Bu Yazıya Bir Ad Bulmak Hakikaten Çok Zor Oldu Merhaba arkabahçenin haylaz ve ahlaksız çocukları! Aşk misafiri olarak hoşgeldiniz. Ne o? Eliniz boş mu geldiniz?! İnsan, gelirken biraz yalnızlık, biraz çılgınlık, biraz da yaşadığı kenti alır yanına! Ruhsal organlarım alır, cinsel organlarını alır. Böyle mi sözleşmiştik?! Böyle mi tanımlamıştık egoizmi, orgazmı? Pes doğrusu. Biz kendimizi […]
Kategori: Genel
Kubilay Aktas – Simya
Şifa, bütüncül olmanın diğer bir adıdır. Şifa bulmak, bütünün farkına varmaktır. Bütünün farkında olan insan şifayı bulmuştur. O insan sağlıklıdır. Şifa bir hissediştir. Bu hissediş şifayı celbeder ve şifacı buradan beslenir. Bir idrak halidir merkez-durak… Aslında idrak durmaktan geçer. Zihin durduğu anda, zaman ve mekan ötesine geçilmiştir. Ödünç alınmış bilgiler sizden düşer. Zihnin durmasından kasıt; […]
Kubilay Aktas – Gizli Telkinle Kur’an Terapisi
1975 Mersin doğumlu olan Kubilay Aktaş, daha ilkokul yıllarında yaşadığı metafizik deneyimlerle birlikte bu konularla ilgilenmeye başladı. Üniversiteyi Erzurum’da okudu. Araştırmalarını Erzurum’daki Dadaş Radyosu’nda dinleyenleriyle paylaştı. İşlediği konular, Risale-i Nur merkezli olmak üzere varlık ve varoluşla ilgiliydi. Üç yıl boyunca programlarına devam etti. Çok sayıda doküman, ses kaydı ve nitelikli çalışmayı dinleyicilerine gönderdi. Erzurum’da metafizik […]
Krisztián Grecsó – Hoş Geldin
Bu yıl mart ayı acayip yumuşak geçti, Şehir Kütüphanesi’nin hemen karşısındaki rnürverler, Csabagyönye-hatıra tabetasının ardındaki akasya ağacı çiçeklere büründü, sanki Rab değil de insan eli bezemiş bu ağaçları, öylesine süslüler. Bu kadar erken deliren çiçekler mutlaka donacak Vaktinden önce gelen bu harika ilkbahar bu yıl nedense biraz hüzünlü ve dalgın. Her yana, hem tevekkül hem […]
Kristin Cast – Kehribar Dumani – Firar 1
Eskiler onları Furia, adalet gardiyanları olarak bilirdi. Onlar insanlığın sonunu getirmekle tehdit edip masumların ruhundan beslenen tutsakları zindancı olarak denetleyen üç kız kardeşti. Kardeşlerin her biri kadınlığın üç evresinden birini temsil eden bir yüze sahipti: Bâkire, Valide ve Kocakarı. Bu güçlü ve ruhani varlıklar köpüren hiddet, hastalık ve şiddeti Ölüler Diyarı nin en alt katında […]
Kresley Cole – İhtiras Tutsağı
Kosta Danaos – Java Büyücüsü
İnsanın aklının ve ruhunun en yüksek potansiyeline ulaşmakta özgür olduğu, olağanüstü ve paranormal olarak görülen güçlerin hayatın gerçekleri olduğu bir dünya hayal edin. Şimdiye dek tedavi edilemez olduğu düşünülen hastalıkların, şifacınm kendi bereketli hayat enerjisinin basit yönetiminde iyileştiği, insanoğlunun dünyada kalan ruhlarla kolayca iletişime geçebildiği, güçlü- yogilerin Yaratıcı Tanrılarıyla bizzat konuşabildiği bir yer hayal edin. […]
Korhan Kaya – Buddhistlerin Kutsal Kitapları
Buddha’ÎÖ 6. yüzyılda Kuzey Hindistan’da yaşadı (ÎÖ 563- 483). Asıl adı Siddhatta (Skr. Siddhârtha) alie adı Gotama (Skr. Gautama) idi. Babası, bugün Nepal sınırları içinde kalan Sâkya krallığının başıydı ve adı Suddhodana idi. Annesi kraliçe Mâyâ idi. O zamanın töreleri gereği Siddhatta, çok genç yaşta (on altısında) güzel prenses Ysodharâ ile evlendi. Genç prens sarayında […]
Konstantin S. Stanislavski – Bir Rol Yaratmak
İşte, ölümünden neredeyse çeyrek asır sonra, Stanislavski’ nin, oyuncuların eğitimi ve rol Çalışması üzerine yürüttüğü dur durak bilmeyen araştırmalarının sunduğu engin kaynaktan devşirilmiş bazı bilgiler daha. Bir Rol Yaratmak malzeme bakımından o kadar zengin ve o kadar kışkırtıcıdır ki, sunduğu fikirleri alıp makalelere, kitaplara dökmemek mümkün değildir. Bu kitaptaki üç çalışmadan birincisi, bir rol üzerinde […]
