şkil ederler. Btı tarikatların hepsinin esası da islâm dîninin (Tevhid) kavramı , Tasavvuf felsefesinin (Vandet-i Vücud) görü ş üdür. Vandet-i Vücut, aslında, Şark’ ın en eski felsefesidir ve Şark’ı n kendine has görüş ve düş ünüşünün sonucudur. İlkten Turan’da görülen […]
Cavit Orhan Tütengil – Prens Lütfullah Dosyası
Batı kaynaklarının «prens» diye adlandırdığı, bizim kaynaklarımızda «sultanzade» diye nitelendirilen Ahmet Lütfuilah’ın yaşam öyküsü, kardeşi «Prens Sabahattin>>inkiyle özdeşlik gösterir. Abdülmecit’in kızı ve Abdülhamit’in kız kardeşi olan Seniha Sultan anneleri, Halil Rifat Paşa’nın oğlu olan ve Asaf takma-adıyle şiirler de yazan Damat Mahmut Celalettin Paşa babalarıdır. Kardeşi Sabahattin’den üç yıl sonra 1880’de İstanbul’da doğan Lütfullah, küçük […]
Cavit Orhan Tütengil – Montesguieu
Cavit Orhan Tütengil – Atatürk’ü Anlamak Ve Tamamlamak
Büyük insan, fani hayatın ötesinde yaşamakta devam edendir. Ölümünün 14. yılında beni en çok duygulandıran olay, Atatürk’ün izinde olmaktan gururla bahseden General Necib’in milletimize mesajı oldu. Ustaoğlu gibilerin de gözünden kaçmamış olmasını dilediğim bu mesajında Mısır devlet adamı, Atatürk’ün bütün hür milletler için bir önder, bir kahraman olduğunu belirterek diyor ki: “Atatürk’ün yarattığı büyük eser […]
Cavit Orhan Tütengil – Ağrı Dağındaki Horoz
Catherine De Lasa – Ayı Dişi
Cassie Ryan – Seytani Ask
Fonda çalan hip hop müziğin ağır ritmi dizlerine kadar uzanan çizmelerinin bağcıklarını titretiyordu. Damarlarında dolaşan beklenti hissi kamına doğru hareketlendiğinde kalbi daha hızlı atmaya başladı. Maun ağacından yapılmış ahşap bar arka duvar boyunca uzanıyor, düzinelerce insan sadece bir içki alabilmek için birbirlerini itip kakıyorlardı. Ortalık yerde açık saçık giyinmiş kadınlar salınıyor, adeta dans pistini işgal […]
Carter Dickson – Yesil Kapsul
Bir adamın hatırladığına göre, vak’a Pompeii’de bir evde başladı. Bu adam, sessiz, sıcak öğleden sonrayı, Mezarlar Sokağının Đngilizce konuşmalarla bozulan sükûnetini, harap bahçedeki çiçekleri ve güneş gözlüğü takmış bâzı kimselerin arasında duran beyazlı kızı asla unutmadı. Bu adam bir iş için Napoli’ye gelmiş ve bir hafta kalmıştı; fakat işinin bu vak’a ile hiç bir alâkası […]
Carter Dickson – Dokuz Düğümlü İp
VAKTİYLE bir mezarlığın yakınında oturan bir yaşlı adam vardı…” bir hikâyeye iyi bir başlangıç olabilir. Aslında bu cümle Ted Stevens için düşünülmüştü sanki… Zira evinin civarında sahiden minicik bir mezarlık mevcuttu. Sonra Despard Park Malikânesi’nin de garip bir şöhreti vardı… Ted Stevens o gün, saat 18.48’de Broad Street Garı’na varacak tirenin sigara içenlere mahsus kompartımanında […]
Carson McCullers – Kuskun Kahvenin Turkusu
Kasaba iç sıkıcıdır; pamuklu dokuma fabrikasından, işçilerin oturduğu iki odalı evlerden, birkaç şeftali ağacından, pencereleri iki renkli bir kiliseden, yüz metre uzunluğunda berbat bir anayoldan başka pek bir şey yoktur. Cumartesi günleri çevredeki çiftliklerden ortakçılar günübirliğine çene çalmaya, alışveriş yapmaya gelirler. Bunun dışında kasaba yapayalnız, küskün, dünyadaki her yerden uzak, yabancı bir yer gibidir. En […]
Caroline Linden – Londra’da Bir Gece
Durham Dükü ölmek üzereydi. J I Bu açıkça dillendirilmiyordu ama herkes durumun farkındaydı. Sessiz adımlar ve fısıldanan emirlerle, hizmetkârlar yas tutmaya çoktan hazırlanmaya başlamışlardı. Avukat yönlendirilmişti. Biri orduda, diğeri Londra’da olan dükün oğullarına, eve çağrı mektupları acilen gönderilmişti. Durham da bizzat ölümünün yakın olduğunu biliyordu ve ani kalp kriziyle acılara boğulduğu önceki akşama kadar, cenaze […]
Caroline Alexander – Akhilleus’u Öldüren Savaş – İlyada’nın Gerçek Hikayesi
Genel olarak M.Ö. 750 ile 700 arasında yaratılmış olduguna inanılan llyada o tarihlerden beri geçerliligini yitirmemişti r.1 Bunun sebebini tahmin etmek zor degil. ll yada, abidevi güzellikte bir şiir olması ve edebiyatın en akıldan çıkmaz karakterlerinden bazılarına kaynaklık etmesinin yanında her şeyin üstünde bir savaş destanıdır; konusu savaş ve savaşçılardır. Son beş bin yılın yüz […]
Carole Mortimer – Yesil Gozlu Buyucu
Lindsay, Londra’nın ünlü fotoğrafçılarından biri olan Joel Sutherland’ın yanında çalışmaya başladıktan kısa bir süre sonra ona aşık olduğunu anlamıştı. Mesleğinde olduğu kadar kadınlarla ilişkilerinde de haklı bir ün sahibi olan Joel genç kızın güzelliğini fark etmekte gecikmedi. Lindsay bir süre sonra genç adamın evine taşınmış ve birlikte yaşamaya başlamışlardı. Ama Joel’ın tahammül edemediği bir tek […]
Carole Mortimer – Son Gece
“Aslında biz bu kitabı bir dizi halinde yayınlamayı düşünüyorduk,” dedi masanın gersinde oturan adam Joanna’ya. “Herhalde bundan sonraki hikâyeleriniz de güzel olacaktır.” Joanna omuzlarını silkti. “Sanmıyorum.” Adamın yüzünde beliren gülümseme onun yazarların bu tür kaprislerine alışık olduğunu gösteriyordu. Joanna hayatında ilk kez bir yayıncının çalışma odasındaydı ve odanın görünümü onda bir avukatın odası izlenimini uyandırmıştı. […]
Carole Mortımer – Noel Seruveni
Sevdiğiniz adam sizin bir kadın olduğunuzun farkında bile değilse ne yapabilirsiniz ki? Caty ne yapacağını çok iyi biliyordu ama Dominic Raynolds’un bundan hoşlanmayacağı muhakkaktı. Bunu düşünürken bitişik odadan gelen hiddetli bağırışmaların ardından Dominic’i karşısında buldu.Dışarıda ki ofiste ki sekreterlerden biri olan Mary,Caty ile bir konuşmanın ortasındaydı,ama Dominic’in yüzünde ki dehşet verici ifadeyi görünce koşarak odadan […]