Kategori: Siyasi

Bülent Ecevit – Demokratik Sol

Halk İSMAİL CEM – Efendim, önce “halk” kavramı üzerinde durmak istiyorum. Halk deyiminin sizin inançlarınızda ve halkın sizi nitelemesinde önemli bir yeri var. “Halkçı Ecevit” deniyor. “Halk” kavramını ve anlayışınızı açıklar mısınız? Halk Kavramı;  BÜLENT ECEVİT – Bir kere halk ve millet kavramları üzerinde çok genel anlamda durmak isterim. Millet daha çok siyasal bir kavramdır. […]

Bülent Ecevit – Bu Düzen Değişmelidir

Bu Düzen Değişmelidir adlı kitabımın ikinci baskısı söz konusu olduğunda ilkin duraksadım. Bu Düzen Değişmelidir, 1968’de Millet Meclisi’nde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına yaptığım uzun bütçe konuşmasına dayanarak hazırlanmış bir kitaptı. Şimdi yıl, 1973… Üstünden beş yıl geçtikten sonra böyle bir kitabın güncelliğini yitirmiş olması gerekir diye düşündüm. Fakat kitabı bir kez daha gözden geçirdiğimde […]

Bülent Bilmez, Gülay Kayacan, Şükrü Aslan – Dersim ’38’i Hatırlamak

1937-38 yıllarında Dersim’de yaşanan toplumsal travmanın doğrudan tanıklarıyla yapılmış görüşmeler, konuyla ilgili otobiyografiler, biyografik çalışmalar, Osmanlı dönemindeki resmi raporlar, yazışmalar, mektuplar, Cumhuriyet dönemindeki askeri ve sivil bürokrasi raporları vb. kaynaklar kullanılarak onlarca kitap yayımlanmış, birkaç da belgesel film yapılmıştır. Bu toplumsal olaylarla ilgili yazılı kaynakların pek çoğunun ya resmi ya da muhalif ideolojiler ekseninde biçimlenmiş […]

Jean Jacques Rousseau – Toplum Sözleşmesi

En güçlü, gücünü hak, boyun eğmeyi de ödev biçimine sokmadıkça hep egemen kalacak kadar güçlü değildir. Güçlünün hakkı işte buradan gelir. Görünüşte alay edilen hak, gerçekte bir ilke olmuştur. Ama bize hiç açıklanmayacak mıdır bu sözcük? Güç maddesel bir şeydir. Bundan nasıl bir ahlak çıkabilir, bilmem. Güce boyun eğmek, bir istem işi değil, bir zorunluluk; […]

Jean Baudrillard – Sessiz Yığınların Gölgesinde – Toplumsalın Sonu

Türkçe’ye kazandırılan ilk Baudrillard metni olan “Sessiz Yığınların Gölgesinde ya da Toplumsalın Sonu”nu seçmemin nedeni: Yola sosyolojiden çıkmış olmakla birlikte göstergebilimden mikrobiyolojiye, sibernetikten mikro-fiziğe, psikanalizden antropoloji, etnoloji, politika ya da tarihe aynı rahatlıkla sıçrayıp, geri gelebilen, ileri gidebilen ve bütün insanbilimlerini (hattâ fen bilimleri) birbirleriyle çakıştırıp, tokuşturarak sonuçta ortaya “simülasyon kuramı” gibi bir kuramla çıkmış […]

İsmet Özel – Tahrir Vazifeleri 5

WELTGESCHICHTE, WELTGERICHT: evrensel tarih evrensel hükümdür. Böyle diyordu Hegel. Anlamı üzerinde uzunca tartışabileceğimiz bu sözlerde büyük ölçüde kendine güven ve bir bakıma böbürlenme saklıdır. Çünkü Hegel’in bu sözleri ettiği yıllarda Prusya devleti bir yükseliş yaşamakta, Almanlar arasından felsefe, bilim, sanat alanlarında evrensel başarıları temsil eden isimler sıkça çıkmaktadır. Bu isimler arasında bizzat Hegel vardır. Açıkçası […]

İsmet Özel – Tahrir Vazifeleri 4

BUGÜN YERKÜRE üzerinde hegemonyasını rakipsiz ve ezici bir üstünlükle sürdüren Batı Medeniyeti’ni doğuran zihin yapısının ne olduğunu yerli yerince ve uygun bir tarzda anlayabilmek için bu medeniyetin doğduğu topraklarda daha önce yer alan zihin yapısını bilmemiz gerek. Bilmek gereğini duyduğumuz bu zihin yapısı, bu anlayış bir yönüyle Batı Medeniyeti’nin doğduğu topraklar dışında “eski dünya”nın birer […]

İsmet Özel – Tahrir Vazifeleri 3

BİZE HİTABEN bilmediğimiz yabancı dilde yazılmış bir mektup elimize ulaştığında yapacağımız iş, o yabancı dili bilen ve orada neler yazdığını kendi dilimizde (veya bildiğimiz herhangi bir dilde) bize aktaracak birini arayıp bulmaktır. Böyle bir durumda işin aslını bilenin her iki dili de anlama yeterliğini gösteren olduğunu ister istemez kabul ederiz. Aldığımız mektup kendi dilimizde, ama […]