Konstantin S. Stanislavski – Bir Aktor Hazirlaniyor
Stanislavski’nin dostları, Moskova Sanat Topluluğu’nu kuran yöntemleri, ölümünden sonra gelecek aktörlerle yönetmenlere yararlı olabilecek bir biçimde kâğıt üzerine geçirmeyi arzuladığını nicedir bilip dururlardı. Kendisi bu arzusunu bana ilk açtığında, tasarladığı yapıttan bir aktörlük grameri olarak söz etmişti. Bu konuda, Sanat Yaşamım adlı yapıtında ve yönetimi altında çalışanların benzeri anlatımlarında tümüyle değişik, derine inmeyen, kendi düşüncelerine […]
Konstantin Mihailoviç – Bir Yeniçerinin Hatıraları
Konstantinopolis’in Fatihi Sultan II. Mehmed hakkındaki en başarılı biyografinin yazarı, bir Alman Türkolog olan Franz Babinger’dir. Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı adlı klasik eserinde, “Merkezi Sırbistan’daki Rudnik Dağı’nın yanındaki Ostrovitsa’dan Mihail Konstantinoviç’in oğlu Konstantin’in” hatıratının “Fatih dönemine dair en önemli kaynaklardan biri” olduğunu belirtir. 1438’e doğru doğmuş, sonra Türkler tarafından devşirilerek Osmanlı Ordusu’nda yeniçeri yapılmış […]
Kollektif – Define İşaret ve Sembolleri
Elinizdeki kitap sîzlerinde takdir edeceğiniz gibi Türkiye’de bir ilk olması nedeniyle İnanıyoruz kİ büyük bir boşluğu dolduracaktır. Bununla beraber bu bölümde girdiğimiz işaretler konusunda bazı noktalara da dikkatinizi çekmek istiyoruz: Birincisi; biz bu alanda her şeyi biliyoruz diye ortaya çıkmış değiliz. Zira semboller dünyası sadece bizim değil; bugüne kadar Dünyada hiç kimsenin kalkıp ta “Bu […]
Kolektif – Zebur (Mezmurlar)
1: 1 Ne mutlu o insana ki, kötülerin öğüdüyle yürümez, Günahkârların yolunda durmaz, Alaycıların arasında oturmaz. 1: 2 Ancak zevkini RAB’bin Yasası’ndan alır Ve gece gündüz onun üzerinde derin derin düşünür. 1: 3 Böylesi akarsu kıyılarına dikilmiş ağaca benzer, Meyvesini mevsiminde verir, Yaprağı hiç solmaz. Yaptığı her işi başarır. 1: 4 Kötüler böyle değil, Rüzgarın […]
Kolektif – Yeni Ahit – Incil
İncil, Hıristiyanlığın kutsal kitabı olan Kitab-ı Mukaddes’in, Yeni Ahit kısmının ilk dört bölümünün her birine verilen ad. Matta, Markos, Luka ve Yuhanna tarafından kaleme alınmış olan dört İncil, yazarlarının adıyla anılır. İncillerde, Hıristiyanlığa göre İsa’nın hayatı ve öğretileri anlatılır. Türkçeye Arapçadan geçen kelimenin aslı Yunanca (Evangelion) şeklindedir ve ‘iyi haber, müjde’ anlamına gelir. . İncil […]
Kolektif – Yarın Cumhuriyeti İlan Edeceğiz
Nutuk, İsmail Arar, Uğur İğdemir, Sami N. Özerdim tarafından günümüz Türkçesiyle hazırlanmıştır. Baylar, Lozan Antlaşması’nın eklerinden olan boşaltma protokolu uygulandıktan sonra, tümüyle düşman elinden kurtulan Türkiye’nin bütünlüğü eylemli olarak gerçekleşmişti. Artık yeni Türkiye devletinin başkentini yasa ile saptamak gerekiyordu. Bütün düşünceler, yeni Türkiye’nin başkentinin Anadolu’da ve Ankara kenti olması gerektiğinde toplanıyordu. Coğrafya ve strateji durumu […]
Kolektif – Ülkücü Komando Kampları
Türkiye Komünizmle Mücadele Derneği: 22. 1. 1963 tarihinde genel merkezi İzmir’de olmak üzere faaliyete geçmiştir. Derneğin gayesi; başta komünizm olmak üzere yıkıcı, yıpratıcı ve bozguncu fikir cereyanları ile mücadele etmek, milli kültürümüz, milli ve manevi değerlerimizi korumaktır. Başta Ankara, İstanbul, Adana, Bursa ve Konya gibi büyük şehirler olmak üzere bir çok vilayette şubeleri mevcuttur. Ülkü […]