İsmet Özel – Tahrir Vazifeleri 2

“BENDEN FELSEFEYİ öğrenmiyeceksiniz” demiş örgencilerine Immanuel Kant, “ama benden nasıl felsefe yapılacağını öğrenecek, tekrar edilecek düşünceleri değil, düşünmeyi öğreneceksiniz. Kendi payınıza düşünün, kendi payınıza inceleyin, kendi ayaklarınız üzerinde durun.” Bu sözler isabetli bir tavsiyeyi, yerinde bir uyarıyı içinde barındırır gibi görünüyor. Ama bu sözler insanlar için ancak belli bir aşamadan, belli bir gelişme basamağından sonra […]

İsmet Özel – Tahrir Vazifeleri 1

ÖNCE SANA şunu haber vereyim: Birlikte bulunduğumuz süre boyunca sanma ki ben yazmak ve anlatmakla uğraşacak, seni de okumak ve anlamaya çalışmakla uğraştıracağım. Görünüşte elbette ben kelimeleri kâğıt üzerine diziyorum, yine görünüşte sen bu işaretlerden kendince anlamlar çıkarıyor, bu anlamları kendi yapındaki yerlerine yerleştiriyorsun. Ama her ikimizin de hangi ihtiyacı karşılamak üzere böyle davrandığını düşünecek […]

İsmet Özel – Neyi Kaybettiğini Hatırla

Türkiye’de yaşayan biz insanlar ne durumda olduğumuzu biliyor muyuz? Daha da ötede “ne durumda olduğumuz” konusunda kaygılanıp kaygılanmadığımız bir soru olarak önümüzde mi? Elbet bazı dertlerimiz, halline uğraştığımız birçok işimiz var. Hoşnutluk veya rahatsızlık hissine kapıldığımız birçok durumla içiçeyiz. Ama bana öyle geliyor ki, bunların, yani dertlerimizin ve halletmek istediğimiz işlerin mahiyeti daha az kaygılandırır […]

İsmet Özel – Cuma Mektupları 4

Türkiye’de Müslümanların siyasi güç olarak ortaya çıkması ülkenin bir demokratik işleyişe kavuşması sonucunda gerçekleşmiştir ve demokratik işleyişe yapılan her menfi müdahale Müslümanların siyasi gücünü kırmayı gözden uzak tutmamıştır. Buna mukabil demokratik işleyişe her yeniden dönüş Müslümanların siyasi bakımdan yapabilirlik alanlarını hızla genişletmiş ve Türkiye’nin demokrasi tarihi boyunca Müslümanların gücünün artması ve demokratik işleyişin devam etmesi […]

İsmet Özel – Cuma Mektupları 3

Bazı soruların âşikâre cevapları yeterince âşikâr değildir. Eğer “Türkiye’yi kimler yönetiyor” sorusunun cevabını vermek kastıyla ülkemizin yönetim kademelerini işgal eden zevatın adlarını bir bir sıralayacak olursanız, bu cevaptan hiç kimse tatmin olmayacaktır. Bilmek istediğimiz yöneticilerin hangi özelliklerle donatılmış olduklarıdır. Bu özellikler dolayısıyla Türkiye’nin şöyle değil de böyle yönetildiğini anlayacağımızı umarız. Aslına bakarsanız bir ülkeyi yönetenlerin […]

İsmet Özel – Cuma Mektupları 2

Yazdıklarımın başlığın ifade ettiği gibi sahici mektuplar olmasını istiyorum. Bu güne kadar bu başlık altında yazdıklarım birer sahte mektup muydu öyleyse? Bunu söylemeye dilim varmaz. Ancak yazageldiklerimde belli düşüncelerin ve belli yorumların aktarılması ağır bastıkça içimde bir şeylerin yerli yerine oturmadığı duygusu kabarıyor. Oysa her kurduğum cümlede endişelerimi daha derinden dile getirmek dileğindeyim. Anladığım kadarıyla […]

İsmet Özel – Cuma Mektupları 1

1977 yılından bu yana gazete yazılarımı izleyenler ve daha önceden yazdıklarıma aşina olanlar bundan bir süre önce “Benden bu kadar” diyerek gazete yazarlığına veda ettiğimi hatırlayacaklardır. Bunların bir kısmı bugün yine beni karşılarında bulunca ister istemez “ne oldu?” diye soracak, benim önceki kararımdan cayıp caymadığımı merak edecekler. Herşeyden önce okurlarımın zihnine takılan bu ve buna […]

İsmail Cem – Engeller ve Çözümler

Sosyal Demokratlar olarak, geriye çekilmemiz mümkün değil; bulunduğumuz mevzilerde direnmenin, ardından başlatacağımız gelişmeyle iktidara yürümenin günlerindeyiz. Toplum olarak kendi tarihimizi bizzat kendimizin yazması için, kendi kaderimizi kendimizin belirlemesi için başka çözümümüz yok… Türk solu, bizi yarını olmayan seçim başarılarına, kısacık bir süre pırıldadıktan sonra batıveren güneşlere alıştırdı. Ve bunlardan hafızalarımızda geri kalan, köklü bir iktidarsızlık […]